" Your lips my lips, apocalypse "
Y
edinci hortkuluk Harry Potter nerden bulalım ki onu, bulsak bir insanı yok etmek elimizden gelir mi ki?
( Yazar'dan )
Dumbledore'un yok ettikleriyle beraber 5 Hortkuluk listeden silinmişti... Şimdi Nagini'ydi hedefleri. Voldemort savaşa razı olup geldiğinde işi bitireceklerdi, ama lord bir aptal değildi. Değerli nagini'sininde alıp düşman8n kucağına gitmeye hiç niyeti yoktu, nitekim ölümü o düşmanın elinden olacaktı .
( Lyra'dan )
Ne yapacağım diye düşünüyordum geceden beri, sabahın ilk ışıkları ormandaki kamp alanımızı aydınlatırken gök yüzüne baktım. Harmione kafamdan çıkmıyordu, kanı yüzünden öldürülen bu kızın, uğruna öldüğü kan yerde kalmamalıydı. İzin vermeyecektim, Farklı evrenlerden olsak ta, farklı evrenler...
Bir an aklım Evrenlerle ilgili dersimizd kaydı, hikayemin başladığı derse
" Evrenler büyüleyicidir sevgili çocuklarım, doğru kullanana hayatı verir. En güzel rüyalarınızı ve en kötü kabuslarınızı yaşadığınız sonsuz ihtimal, sonsuz yaşam ve sosuz siz... "
En güzel rüyalar, rüyalar-
Lyr: Buldum!
Rem: Neyi?
Arkamdan gelen Remus'a döndüm, yeni uyanmıştı belli ki.
Lyr: Voldemort'a güzel bir rüya göstereceğiz, siz burda kalın tamam mı sevgilim? Ben Hogwarts'a gidip geleceğim.
Dün nasıl cisimlendiğimizi bilmiyordum, Hogwarts dan ormanın içine gelişimiz mucize gibi bir şeydi,
Süpürgeyle Hogwarts'a yakın bir yere cisimlenip kalanını uçarak devam ettim,
Dumbledore'un yanına girdiğimde yaşlı adam gülümsedi,
Dum: İyi bir haber var gibi,
Lyr: Birinr uzaktan rüya göstetebilir miyiz?
Dumbledore demek istediğimi anlamış olacak ki hemen açıklamaua başladı,
Dum: var ama çok tehlikeli, kendini o insanın zihnine hapsedebilir, oradan çıkamayabilirsin... Hele de bu Voldemort gibi güçlü bir büyücüyse
Lyr: Halledebileceğime inanıyorum, sonuçta sonunda büyücü dünyası kurtulacak
___________________________________
Aynı gün içinde büyüyü hazırladık, nefesimi tuttum gözlerimi kapadım ve kendimi ışık hüzmesinin içine bıraktım,
Aydınlık bir yerdeydim, karanlık lordun zihni, iğrenç planlarının umuduyla aydınlanıyormuş demekki, uyuyordu şimdi rüyasındaydım, bilincinin en derinlerinde, en zayıf olduğu andaydım...
Hogwarts'a doğru geliyordu, ben ise hogwartsın bahçesinde onu bekliyordum, gerçek gibiydi göz göze geldik, manipüle etmeliydim, bir şekilde onu hogwarts'a gelmenin iyi bir fikir olduğuna ikna etmeliydim.
Vold: Vay vay bayan Black, sizinle karşılaşmak ne güzel,
Lyr: Seni gelip ininde öldürecektim Tom, neden buraya geldin ki?
Vold: belki rolleri değiştiğimizdendir.
Attığı lanetle savaş başladı lanetler savrulurken karşı karşıya gelmiştik, sirius naginiyi öldürdü Voldemort'un umrunda bile değildi, ona göre savaş benim ölümümle bitecekti,
Sonunda asam düşmüş gibi yaptım ve yeşil ışık beni buldu ölmüş gibi yere uzandım, o zafer naralarını atarken ortam silikleşmeye başlamıştı, uyanıyordu hemen geri döndüm, Umarım işe yarardı, umarım...
Dumbledore'la konuşup kamp alanına geri döndüm, nehir'in kenarında oturan Remus'un yanına oturdum,
Kolunu kaldırıp beni omzun yatırdı ve birlikte su'yu izlemeye başladık
Rem: herşey bittiğinde, çok boşlukta hissedeceğim.
Lyr: Ne?
Rem: Şimdi tüm işimiz bu saçma savaş şeyleri, savaş bittiğinde amaçsız kalmış olacağım.
Lyr: O zaman amacın güzel bir aile kurmak olur, güzel bir ev alırız kocaman bir bahçesi olur, belki bir bebeğimiz...
Rem: Ben, bunu yapamam Lyra,
Lyr: İstemiyor musun? Benimle bir hayat kurmayı
Rem: Yani Lyra biliyorsun kurtada-
Lyr: Umrumda değil Remus, ben seni seviyorum, savas bittiğinde seninle güzel bir hayatımız olsun istiyorum, normal bir ailemiz sakin ve huzurlu bir ortamımız olsun istiyorum hem neolmuş kurtadamsan bence gayet seksi bir şey
Rem: seksi bir şey mi ?
Kahkaha atmıştı remus
Lyr: Yaaani Dolunayda çok haşin oluyorsunuz beyefendi
Kahkahası durduğunda eğilip dudaklarıma bir öpücük bıraktı,
Rem: O zaman bebeğimize bir isim bulalım
