Benimsin (18+)

6|• kulüp basalım mı?

Gözlerim, güneşin doğuşuyla açılmıştı. Güneş bulunduğum odanın her yerini kaplıyordu. kafamı kaldırmadan etrafa bakındım, bir duvarı kaplayan cam balkon vardı. Kafamı kaldırdım. Bora'nın üzerinde uyuyordum beni boynuna çekmiş bir eli saçımda diğer eli ise belimdeydi. Bacağımı kendime çektim. Bora'ya baktım ellerimin birisi yüzüne değdirdim. Yüzünü okşayıp gülümsedim.

"Ben uyurken bana dokunma Aslı!" Dedi gözlerini açtı gözlerine baktım, kısık gözlerle. Sakin bir şekilde "tamam, peki" dedim ve geri çekilmek istedim, kolları izin vermedi ona ters ters baktım "bırak beni istemiyorsun ya yüzüne dokunmamı!" Dedim tersleyerek "dokun Aslı, dokun lütfen!" Dedi "hayır, yok hadi kalkalım açım ben" dedim kafasını salladı.

Dün gece yaşadıklarımız aklıma geldi. Bakireliğimi bozmuştu dün gece. Bu onu mutlu etmişti. Sırıtıp yataktan kalkmak istedim ama kalkamadım. Bora'ya baktım "Bora beni kaldırıp giydir!" Dedim bir anda açık sözlülüğümle. Bora bana bakıp gözlerini kıstı yanıma yaklaşıp eğildi "giydiririm seni güzelim benim!" Dedi ayağa kalkıp beni kucağına aldı elim açık olan göğüslerine gitti hafifi gülümsedi, boynuna sarıldım. Beni kendi odama götürüp yatağa oturttu.

Dolaba doğru ilerledi arkasından geniş olan sırtını inceledim beni tahrik ediyordu şuan. Yutkunup önüneme döndüm "ne giymek istersin?" Diye sordu ona baktım "altta benim bol paça pantolonlarım var onlardan bir tane çıkar!" Dedim daha raha olacağını düşündüm. Çıkarttığı siyah bol paça pantolonuyla bana yaklaştı "altındaki şortu indirmemiz lazım karıcım!" Dedi kalın sesiyle itiraz etmeden yavaşça çıkardım altımda kırmızı içligim vardı ona baktım gözleri hem özel bölgemdeydi "çıkardım"dedim bir anda bana baktı gözlerimin içine baktı. "Giydirelim o zaman sana!" Dedi, kafamı salladım sakince. Yavaşça pantolonu bacaklarımdan geçirmeye başladı. "Ayağa kalk bakalım!" Dedi, ayağa kalktım ama o eğildi. Ellerimi onun omuzlarına dayadım yavaşça bacaklarımdan yukarı çekti pantolonu. Fermuarını çekip bana baktı. Bacaklarıma dokunarak yavaşça ayağa kalktı. Kafamı kaldırıp göz göze gelmemizi sağladım "Bora!" Dedim merak içinde bir soru yönelteceğimi biliyordu "sor güzelim sor" dedi iç çekerek "boyun kaçtı tam olarak senin?" Dedim gülümseyip bana baktı "sadece boyum mu?" Dedi sırıtarak "evet sadece boyun, çünkü ben aldım diğerinin cm'imi!" Dedim belimden tutup kendine çekti "öylemi küçük hanım!" "Öyle!."

Dudağıma yaklaştı "hayır!" Dedim bana baktı ters ters "ne hayır!" Dedi ciddi bir ses tonuyla "biz anlaşmalı evlendik yanlız bana öyle her istediğinde dokunamazsın!" Bana anlamsızca baktı "dün geceyi unutun galiba!" Dedi, olan baktım kısık gözlerle "azmıştım sadece, ve sana muhtaçtım!" Dedim kaşlarını çattıp bana baktı "tamam, öyle olsun!" Dedi benden uzaklaştı.

"bana neden bakire olduğunu söylemedin?" Diye sordu "bilmem bakire olduğumu bilmen gerekiyor kimseyle yatmadım. Sen beni yanlış tanımışsın, suç sende Bora bey!" Dedim bana baktı kafasını yere eğdi "evet, tamam her neyse unut gitsin kahvaltın aşağıda hazırdır, ben giyinip şirkete gidiyorum" dedi "ama üstüm" "kendin giyin!" Dedi birden odadan çıktı. Bu da başıma amma da nazlı çıktı. Kasıklarımın ağrısı gitmişti ama hafif bir şekilde sızlıyordu. Ayağa kalkıp üstümü giyinmeye başladım üstüme bir crop giyinip kapıya yöneldim. Kapıyı açıp aşağıya indim.

Kahvaltı bahçeye kurulmuştu ilerleyip, sandalyeme oturdum, bana çay dolduran genç kıza baktım. "Bora çıktımı?" Diye sordum bana bakıp "evet efendim az önce çıktı" dedi, beni hiç sevmemiş gibi bakıyordu yada ben öyle zannediyorum. Önümde duran krep'i yemeye başladım.

Şimdi napıcam bilmiyordum, evde kalmak istemiyordum, oturduğum yerden kalkıp elimi ıslak mendille silip salona girdim, odama doğru ilerledim. Telefonumu ve çantamı alıp çıktım. Evin çıkış kapısını açacağım an arkadan o kızım sesi geldi "Bora beyin izni olmadan çıkamazsınız efendim" dedi yüksek bir tavırla, derin bir iç çekip "iznim var benim sen işine baka bilirsin. Örneğin kahvaltıyı topla bittirdim ben" dedi sakin kalmaya çalışarak o kadar burnu havada bir şekilde söylediki... Her neyse diyip kapıyı açtım. Kapıda iki tane koruma vardı "iznim var benim" dedim güler bir yüzle, hiç bir şey çaktırmamam lazımdı. "Bize bir şey söylemedi Bora bey" dedi hemen çabucak toparlanıp "çünkü acele çıktı gördünüz dimi şirkette bir sorun olmuş" dedim yine aynı performansı sergeleyerek "peki efendim dedi anda derin bir iç çektim "etrafa bakındım benim arabam yoktu, adama dönüp "bana her hangi bir arabanın anahtarını veririmisin?" Dedim yanda bulunan adama işaret etti, adam cebinden bir kaç anahtar çıkardı, bana bakıp "efendim bunlar olmaz bir kaç sorunları var bu arabaların" dedi ve devam etti ben size Bora beyin lüks spor arabalarından birini verim" dedi hemen kafamı salladım spor araba deyince birden kalbim atmaya başladı çok ama çok güzeldir kesin.