kararsızlık

11 4 11
                                    

Sabah halsiz bir şekilde kalkıp hemen giyinip kahvaltıya indim. Kahvaltımı bitirince telefonumun internetini açtım. Hemen bilmediğim numaradan mesaj yağmaya başladı.

???: Jisoo uyandınmı.

???: Hadi ama her gün seni uyandırmak için mesaj atıcam.

Jisoo: Atma sana at diyen yok.

???: Seni özledim hadi okula gel.

???: Ayrıca rose ile konuşmak istemiyorsun ama konuşmanı istiyorum onunla okulda tek kalma.

Jisoo: Ya deli misin bırak peşimi.

???: Fotoğraf atsana.

jisoo: Ben ne diyom sen ne diyon. Ayrıca rose ile niye bu kadar takıntılısın.

???: Okula gelene kadar fotoğrafına bakmak istiyom at hadi. Ayrıca karışırım okulda tek kalıyon.

Jisoo: Boşver sen beni.

Jisoo: Geliyom ben okula

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jisoo: Geliyom ben okula

Telefonuma kulaklığı takıp dışarı çıktım. Kapıda yine Dahyun vardı. Bana selam verince ben de ona selam verdim.

Keşke vermeseydim üstüme çıktı ayı. Zaten nerdeyse aynı boydaydık tek fark benden 3 cm kısaydı.

Okula geldiğimizde rose benden özür diledi. Biraz daha trip atıp hemen konuşmaya başladık sadece ben en önde tek oturuyordum.

Rose dersten sonra gelip beni öpünce şaşırdım. Biz Dahyun ve rose hanımın makyajını yapmaları için tuvalete gittik.

Lisa'nın ağzından

Aklıma koyduğum planı bugün uygulamak için kafamda son bir kez daha düşündüm. Ondan sonra arkadaşlarıma anlatmaya başladım.

Lisa: İşte böyle.

Jungkook: Lisa biraz tehlikeli değil mi?

Lisa: Tehlike severim. Benimle misiniz.

Jennie: Sonsuza kadar.

Momo: o zaman suga ve ben arkadaşlarını oyalarız.

Suga: Peki momo hanım.

Biz sessiz sessiz konuşurken jisoo arkadaşlarıyla gelmişti. Rose ile yan yana oturuyordu. Dün kavga ediyorlardı bugün böyleler kararsızlar bunlar.

Ders biter bitmez Momo ve suga Jisoo'nun arkadaşlarını oyalamak için işe koyuldular. Başarmış gibilerdi.

Biz ise jisoo'nun peşinden gidiyorduk. Jisoo en üst kata gidiyordu. Kesin öğretmenler odasına gidiyordu.

Jungkook hızlı hızlı peşinden gitti. Bende jennie ile okulun bodrum katında kimse var mı diye bakmaya gittik.

15 dakika sonra Jungkook kucağında jisoo ile geldi. Bir sandalyeye Jisoo'yu oturtduk.

Jisoo uyanınca gözündeki bandanayı kaldırdım. Bizi görünce şaşırdı. Sanki korkmasına rağmen korkmuyormuş gibi duruyordu.

Jennie: Uykucu uyanmış demek Lisa.

Jisoo: Ne işim var benim burda.

Jungkook: Çok işin var mesela dayak yemek gibi.

Jungkook kelimesini bitirip kısa bir gülüş attı. Ardından kızlar olarak odadan çıktık. İçerden jisoo'nun sesleri geliyordu.

Etrafta bazı öpüşmek için gelen tayfalar bizi görünce geri gittiler. Jungkook eli kanlı şekilde çıkınca jennie korkmaya başladı.

Jungkook: Sadece bayıldı korkmayın.

Bunu demesiyle Momo içeri girdi. Sonra çıktı. Ellerini çözmüştü. Peşinden de suga'yı odadan çıkarmıştı. Bende kapıyı kilitleyip derse gittim.

Son derste bitince arabama binecekken rose gelip bana bağırmaya başladı.

Rose: Lisa jisoo nerde.

Lisa: Ne bağrıyon be nerden biliyon ben sesin sümüklü arkadaşını.

Dahyun: Ya bazı kişiler görmüş Jungkook'u.

Jungkook: Herkes beni görüyor ve herkes bağrırken beni düşünüyor aynı senin gibiler.

Dahyun şaşırmış gibiydi. Biz eve yaklaşırken Rose'ye mesaj attım ondan sonra oraya koyduğumuz kameradan onları izleyerek gülüyordum.

Jisoo'nun ağzından

Rose beni kurtarıp eve getirmişti duş aldırıp beni yatırdı. Ailesi aradığı için eve gitmek zorunda kalmıştı.

Yanımda sadece Dahyun vardı ama o da test çözmek için başka odaya gitti. Telefonumun titremesi ile alıp bakmaya başladım.

Bilinmeyen numara/sen

???: Jisoo eve geldin mi?
(14.05)

???: Jisoo niye yazmıyon?
(14.15)

???: Jisoo iyi misin?
(15.30)

Jisoo: Çok iyi değilim.

???: Noldu anlatmak ister misin?

Jisoo: Bizim okulda Lisa ve arkadaşları varya bilirsin.

???: Evet biliyom

Jisoo: Heh onlar beni okulun bodrumunda dövüp orda bıraktılar. Karnım hala ağrıyor.

Jisoo: Rose geldi beni Dahyun ile ordan alıp eve getirdi banyomu yaptırdı gitti.

Jisoo: Rose hakkında yanılmış olabilirim.

???: Rose mi yıkadı seni.

???: Ben daha kalpli dudaklarını görmeye dayanamıyorken o seni yıkadı.

Jisoo: Evet

???: Tek diyeceğin şey buysa. Neyse artık seni rahatsız etmiycem.

Jisoo: Teşekkürler.

???: Ama bana yalan söylemenin bedelini ödiyceksin.

Jisoo: Ne yalanı.

???: Lez değilim dedin. Rose'yi sevmiyorum dedin bunların hepsini ödeticem sana.
(Görüldü)

Telefondaki kişi kimse gerçekten garipti. Ben ona yalan söylemedim ki lezbiyen değilim. Sadece rose yıkadı.

Ben bunları düşünürken okul toplu mesaj yollamıştı. " Cuma günü sabah erken saatlerde kampa gidilecektir. Pazartesi dönülecektir. İsteyen herkes gelebilir."

Gitmek istiyordum. Rose Dahyun ilk olur diye mesaj atanlardan dı. Bende yazıp uyumaya geçtim.

İyi okumalar

Miss youHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin