Life

Merkez

Babamla en sevdiğim parçalardan oluşan müzik listemi dinleyerek ara sıra da küçük sohbetler ederek merkeze doğru ilerliyorduk. Merkez şehrin biraz dışında büyük bir ormanın içindeydi. Daha da yaklaştığımızda merkezin bir tarafının ormana bakarken bir tarafının da çok güzel bir göle baktığını fark etmiştim. Uzaktan bakılınca bile fark edilen bahçedeki rengarenk çiçekler beni resmen büyülemişti.

"Baba! Şu çiçeklere bak çok güzel değiller mi?" diye heyecanla şakıdım.

"Evet oğlum en az senin kadar güzeller" dediklerinin etkisiyle yanaklarımın kızardığını hissetmiştim.

Babama teşekkür ederken babam arabayı park ediyordu. Arabadan inip etrafı daha yakından incelemeye başlayacağım sırada arabamızın yanına birisi daha arabasını park ediyordu. Heyecanla arabadan çıkacak olanları beklerken babam yanıma gelerek bana sarıldı. O da oğlunun ne kadar meraklı birisi olduğunu bildiği için hiç konuşmadan benimle beraber arabadan inecekleri bekledi. Meraklı bekleyişim daha önce hiç görmediğim güzellikte, benim yaşlarımda, sarışın ve çilli bir erkeği görmemle son bulmuştu.

"Baba baksana aynı bir periye benziyor değil mi?" diye bir tepki verdiğimde babam kocaman bir kahkaha atarken, çilli çocuk kulakları kızararak bana teşekkür etmişti.

"Merhaba ben Jisung. Hayatımda annemden sonra ilk defa bu kadar güzel bir erkek görüyorum. Tepkim için kusura bakma olur mu?"

"Merhaba Jisung ben de Felix. Tanıştığıma çok memnun oldum.... Ayrıca ne kusuru bence çok tatlı bir tepkiydi verdiğin. Ben çok mutlu oldum"
dediğinde ona kocaman gülümsememle sarılmıştım. 

"O zaman bundan sonra sen benim en iyi arkadaşımsın olur mu?"
O da beni onaylayarak sarılışıma karşılık verirken kulağıma söylediği sözlerle utandırmıştı.

" Bence sen kendine haksızlık ediyorsun canım arkadaşım. En az şu arkamızdaki çiçekler kadar güzelsin"

"Yaaa. Bana böyle şeyler söylersen ben senin yüzüne bakamam kiiiiii"

"Aman tanrım Jisung yiyeceğim şimdi seni şu tepkilere bak"

"Neyse tamam tamam artık beni utandırmaktan vazgeç. Beni bekleyen bir babam var gel seni onunla tanıştırayım"

En yakın arkadaşım ve ailesiyle tanışmam da o zamanlar bilmesem de hayatımın büyük bir kısmının değişmesine sebep olacak olan o merkezin otoparkında gerçekleşmişti.

                                     ...................

Felix ile beraber giriş kapısında bize gülümseyerek bakan ajummaya doğru adımladık.

"Oh sizler Han Jisung ve Lee Felix olmalısınız. Merkezimize hoş geldiniz tatlı omegalar. Haydi beni takip edin" 

 Felix ile kısa bir bakışma yaşadıktan sonra babalarımıza veda ederek yaşlı teyzenin peşinden ilerlemeye başladık.

"Çocuklar tekrardan hoşgeldiniz. Ben Sulli, sizin gibi tatlı omegalardan ben sorumluyum. Merak ettiğiniz bir şey olursa bana sormaktan çekinmeyin olur mu?"

"Olur tabi ajumma, bir şey olduğunda ilk sana geliriz ama şey biz şu an nereye gidiyoruz. Ben birazcık merak ediyorum da"

"Ah sen çok tatlısın ama. Şu an diğer omegaların yanına gidiyoruz. Onlar da sizi bekliyorlar"

Ajummanın bu sözlerinden sonra daha fazla konuşmadık ve ilerlemeye başladık. Merkezin içerisine girdiğimizde ajummanın yönlendirmesiyle göl tarafına doğru ilerledik. Göle yaklaştıkça konuşma seslerini daha net duymaya başlamıştım.

"Benim güzel omegalarım beklediğiniz arkadaşlarınız da geldi. Hadi tanışın bunlar Jisung ve Felix"

"Merhaba arkadaşlar ben Jisung 19 yaşındayım. Tanıştığıma memnun oldum"

"Merhaba ben de Felix. 19 yaşındayım, hepinizle tanıştığıma memnun oldum"

Kendimizi tanıtmaya başlayınca bütün bakışların bize dönmesiyle burada bulunan omegaların cidden çok güzel olduklarını fark etmiştim. Bize ilk cevap veren minyon, gözlüklü ve çok tatlı bir omegaydı.

"Merhaba çocuklar ben Hongjoong buradaki en yaşlı omega benim. Merkeze hoş geldiniz. Biz de sizleri bekliyorduk"

Söyledikleri beni gülümsetmişti

"Bu yanımdaki şirinlik abidesi olan omega Wooyoung yanındaki sarışın da Yunho, onun yanında ürkek bir ceylana benzeyen de Yeosang hepsi sizden bir yaş büyük. Tam karşınızda duran tatlı köpüşümüz Seungmin o sizinle aynı yaşata ve son olarak onun yanındaki de bizim tatlı maknaemiz Jeongin o daha 18 yaşında"

"Ah hepiniz cidden çok güzelsiniz, tanıştığımıza memnun olduk" dediğimde hep beraber gülüşmeye başlamıştık. Hongjoong hyungun yardımıyla boş bulduğumuz yerlere yerleştik ve dikkatle Sulli ajummanın konuşmasını bekledik.

"Eveeeet tatlış omegalarım tekrardan merkezimize hoş geldiniz. Burası sizin için oluşturduğumuz bir eğitim ve sosyal aktivite merkezi. Burada size türünüzle ilgili bilmeniz gereken şeylerden bahsedeceğiz. Ve gerekli eğitimleri almanızı sağlayacağız. Ama bu süreçte sadece siz omegalar olmayacak birazdan buraya Jonghyun hocanız ve alfalar gelecek onlar da gelince daha detaylı bir bilgilendirme yapacağız şimdilik onlar gelene kadar kendi aranızda vakit geçirebilirsiniz"

Sulli ajummanın dedikleriyle hepimiz onu onaylamış ve sohbet etmeye başlamıştık.