11. Bölüm: Ona ihtiyacın olacak

115 11 0
                                    

''Ben çok acıktım, kahvaltı hazır mı Natasha?"

Wanda ortamın gerginliğini fark edip alakasız bir soru sorarak dikkatleri üzerine çekti. Natasha da tereddütle cevap verdi.
"Clint yemediyse, evet hazır."

O sırada Patricia yaptığının düşünüyordu, ama o an Loki'ye olan nefretinden onun ölümünün herkes için iyi olacağını sandığından Natasha'ya sertçe sormuştu aslında.

Saçmalama Stark. Sen katil değilsin.

Yani değilsindir. Umarım.

''Şey, üzgünüm Nat. Ben sadece biraz fazla..."

Natasha içtenlikle gülümsedi sarışın kıza "Önemli değil tatlım, seni anlıyorum."
Ve gerçekten -tam olarak olmasa da- anlıyordu onu. Hissettiği acının bir benzerini Natasha da yaşıyordu şu an. Sonuçta onun da çocukluk arkadaşıydı Bella. Ama Natasha geleceğe bakması gerektiğini de bildiğinden, fazla dışa vurmak istemiyordu.

"Pekala, gidelim mi?"

Wanda karnı guruldadığında kızararak sormuştu bunu. Natasha ve Patricia onun bu haline gülerken Steve aşağıdan onlara seslendi. Üçü de artık kalkmaları gerektiğini anladıklarında Natasha kızları hazırlanmaları için yalnız bıraktı.

Kalhvaltıdan sonra Tony ve Patricia, atölyede zırhları geliştiriyorlardı. İkisi de tek kelime etmeden işlerini yaparken, ikisinin de aklını aynı kişi kurcalıyordu. Üstelik Tony'nin ona bakmama çabasını fark eden Patricia düşüncelerine daha da batarken ona seslenen Jarvis'i duyamadı bile. Tony kızının daldığını anlayıp onu omzundan dürtünce dolan gözlerini fark etti. "Üzülme..."
"senin suçun değildi. Hiç birini sen yapmadın."

Patricia bir kaç saniye bekleyişten sonra cevap verdi: "Öyle mi? O zaman neden bana bakmamak için özel bir çaba sarf ediyordun?"

Tony bu sorunun geleceğini anlamadığından şaşkınlığını belli eden bir yüz ifadesiyle kızına bakakaldı. Söylenilenleri idrak ettiğinde ise cevap verdi
"Annene benziyorsun Pat..."

Patricia bu kez histerik ve kısık sesli bir kıkırdamayla karşılık verdi. "Sadece dış görünüşüm benziyor malesef."

Ve arkasında kafası karışık bir Tony Stark bırakarak odasına çıktı.

Pietro, Wanda ve Patricia olanları unutmaya çalışarak Wanda'nın odasında ekibin dedikodusunu yapıyorlardı. Aynı Hydra'da yaptıkları gibi.
Steve'in hâlâ bakir olmasından, Natasha ve Bruce'un ilişkisine, hatta Thor'un Jane Foster adlı bir insanı sevmesine kadar herkesin yaptıklarını konuşuyorlardı. Patricia her ne kadar mutlu gibi görünse de ikizler kızın hâlâ 'dokunsak ağlayacak' modunda olduğunu biliyorlardı.

O yüzden işi biraz abartıp Clint'in ailesine kadar konuştular, sonra da sıkılıp aşağı inmeye karar verdiler.
Fakat Pietro spor salonuna gideceğini belirterek onlardam ayrıldı.

Wanda ve Patricia aşağı inerken gruptan gittikçe yükselen kavga seslerini duydular. İkisi de aynı anda birbirlerine 'ne oluyor' der gibi bakıp dinlemeye başladılar. İlk başta hiç bir şey anlaşılmasa da Nick Fury'nin sesini duyunca daha da dikkat kesildiler.

"...dediğim gibi ona ihtiyacımız olabilir."

"Saçmalamayı kes artık! O bir katil!"

Patricia'nın kaşları çatıldı, kimden veya neyden bahsettiklerini anlayamasa da öğrenmeye kararlıydı.

"Tony sakin ol, evet kardeşim o metalin yanında yer aldı ama isteyerek yapmadığına yemin ede-"

"Sen sakın konuşma, Stark haklı! O kardeşin olacak cani benim arkadaşımı öldürdü!"

Wanda ve Patricia Bucky sayesinde kimden bahsettiklerini anlamıştı. Ama yine de biraz daha dinelemeye karar verdiler.

Tony ve Bucky'nin sözleri üzerine Clint de aynı temada sözleri kullanınca Fury gözlerini devirip elindeki kumandayla duvara bir görüntü yansıttı.
Görüntü Sokovia'da idi. Loki ve Ultron'un konuşurken görüntüleri vardı. Fury videonun sesini arttırıp bir kenarda izlemeye başladı.

"Dinle beni, asla ama asla o aptal gruptan birine zarar vermeyecrksiniz. Özellikle o küçük kıza. O zaten kendi kemdini bitirecek."

"Ne o, Loki? Yoksa kahraman olmaya mı karar verdin?"

"Saçmalama! Thor'a istediğinizi yapın, o geri zekalı acı ne demekmiş bir görsün. Ama diğerlerine bir zarar gelirse karşında beni de bulursun, ona göre iş yap."

"Amacın nedir Laufeyson?"

Loki alaycı bir kahkaha patlattıktan sonra devam etti

"Ne sence?! Elbette hak ettiğimi almak! Önce Asgard tahtı ve belki Jotumheim. O diyar zaten bana ait, ama koleksiyonuma Midgard'ı da eklemek istiyorum. Hem o zaman seni yardımcım yaparım belki, ne dersin, hm?"

"Harika olur derim, Lord Loki."

Loki'nin yüzünde kurnaz bir gülümseme belirdi. Başını hafifçe yukarı kaldırıp kibir dolu bir bakış attı Ultron'a

"Öyle, biliyorum"

|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||

Bölüm başlığını Patricia'ya ithaf ediyorum
Her anlamda🤗

Whatever It Takes| Loki LaufeysonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin