Video Game Lover | Taekook

4

AYAYAYAYAY YENİ OKUYUCULARIM VAR
SELAMM
İYİ OKUMALAR DİLERİM

"Tae! Uyan! Taehyung!" Şaka gibi cidden, drama queen midir nedir hemen bayıldı. Gerçi çocuğun gözünün önünde büyü yapmıştım biraz haklı olabilirdi.

"N'oldu lan bana!?" Tae gözünü açar açmaz bunları söylemişti. "Bayıldın, hatırlamıyor musun?" Dedim. Yattığı yerden doğrularak "Haa şimdi hatırladım. Ama ben yerdeydim, koltuğa mı taşıdın beni?",
"Yok, baygınken ayağa kalkıp kendin yattın koltuğa." Dedim dalga geçerek.

"Tamam öyleyse." Dedi geri uzanarak.

Sanırım o da benimle dalga geçiyordu. Ve birden bir şeyin yeni farkına varmış gibi yeniden doğrulup oturur pozisyona geçti. Gözleri kocamandı ve ağzı aralıktı.

"Bir dakika, yani gördüklerim gerçek miydi?" Dedi dehşete düşmüş bir şekilde bana dönerek. "Evet gerçekti. Keşke göstermeseydim. Aman yeniden bayılma da doğru düzgün anlatayım." Dedim ve yanına oturdum. "Tamam tamam. Seni dinliyorum."

"Her şey bundan 3 yıl önce annemin doğum günümde bana bir tavşan almasıyla başladı. Tavşanın büyülü olduğunu nerden bilelim tabii. Her gün tavşanım Lucky ile konuşurdum. Bugün ne yaşadım, neler oldu diye anlatırdım. Onun beni anlamasını beklemiyordum tabii Lucky'i çok sevmiştim. Onunla hep ilgileniyor, oyun oynuyor ve onu besliyordum. O da bana bir sevgi beslemişti. 2. Haftanın sonunda yine Lucky ile konuşuyordum ki bana cevap verdiğini duyduğumda şizofren olduğumu falan düşündüm. Bana korkmamamı ve bana yardım edeceğini söylemişti. Ben hep zorbalık görmüştüm. Lucky'e bunları anlatırdım genelde. Lıcky ise bana kendimi savunmam için gücünden vermişti. Bir de kolye vermişti. Onu hep yanımda taşıyabilmem için. Ama ben güçlerimi hiç kullanmamıştım. Çünkü biri büyü yapabildiğimi veya başka bir tabirle süper güçlerimin falan olduğunu anlarsa işim biterdi. Bunu sadece ablam biliyordu. Yalnızken kendi kendime bir şeyler denerdim sadece. O yıl annem ölmüştü. Bir yol sonra ablam ve ben beş parasız ve aç kalmıştık çünkü ablam işinden kovulmuştu. Çalışacak bir iş arıyordum ama bulamamıştım. Ablam çok sinirlenmişti, 'Artık bir iş bul ya da bu eve gelme' diye beni dışarı yollamıştı. O gün bir iş bulamamıştım ve ablam beni eve almıyordu. Tahminimce gece yarısı gibi bir saatte sokak boştu. Ben de oturmuş güçlerimle bir şeyler deniyordum. Sonra izlenme hissiyle ayağa kalkıp arkama baktığımda biraz arkamda bir adam gördüm. Ona öylece bakakalmıştım. Adam bana doğru gelirken ben geri geri gidiyordum. Adam 'Bekle lütfen sana bir şey yapmayacağım. Konuşmama izin ver' dediğinde durup ve bana yaklaşmasına izin vermiştim. Bana 'Bir iş arıyor musun' diye sormuştu. Ona 'Evet arıyorum' demiştim. Sonra bana para götürmem gereken birisi olup olmadığını veya birikim yapmak isteyip istemediğimi sormuştu. Ona 'Ablam var' dediğimde bana 'Seni bir oyuna yükleyebiliriz ve kazandığın parayı da ablana gönderebiliriz' demişti. Ben de kabul etmiştim işte. Oyuna yüklenmeden öncede orda çalışıyordum. Kendimi geliştiriyordum. Haftada bir ablamla konuşuyordum. Parayı ödüyorlardı gerçekten. 'Ya dolandırıcılarsa' diye düşünmüştüm. Ama zaten beş parasız ve aç olduğum için kabul etmiştim. Diğer karakterler gerçekten çok havalıydı. Onların yanında sönük kalıyordum gerçekten. Onların güçleri oyuna eklenmeden önce ekleniyordu yani başta normal insanlardı. Her neyse sonra bana oluşturdukları ama kendi hayatıma da benzeyen hikâyeme göre Yoongi hyungla arkadaş olduğumu söylemişlerdi. Bu yüzden onla aynı odadaydık. Sonra gerçekten de yakınlaşmıştık. Bana abilik yapmıştı. Ama sonra oyuna eklendiğimde işler ters gitmişti. Çok nefret almıştım. Her zamanki gibi... Bu yüzden oyundan silindiğimde tekrar dünyadaydım."