29.Bölüm.

3.2K 90 17
                                    

Yaracı ER Kitabına bakmanızı istiyorum umarım beğenirsiniz:)










5.Bölüm: Anahtarım.

Gözlerimi açtığımda karanlıkla karşılaşmıştım. Uyumuş olduğum yer yumuşak ve sıcaktı, üzerime dokunarak inceledim, kalın bir yorganla ürtülü bir haldeydim. Başımı kaldırıp etrafa baktım, gece lambası etrafı az da aydınlatıyordu.

Gözlerimi tamamen açıp elimi başıma götürdüm. Benim burada değil görevim de olmam lazımdı. Benim buraya getirebilecek tek kişi vardı, oda Bora.

Hemen kendimi yataktan atıp üzerime baktım, üzerimde bir eşofman vardı ve kırmızı sütyenim üzerimdeydi. Kapının yanında bulunan ışığa ilerleyip ışığı açtım. Gözüme ilk çarpan şey masada bulunan düzenle katlanmış olan giysilerimdi. Hemen giysilerimin bulunduğu masaya ilerleyip siyah kazağımı giyindim. Üzerimi tamamen giyindikten sonra telefonumu elime aldım. Sessiz alınmış ve interneti kapatılmıştı, amir beni kaç kere aramıştı. İnterneti açıp.asaya indirdim kabanını giyinip saçlarımı geriye attım. Elimi telefona atıp gelen bildirimlere baktım. Çoğu amirden gelmişti.

WhatsApp girip amire tıkladım.

"Nerdesin be Aslı?" En son yazdığı cümle buydu.

Mesaj yazmak istemiyordum ama daha çok merak edip oraya buraya gitsinde istemiyordum. Saat gecenin 22.37 olmuştu. Amir Toygar'a mesaj yazmak zorundaydım.

"İşim vardı bir yerde cevap veremedim."

Telefonu indirmek üzere kalkıştığım an bildirim geldi hemen. Toygar amir telefon başında bekliyor olmalıdı.

"Ne yaptığımızı unutma Aslı Bora'nın yanından ne zaman dönersin?"

"İşimiz çok malûm."

Kaşlarımı çatıp gelen bildirimleri tekrar okudum. Telefonun ekranını kapatıp telefonu cebime attım.

Kapının açılmasıyla hemen arkamı döndüm. Bora. Ona bunu anlatmam lazımdı. Aptallık yapamazdım, kızlarımız o adinin elinde yıllardır bizi bekliyorlardı.

"Sevgilim." Dedi bana yaklaşıp.

Üzerinde siyah bir eşofman ve siyah bir sweatshirt vardı. Ona bir adım atıp yüzüne baktım. Sarılmamı bekliyordu ama şuan değil.

"Bora?" Dedim an kaşları çatıldı bir adım daha atıp tepeden baktı yüzüme.

"Buyur her şeyim." Dedi yüzüme doğru. Gözleri yüzümü tamamen incelerken bir adım geri gittim.

"Bora o Ekrem Sedkan denilen adamla iş birliğine girmeni istemiyorum." Gözleri kısılı bir şekilde beni inceledi.

Derin bir nefes alıp verdi. "Neden miş o?" Gözleri yüzümü incelerken yüzündeki kemikleri belirdi. "O adamın sana bir kusuru mu dokundu? Eğer öyleyse."

Ona yaklaşıp ellerini tuttum, "Hayır bana değil... ama... Bora o adam kadın kaçırma işiyle ilgileniyor..." Bunu söylediğimde kaşları çatıldı ve dudağının kenarı yukarıya doğru kaydı. Buna inanmamıştı, kurmuş olduğum cümle ona inandırıcı gelmemişti.

Ellerimi daha sıkı tutup öptü. Yüzüme bakıp tekrardan inceledi. O da mı yalan haber olduğuna inanıyordu bunun. Oda magazin dünyasında biri olmuştu artık. Ve Ekrem Sedkan için çıkarılan haberler onun içinde yalandı.

Benimsin (18+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin