Taehyung, Yoongi'yi duvara daha da sert bir şekilde bastırırken, "Aşık olduğum kişi Jimin, hyung," dedi. Başparmaklarını Yoongi'nin dudağının üzerinde yavaş yavaş, ölçülü bir şekilde gezdirirken, o dudakların kendi dudağı altında şişmesini istediğin...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Geç kaldılar," diye mırıldandı Yoongi, tekrar telefonuna bakarak.
Burada, birkaç gün önce ayrılmayı çok istediği bu kulübün önünde dururken kendini çok gülünç hissediyordu. Ama Seokjin, Yoongi'nin artık buna ihtiyacı olmamasına rağmen, bunun kafasını bir şeylerden uzaklaştırmasına yardımcı olabileceğini söyleyerek onu tekrar ikna etmeyi başarmıştı. Yoongi ne istediğini biliyordu.
Jimin ve Taehyung'un kendi başlarına meşgul olduklarını bildiği ve her şey düşünüldüğünde Seokjin ve Namjoon'un arkadaşlığını takdir ettiği için onu takip etmeye karar vermişti.
Sen hyung neredesin
29-04-2016, 23:11
Seokjin hyung Seokjin arabayı kullanıyor, ben Namjoon.
29-04-2016, 23:12
Seokjin hyung Üzgünüm, gelmemiz normalden daha uzun sürdü, bir yerde hızlıca durmamız gerekti.
29-04-2016, 23:12
Seokjin hyung Maks 10 dakikaya orada oluruz.
29-04-2016, 23:12
.
Gözlerini kapattı ve arabasında beklemek için geri dönmeyi ciddi ciddi düşündü.
Bir sigara yaktı, solundaki bir adam çığlık atınca nefesinin ortasında donup kaldı ve hüsrana uğramış bir şekilde iç çekti. Bu sefer, bara ve dans pistine o kadar yakın olmayan oturma yerleri bulabileceklerini, böylece gerçekten konuşabileceklerini ve birbirlerini düzgün duyabileceklerini umuyordu.
Yoongi etrafına baktı, insanları gözlemledi ve bir kez daha onları neden hiç bu kadar umursamadığını hatırladı. Çoğunlukla kopyalardı, bazen sarı saçlı, bazen sahte burunlu, genellikle aynı davranışlarda basit insanlardı. Ve biraz ironikti, farklı olduğu için kendisiyle gurur duyuyordu ama o gece, pantolonunu yırtık kotuyla değiştirdikten sonra, artık bunu gerçekten söyleyemiyordu. Amerika'ya gittiğinde hemen belli bir kalıba atlamıştı. Düzenli bir program, evrak işleri. Onları hiç sevmemişti, muhtemelen de hiç sevmeyecekti. Bağlılığı. Hala devam etmesini sağlayan şey buydu.
"Hey," arkasından Seokjin'in sıcak sesi geldi önce.
Sonra omuzunda sert bir dokunuş hissetti. Namjoon.
"Hey," başka bir ses daha geldi ve Yoongi tam olarak arkasını dönmedi ama sesi duyunca kalbi sıkıştı.
Her zamanki gibi günahkar görünen Jimin, bir şekilde onlarla birlikteydi. Yoongi'nin bunun iyi bir fikir olmadığına dair şüphesi vardı. İçeride bir dans pisti vardı sonuçta.
