1♧

69 3 1
                                    

Evden çıktı. Boş sokakta yürümek hoşuna gidiyordu. Kolunu uzatıp saatine baktı. Altıyı oniki geçiyordu. Hava yavaş yavaş aydınlanmaya başlamıştı. Burnunu kızartacak kadar serin olan hava onu etkilemiyordu. Üstüne geçirdiği siyah deri montla çıkmıştı dışarı.

Hala rüyanın etkisinde gibi hissediyordu. Yüzüne çarpan soğuk havaya rağmen uyanamamış gibiydi. Zihninde dolanıp duran düşüncelerden uzaklaşmak için cebinden telefonunu çıkardı. Telefonu açmadan cebine atmıştı. Yürürken telefonu ile uğraşmayı sevmezdi.

Hızını azalttı ve açılan telefonuna odaklandı. Hiçbirşeyi dikkate almadan telefonu uçuş moduna soktu. Kimseyle ugrasmak istemiyordu. Müzik listesine baktı. Onu sakinleştiren müziklerden birine tıkladı.

Müzik kulaklarını doldurduğu anda rahatladığını hissediyordu. Telefonu cebine attı ve yürümeye başladı. Sessizliği yoldan geçen tek tük arabaların hareketliliği bozduğunda caddeye çıktığını anladı.

Ne kadardır yürüyordu, kaç müzik dinlemişti? Bilmiyordu. Siyahın derinliklerini yansıtan saatine baktı. Yediye geliyordu. Hava tamamen aydınlanmış, insanlar evlerinden çıkmaya başlamıştı. Bir saattir içinde bulunduğu huzur aydınlanan bir günle sona eriyordu.

~Uras~

Okulun önüne geldiğimi fark ettiğimde gülmeyen yüzüm daha çok soldu. Havanın koyu maviliğinde, sessiz ve yalnız olmayı seviyordum. Beni düşüncelerden uzaklaştırıp sakinleştiriyordu.

Çevremdeki uğultu arttığında gözlerimi koridorda gezdirdim. Adeta gözükmeyen etekleri ile kendini güzel zanneden boya fıçılarını görünce yavaşça gözlerimi devirdim. Onlar ise beni fark ettiklerinde hayran hayran bakışlar atıyorlardı.

Sınıftan içeri girdiğimde tüm gözler bana döndü. Kalabalığın aksine sınıf mevcudu bugün azdı. Çantamı en arka sıraya koyduğumda telefonuma bakma ihtiyacı hissettim. Sıraya yayılıp telefonu cebinden çıkardım.

Açılan kilit ekranındaki saate odaklandığımda bugün erken geldiğimi fark ettim. Hızla yerimden kalkıp okulun arkasında kimsenin uğramadığı bodruma inen merdivenlere ilerledim. Fakat duyduğum ses ile olduğum yerde kaldım.

~Rüya~

Teyzem bazı işlerini halletmek için beni de beraberinde bu okula getirmişti. O saçma evraklar canımı sıkıyordu. Hava almak için dışarı çıktım. Onlara bakanlara aldırmadan öpüşen, yiyişen çiftler beni rahatsız etmişti. Daha sakin olduğunu düşünerek arka tarafa ilerledim.

Ön bahçenin doluluğuna rağmen arka bahçe bomboştu. Oturmak için etrafıma bakmaya devam ettim. Yer altına ilerleyen merdivenleri fark edince oraya yöneldim. Birkaç basamak inip yere çöktüm.

Kendimi boş hissediyordum. Geçirdiğim küçük bir kaza yüzünden hafızamın öncesine dair bir kısmını kaybetmiştim. Hatırladığım nadir şeylerin bazılarının derslere ait olması üzücüydü.

Birden hangi okula gittiğimi hatırlamadığımı fark ettim. Bunu teyzeme sormayı düşündüm. Ayağa kalkmaya yeltendiğim sırada bacağıma giren kramp ile eski yerime oturdum. Geçirdiğim kaza balkondan düşmekti.

Nasıl düştüğümü bilmiyordum ama uyandığımda fiziksel olarak kırık ve çürükler, ile hafıza kaybı yaşadığımı söylediler. Yaklaşık 3 ay hastanede yatmıştım. Ara sıra krampların olmasının normal olduğunu söylemişlerdi. Biraz oturduktan sonra geçirmesini umarak bekledim.

Etrafta kimsenin olmadığını fark ettiğimde sessizce mırıldandığım şarkıyı daha yüksek sesle söylemeye başladım.

~Uras~

Duyduğum ses ile olduğum yerde kalmıştım. Bu oydu. Uzun bir süre etkisinden çıkamadığım ses. Emin olmak için fark etmeden yaklaştım. Bacağını tutmuş, gözlerini kapatmış şarkısını söylüyordu. Kokusu bana çok tanıdık geliyordu. Yalnızca kokusuna karışmış hastane kokusu yabancıydı.

Gözlerimi kapatıp o harika sesin ve kokunun sefasını sürdüm.
Ta ki bir çığlığa kadar. Sakinliğimi bozmadan o muhteşem sese odaklanmıştım. Yanına yaklaştığımı bole fark etmemiştim.

Bana dönen hayatınızda görüp görebileceğiniz en muhteşem renge sahip gözlerde aynı ifadeyi gördüğümde, az önceki sakinliğimden eser kalmamıştı.

~Rüya~

Teyzemi beklerken fazla canım sıkılmıştı. Son günlerde yaptığım tek iş olan, şarkı söylemeye başladım. Duyan birkaç kişi sesimin çok güzel olduğunu söylerdi. Oysa hep yalnızken söylerdim. Belki daha önce insanlara söylüyordum ama hersey gibi bunu da hatırlamıyordum.

Gözlerimi kapatıp kendimden geçerken bir huzursuzluk hissettim. Gözlerimi açtığımda burnumun dibindeki çocuğu görmemle çığlığı bastım. O ise olduğu yerden kıpırdamamıştı bile. Donuk bakışlarla tam gözlerimin içine bakıyordu.

Gözlerinin rengi dikkatimi çektiğinde sakinleşip gözlerine bakmaya başladım. Elanın hayatımda gördüğüm en güzel tonuydu. Kaç dakika öyle durduk bilmiyorum. Birden ayağa kalkıp ön bahçeye doğru yürümeye başladı.

Ilginç bir an yaşadığım bu fazla yakışıklı çocukla arada garip bir çekim hissediyordum.

Rüya EtkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin