Video Game Lover | Taekook

5

Selamun Aleyküm

Nasılsınız gardaşlar ben iyiyim

Bu arada başlamadan söyleyeyim Tae'nin evini çok lüks bir şey hayal etmeyin ha orta durumlular

Neyse uzatmadan başlayalım

"Jungkook, bir şey oldu!"

"Ne oldu?"

"Eve biri geliyor! Yani ona ne söyleyeceğiz? Jungkook'un kopyasını bulduk falan mı diyeceğiz!?"

"Ne?"

"N'apacağız? Yoldaymış. Ne söyleyeceğiz?"

Off bu da nerden çıkmıştı şimdi, ne yapacaktım ben? O kimdi ki ayrıca? Ona da söyleyemezdim. Bir yalan uydurmalıydım. Ya da direkt gitsem daha mantıklı olurdu aslında. Zaten neden hâlâ burdaydım ki? Taehyung'u daha fazla rahatsız etmeye hakkım yoktu. Muhtemelen o gece hava soğuk olduğundan bir günlüğüne durmam için almıştı zaten.

"Ben... En iyisi gideyim. Her şey için teşekkürle-"

"Saçmalama ya! Nereye gideceksin? Görünmemek istiyorsan... Evde bir yere saklayabilirim seni."

"Ne?" Ciddi miydi şu an o? "Tae, beni daha doğru dürüst tanımıyorsun bile! Biliyorsun istesem seni şuracıkta katledebilirim, nasıl bana bu kadar güveniyorsun?"

Taehyung bana yaklaştı, "Katlet öyleyse."

Kalbim yerinden çıkacak gibi olmuştu, "N-ne diyorsun ya?"

"Bak istesen beni katlederdin. Ama yapmadın. Ayrıca seni uzun süre tanımış olmayabilirim ama insanları çok iyi tanıdım inan bana."

"Gitmemi istemiyor musun?"

"İstemiyorum. Kal, lütfen! Sen benim arkadaşımsın." Diyerek sırıttı. Onun gülüşünü görünce ben de güldüm. Arkadaşız, bu kulağa hoş geliyordu. "İyi, tamam sadece biraz daha kalacağım. Teşekkür ederim."

Aniden zil çalmasıyla Tae koşup dürbünden baktı. Bana eliyle haraketler yapıp bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. Sanırım..? Sanırım bu oydu! Aceleyle koştum ve önüme hangi kapı geldiyse direkt açıp içeri daldım ve kapıyı kapattım. Bula bula tuvaleti bulmuştum galiba.

TAEHYUNG

Kapıyı açtım ve bağırarak "HOŞGELDİN JİMİN-AHH" Dedim.

"Ne bağırıyorsun be!?"

"Ay çok özlemişim!"

"Taehyung mal mısın amk? Kafana taş mı düştü? Neyse, bu sefer muzlu süt de aldım."

"Cidden mi? Oooo! Çilekleri bana ver sen, ben yıkayıp getireyim. Hadi geç sen odama."

Jimin odama girdiğinde mutfağa giriyor gibi yapıp tuvalete yaklaşıp emin olmak için sessizce "Jungkook, burda mısın?" Dedim. İçerden "Evet" sesi geldi. Sessizce "Tamamdır" deyip mutfağa gittim.

Çilekleri yıkadıktan sonra odama gittim. Jimin telefonla oynuyordu. Evet o oyundu. Jimin "Gel oyuna vs atalım" dediğinde ona "Oyunu sildim" dedim.

"NE!?"

"Sildim işte."

"Neden!?"