Beaklava Nasıl Yenir Bilir Misin EAĞMM? bxb

Pazar ve Ertesi

**Selimşah**

Beynim zonkluyordu. Yavaşça gözlerimi açtım ama kafamı kaldıramadım. Birkaç dakika bekleyip kendime gelmemle dün yaşananlar da aklıma gelmişti. Bu sefer başımın ağrısını umursamayarak hızlıca yataktan kalktım. Üzerime bir şey giymeden abimin odasına daldım.

"ABİİ!! UYAN LAN!"

"NOLUYO LANN! EMREDİN KOMUTANIM!!!" Hızlıca yatakta doğrulup elini alnına götürerek asker selamı verdi. Başka zaman olsa gülerdim ama şu an boku yemiştim. Hızlıca yanına oturup onu omuzlarından sarsarak konuştum.

"Abi dün ne yaptım ben?? Ne yapacağım şimdi ben. Ya benden nefret ederse, uzaklaşırsa?" Konuştukça daha da korkuyordum.

"Haaa, oğlum sakin ol. Ben de dedim komutan geldi. Ben hallettim onu, sarhoştu dedim." diyip yatağa geri yattı.

"Abi ya inanmazsa?"

"Yani sesi de pek kötü değildi. Oğlum ben sana hep diyorum zaten bu çocuğun sana bakışı farklı diye. Sen inatla yok abi, bok abi diyorsun." Konuşurken gözlerini devirdi.

İçimdeki yangın dineceğine daha da körüklenmişti. Can'ı ilk gördüğüm andan beri ondan etkileniyordum. Eşcinsel olduğumu da onunla öğrenmiştim.

Hızlıca odama gidip telefonu elime aldım ve WhatsAppa girip Can ile konuşmamıza tıkladım. Ne yazacağımı bilemezken birden o mesaj attı.

Can'ım
Uyandın mıı??
✅️✅️
Oo hemen de görüldü oldu😉

Sana da günaydın
Dün olanlar için üzgünüm seni rahatsız ettim...

Yoo ne rahatsızlığı :D

Öyle mi diyorsun :)

Öyle diyorum😉
Daha iyi misin bari aşukk

İyiyim maşukk

İyi bari
Bir ara konuşalım diyorum

Ne konu bakımından?

Sevgi bakımından☺️

Peki konuşalım bakalım.
Boş musun bugün? Konuşabilir bugün.

Boşuum
Saat ver hazırlanayım

12'de hazır ol.

Tamam

**Saat 12**

Abimin arabasının anahtarını alıp evden çıktım. Aşırı heyecanlıydım. Arabaya binip Can'ı bekledim. 2 dakika sonra o da geldi ve yola koyulduk.

Can radyoyu açınca şarkı başladı.
((Medyadaki şarkı))

"Ee beni nereye götürüyorsun?" diye sordu canımın içi.

"Sürpriz olsun."

"Ayy ne bu gizemli havalar. Çok sürer mi yol?"

Gülümseyip cevap verdim. "Yok yarım saatlik yol."

"İyi." dedi ve yüzümü incelemeye başladı röntgenci.

Gülümserken yola odaklandım ve şarkıyı dinlemeye başladım.

Bi' de pazar
Ve ertesi
Olunca ben
Zorlanırım gülümsemem
Yine de sen
Olunca ben
Huzur bulur, kötü düşünemem

Can da eşlik etmeye başlayınca bu sefer 32 diş sırıtıp ona baktım. O da bana bakıyordu.

Yoldan çıkmak için tam zamanı
Ve de tam yeri
Gel öldür beni ya da fesat düşüncelerimi
Sensizlikten gayrı bi' derdim yok

Onun sesinden şarkıyı dinledikçe kalbim de hızlanmaya başladı. Bu şarkının çıkması, bugünün pazar olması, onun eşlik etmesi ve bana o gözlerle bakması tesadüf müydü?

Tekrardan yola odaklanıp bir an önce oraya varmayı diledim.

*****

Aşuk ile Maşuk'un hikayesi

Aşuk'un gözü Maşuk'tan başkasını görmez olmuş, gördüğü her yer Maşuk, tattığı her şey Maşuk, duyduğu her şey Maşuk olmuş. Yemeden içmeden kesilmiş. seven hep 2-0 yenik başlar ya dostlar, Maşuk da severmiş Aşuk'u ama inanamazmış aşkına, sevilmenin şımarıklığı ile naz da yaparmış zavallıya. Bilmezmiş ki bir daha böyle sevilmeyecek, aşk Aşuk'un içinde, başkası onu aynı gözlerle, aynı sözlerle, aynı kendinden vaz geçmişlikle sevemeyecek.. Anladığında da her şey için geç olacak.

Neyse, gel zaman git zaman Aşuk toplamış tüm cesaretini gitmiş Maşuk'un kapısını çalmış. Maşuk içerden seslenmiş "kim o" diye, Aşuk da "BEN" demiş. Maşuk "git buradan" diye seslenmiş. Tabi Aşuk yıkılmış, hiçbir anlam verememiş, kendini vurmuş yollara, aşkından ölecek ama aklı almıyor başına gelenleri. Düşünmekten o kadar yorulmuş ki tekrar dönüp Maşuk'un kapısını çalıp neden kendisini istemediği sormaya karar vermiş. Büyük bir heyecanla tekrar gitmiş kapıya yine Maşuk seslenmiş "kim o" diye. Aşuk'ta cevap aynı "BEN" ve ne yazık ki Maşuk'un da cevabı aynı olmuş ve tüm çabasına rağmen Aşuk hiçbir açıklama alamamış. Bu sefer aşkını kalbine gömmüş, hayata küsmüş ve izbe bir yerde aylar, yıllar geçirmiş. Artık kendinden geçmiş, düşünmüş düşünmüş ne bir çare bulabilmiş ne de bir sebep.

Amaçsızca dolaştığı bir gün kendini yine Maşuk'un kapısında bulmuş . Önce tereddüt etmiş kapıyı çalıp çalmamakta ama artık kendinden bile geçtiğini ve kaybedecek bir şeyi olmadığı düşünmüş , ümitsizce çalmış kapıyı. Maşuk seslenmiş içeriden yine "kim o" diye, Aşuk da "SEN" demiş, dönüp arkasını uzaklaşmak üzereyken kapı aralanmış. Maşuk "gir içeri" diye seslenmiş. AŞK "SENİM" diyebilmekmiş dostlar. Kendinden geçmeden aşk, AŞK olmuyormuş.

...