tailor of chaos

9

"ne?" diye şakıdı jimin yüzünde histerik bir gülüş varken, zira yanlış duyduğunu düşünüyor, tekrar etmesini istiyordu jeongguk'un o dediği şeyi, anlamlandıramamıştı beyni asla kelimelerini.

"jimin..." dedi jeongguk azat edilmeyi bekler bir suçlu gibi, merhamet dinleniyordu. o dediklerini zaten binbir zorlukla söylemişken tekrarlamak cehennem gibi gözüküyordu.

"hayır, hayır, jeongguk yanlış duydum sanırım," jimin anlam veremez bakışlarını nereye konduracağını şaşırmıştı. "tekrar söyle lütfen."

"ben... ben başkasıyla öpüştüm."

jimin'in gözleri, yalan söylediğini, şaka yaptığını görmek için jeongguk'unkilerde gezinirken göremediği o şeyle yavaş yavaş doluyordu. hayal kırıklığı içine sinsi bir yılan gibi yuva yaparken nasıl konuşacağını bile unutmuştu adeta. ziyadesiyle, hiçbir şey dökülemedi dudaklarından o an. çekti sevgilisine dokunan uzuvlarını birer birer, lakin ateşe dokunmuş da yanmış gibi değildi asla, tam tersi çekilmek o kadar zor gelmişti ki, o kadar istemeye istemeye yapmıştı ki bu fiilini. anlayamayan bakışları etrafında dolaşırken ne yapması gerektiğini bilemedi. beyni yalnızca o korkunç ortamdan kaçıp uzaklaşmasını söylemiş olmalı ki kalktı ve dönen başı, çınlayan kulalarıyla mutfaktan uzaklaştı.

jeongguk ise, sevgilisinin, kendisinden uzaklaşıp onu mutfakta bırakıp gitmesini devasa acısıyla izlemişti. gidiyordu işte, başka ne yapabilirdi ki?.. yaptığı alçaklığın sonucunda tabii ki de terk ediyordu kendisini. bunu sonuna kadar hak ettiğini biliyordu ama kalbinin acıyla alev alev yanışını da durduramadı tabii. masanın üzerindeki kollarına başını gömdü ve saatler sürecek hıçkırıklarına boğuldu. aynı şekilde, birkaç adım ötedeki yatak odalarında yorganların içine gömülmüş sevgilisini gözyaşlarına boğmuşken söyledikleriyle, saçlarını çekiştirip küfürler etti kendisine.

affetmeyecekti, kendisini asla affetmeyecek ve jimin'in de kendisini affetmemesini sağlayacaktı, zira bunu asla hak etmiyordu: jeongguk, jimin'in hayatında yer edinmeyi hak etmiyordu; jimin, jeongguk yüzünden üzülmeyi hak etmiyordu. 

•

bu bolumu tamamlamak neden bu kadar uzun surdu inanin bilmiyorum...