4~Karakol

45 6 1
                                    

"Ya abicim benim bir suçum yok diyorum, ne diye getiriyorsunuz buraya."

Yanımdaki polise laf anlatmaya çalışıyorken sinirle nefesimi soludum hâlâ daha karşımda oturan çocuk sırıtıyordu. Şeytan diyor çak ağzına bir tane.

"Abi bak ben durduk yere niye saldırayım bu gevşeğe bi de hâlâ sırıtıyor zaten."

Polis abi bana onaylamaz bakışlar atarken kolumdan tutup başkomiserin odasına doğru götürdü.
Arkamdan gelen beş kişiyi de iki polis tutarken hep birlikte odaya girmiştik.

"Alkım ne zamandır görüşemiyoruz seninle, hayırdır hangi rüzgar attı." Dedi başkomiser Aydın Abi.

"Hiç sorma abi ya aha bu gevşe- ay aman güzel arkadaşımız yüzünden oldu her şey."

Aydın Abi çocuklara sert bakışlar atıp bana döndü.

"İyi misin peki?" Bunu emin olmak ister gibi sormuştu.

Aydın Abi ile tanışmamız benim küçüklüğüme dayanıyordu. Daha beş, altı yaşlarındayken sosyal aile kurumu ailemin yetersizliğinden dolayı beni almak için gelmişti. Yanlarında da Aydın Abi vardı, bana sakince yaklaşıp korkutmadan konuşmaya çalışmıştı.

Daha sonra ise tekrar aileme teslim edilirken beni o götürmüştü eve. O zaman ayrılırken de çok üzülmüştüm çünkü tüm süreçte arada yanıma gelip benimle oyunlar oynuyordu.

Biraz daha büyüdüğüm de ise bizzat benim şikayetim üzerine evimize gelmişlerdi. Amcami şikayet etmiştim ama ailem bana inanmadığı için bir şey yapamamıştı. Olanları ona anlatmıştım sadece ve aramızda ufak bir sırdı. Hâlâ daha gelip uğrarım, sohbet ederiz. Abi sıcaklığı hissettiriyordu.

"İyiyim söz." Ufak bir tebessüm edip tekrar bakışlarını karşımdaki erkek grubuna çevirdi.

"Önüne bak lan." Aniden bağırmasıyla irkildim.

Niye bağırıyorsun Aydıncım.

"Evet Alkım ne olduğunu anlat bakalım."

"Abi şimdi ben pastanede çalışıyordum, bu beşi geldi oturdu. Ben güzelce siparişlerini getirirken şu ortadaki sarı laf attı. Ben ekmek parası için çalışıyorum milletin aklı oynaşta. Hey babam hey, bu gençlik nereye gidiyor."

Aydın Abi dediklerimden sonra kaşlarını çatarken çocuğa dönüp ağzını oynatarak 'canıma değsin' diyordum.

"Ee sarı senin derdin nedir bizim kızla, ne diye laf atıyorsun oğlum. Hiç utanman yok mu?"

"Abi benim kötü bir niyetim yoktu. Hanımefendi beni yanlış anladı sadece."

"Nee!! Ben mi yanlış anlamışım? Hadi lan ordan basbaya çıkışta şey teklif ediyordun. Hâlâ daha sikici bakışlar atıyor bir de çakacağım ağzına bir tane."

Üzerine doğru yürürken beni tutan polis memuru ile geriye doğru çekildim.

Aydın Abi ayaklanıp çocuğun yanına giderken, sarı iyice yerine sinmişti. Çocuğun omzunu tutup sıktı.

"Ee Sarı bu işi tatlıya bağlayalım he ne dersin? Şöyle bakalım ailenin numarasını."

Reşit olmadığımız için ailelerimiz çağırılacaktı ve ben kimi çağırmam gerektiğini bilmiyordum.

"Şey memurum aileleri karıştırmasak mi?"

Çocuk iyice kızarırken ufak bir kahkaha patlattım.

"Noldu lan sarı kafa sen bi kızardın sanki."

"Yok ne alakası var. Ben söyleyeyim abi numarayı. Sıfır beş yüz otuz altı."

*⁠.⁠✧∘⁠˚⁠˳⁠°。⁠☆

Alkım - AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin