Size değer vereceğim

66 16 121
                                    

Geçen birkaç günün ardından, kral ile iş haricinde asla sohbet etmemiş ve saray içerisindeyken ondan hep uzak durarak, yalnız kalmasını sağlamıştım.

Çünkü kralım da kendimi görüyordum...

Ailesiz olmanın nasıl bir duygu olduğunu, ya terk edilenler, ya ailesinden sevgi görmeyenler, ya da benim gibi anne babası hayatta olmayanlar anlardı.

Bu yüzden onu iyi anladığım için, kendisinin de benim gibi yalnız kalmak isteyebileceğini düşünüyordum...

"Bay Kim, müsait misiniz?"

"Buyrun?"

Odama gelen görevli kadın, kapının dışından benimle konuştuğu için şaşırarak cevap vermiştim. Kapıyı açıp içeriye girdiğinde ise, garip bakışlarla yüzüme bakarak konuşmaya başlamıştı.

"Sarayı korumak için görevli olan köpekler dünden beri yemek yemiyor efendim. Sizin yardımcı olabileceğinizi düşündüm. Müsait miydiniz?"

"Ah! Tabi."

Görevli kadın ile birlikte sarayın büyük bahçesine çıkıp, hırlayarak etrafına bakan köpeklerin yanına gelmiştik.

"Adları nedir?"

"Siyah beyaz tüylü olanın adı, Gece. Sarı tüylü olan, Güneş. Beyaz tüylü olan da, Gündüz."

"Adları da, kendileri gibi çok güzelmiş..."

Görevli kadın, beni köpeklerle baş başa bıraktıktan sonra, bir köşe de duran ve onlar için hazırlanmış olan mama kaplarını elime alarak koşmaya başlamıştım.

"Hadi oğlum!"

Arkama bakmadan beni kovalayan bu güzelliklerle birlikte, koca bahçede deli gibi koşarak eğleniyordum.

Bu yüzden yüzümdeki gülümsemeyi eksik bırakamamıştım...

Elimdeki kaplarla birlikte durduktan sonra arkama dönmüş ve bana gülerek bakan köpeklerin önüne kapları bırakıp, onların karşısına oturarak hepsini tek tek izlemeye başlamıştım.

Hepsi de güzelce yemeğini yedikten sonra, teker teker üzerime atlayarak yüzümü yalamaya başlamışlardı.

Gerçekten uzun zamandır hiç bu kadar çok eğlendiğimi hissetmemiştim. Onlarla oynarken kahkahalarla gülüyor ve eğlenerek onları seviyordum.

Hepsinin de tek derdi; oyun oynayıp eğlenmekmiş meğer... Bu yüzden benim gibi birisi yanlarına gelip onlarla eğlenmeye başlayınca, bu güzellikler de kendilerini tutamadılar...

Köpeklerle ilgilenen saray görevlisinin buraya doğru yaklaştığını gördüğümde, gülümsemeye bir son vermiş ve onların önünde çömelerek, yüzlerine merhametle bakmaya başlamıştım.

Üçünün de başından teker teker öpmüş ve onları görevli kişiye teslim ettikten sonra, tekrar saraya girmiştim.

Merdivenlerden yukarıya çıkarak, ikinci katta bulunan odama doğru yaklaştığım zaman, yukarıya doğru uzanan merdivenlerden kralın sesini duymuştum.

"Bay Kim?"

"Buyrun kralım?"

"Köpeklerimi beslediğinizi gördüm?"

"Evet kralım, üçü de dünden beri yemek yemiyorlarmış. Bu yüzden onları beslemek istedim."

"Gece, Gündüz ve Güneş benim için çok değerlidir. Onlarla ilgilendiğiniz için teşekkür ederim."

"Rica ederim kralım."

"Yarın kendi evime gitmek üzere eşyalarımı toplayıp yola çıkacağım. Haberiniz olsun."

DİMPLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin