11.Bölüm

1K 109 65
                                    

Uzun bir süre sonra karşınızdayım size süprizim var:

Karakterler ile röportaj!! Yoruma veya özelden bana hangi karaktere hangi soruyu sormak istiyorsanız yazın. Karakterler gözüyle cevap vereceğim ama bu kitabın karakterleri unutmayın =).

Bu arada bölüm biraz hatta hiç güzel olmadı özür dilerim.  

———————————————————————————————————           

-Natsu-

Sabah güvercinin sesi ile kalktım.

''G-guk'' Güvercinin başını sevdim

''Acıktın mı?''

''Guk guk'' yatakta doğruldum.Bir iki dakika etrafa baktıktan sonra yapacaklarım aklıma geldi. Bugün Jude Heartfelia ile bir görüşmem vardı.Aslında onu saraya getirtebilirdim ama gelecekteki kayınpederime bunu yapmam saygısızlık olurdu.Kapının çalınması ile kapıya doğru döndüm.

''Natsu-san arabanız hazır sizi bekliyoruz''

''Peki Gray çıkabilirsin bir de güvercine yem verin''

''Hai efendim'' Gray odadan çıktı.Bende dolabımın önüne geçtim ve smokin takımı alarak giydim.Üzerimi bir iki kez düzelttikten sonra kapıdan çıktım.

''Beni bekleyin Bay Heartfellia''

-Jude Heartfellia-

Şaşkınlıkla yanıma gelen adama baktım.

''Natsu Dragneel buraya geliyor ve benim yeni mi haberim var?''

''Özür dilerim efendim ancak bize de haber yeni verildi''

''Geldiği an bekletmeden içeri alın o adamdan korkulur her ne kadar kral olsam da canım her şeyden kıymetli biliyorsunuz''

''Biliyoruz efendim''

''Etrafı güzelce temizleyin''

''Peki efendim'' odadan çıkan adama son kez baktım. Benimle ne hakkında konuşmaya geliyordu ki? Üzerime baktım smokin vardı yani değiştirmeme gerek yoktu. Bunun haricinde acaba kızım nasıl.Üzgünüm Lucy sözümü tutamadım annene verdiğim sözü tutamadım...

''Efendim? Efendim?''

''Huh?'' Yanıma ne ara geldiğini anlayamadığım adama baktım.

''Ne oldu?''

''Geldiler efendim''

''N-ne ç-çok hızlı oldu hemen içeriye alın''

''Peki efendim'' ayağa kalktım ve kolumdaki tozu kenara attım.Kapının açılma sesi ile kapıya baktım işte tam karşımdaydı.Pembe saçları,ela gözleri ile tam olarak karşımdaydı Natsu Dragneel.

''Bay Heartfellia konuşmamız lazım'' kravatını düzeltti ve önümdeki koltuğa oturdu.Bende koltuğuma oturdum ve Natsuya döndüm.

''Sizinle ciddi bir şekilde konuşacağım''

''Durum nedir?''

''Kızınız bay Heartfellia kızınız''

-Lucy-

''Prenses,prenses lütfen kalkın'' duyduğum ses ile uyandım.

''Efendim?'' dedim gözümü ovarak.

''Bugün hizmetçi seçecektiniz efendim ve başlamasına yarım saat var lütfen hazırlanın''

''Ah tamam seçmeler konferans salonunda değil mi?''

''Evet efendim izninizle'' hizmetçi eğilerek kapıdan çıktı.Evet bugün yeni hizmetçi seçmem lazımdı.Kraliçe benden rica ettiği kıramadım.Haklıydı kadromuzu genişletmeliydik.

''Ama kraliçem ben ne anlarım bu işlerden?''

''Sana güveniyorum kızım kalbinden geçeni yap''

''P-peki kraliçem'' dolabımın önüne geçtim ve pembe elbisemi hızlıca giydim. Elmastan olan tacımı taktıktan sonra kendimi kontrol ettim.

''Nasıl olmuşum Plue?'' dedim etrafımda dönerek.Nedense bugün içimde çok büyük bir mutluluk vardı.

''Plue plue'' başını ileri geri salladı ve elini 'Tamamdır' işareti yaptı.Güldüm cidden çok tatlıydı.Plueyu kucağıma aldım ve aşağı kata indim.

''Prenses sıra olmuş durumdalar yaklaşık yüz kişi var''

''Tamam kaç kişi seçilecek?''

''Yirmi beş kişi yeterli olurmuş prensesim''

''Tamam'' dedim ve büyük kapıdan içeriye geçtim. Zaten sarayda hiç küçük kapı yoktu ki.

(Y.N: Cidden neden hiç saraylarda hiç küçük kapı olmaz?)

Kalabalığa bir göz gezdirdim. Cidden çok fazla kişi vardı.Masaya oturdum ve Plueyu masanın kenarına koydum.

''Merhaba ben Mia Albeen seçimler için geldim.''

''Tabi Mia hanım acaba yaşınız kaç?''

''24''

''Neden bu seçmelere geldiniz?''

''Maddi durumlar diyelim'' önümdeki kağıda not aldım.

''Özellikle istediğiniz bunu bunu yapamam dediğiniz bir durum var mı?''

''Yemek yapamam'' kağıda hemen elendi yazdım.Bir hizmetçi her şeyi yapabilmeli ve yapamasa bile elini arkaya koymaz ve bir yolunu bulmalıydı.

''Tamam teşekkür ederim size haber verilir'' dedim ve Miayı yolladım.Cidden çok işim vardı.Sıraya bir göz gezdirdim. Mavi saçlı biri vardı. Sanırım cidden Juviayı özlemiştim. Nasıl özlemiyim ki benim ilk oyun arkadaşım. Grayide özlemiştim ikisini de çok özlemiştim.

———————17 Kişi Sonra——————

Tam tamına on yedi kişiye bakmıştım ve bu beni tüketmişti.Sadece bir kişiyi seçebilmiştim. Önüme gelen kişiye bakmadan soru sordum.

''Adınız nedir?''

''Juvia Lockser''

''J-juvia?'' hızlıca kağıda not aldım.Belki Juvia değildir bir sürü Juvia ismi var.

''Yaşınız kaç?''

''18''

''Neden bu seçmelere girdiniz?''

''Ailem ile ilgili bir durum.''

''Peki...Yapamayacağınız bir şey var mı?''

''Hayır sizin için her şeyi yapar ve elimi arkaya koymam yapamasam bile bir yolunu bulurum efendim''

''Şimdi deneyebilir miyiz?''

''Evet'' Yüzüne baktım.

''Bana en yakın arkadaşımı bulabilir misin?''

''L-lia?''

''Tamam teşekkürler size haber verirler''

''P-peki'' dedi ve hızlıca gitti.Haklıydı beni uzun zamandır görmüyordu.Sıradaki kişiye geçtiğim an kapının kırılma sesi ile kapıya doğru döndüm.İçeriye pembe saçlı muhtemelen ela gözlü bir çocuk girdi.

''Benimle geliyorsun Lucy Heartfellia''

——————————————————————

Yazım yanlışı varsa özür dilerim kontrol edemedim ^-^






  

PRENS VE PRENSES FAİRY TAİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin