I Think Youre Beautiful

275 27 6
                                    

Kızın aniden masadan ayrıldığını gören Sirius peşinden koşar adım ilerledi. Aylardır gözlemlediği bu kızın hatsalıklı hali onu endişelendiriyordu. Kızın hırsla attığı adımlara yetişmeye çalıştı ama sarışın arka bahçeye çıktığında mesafeyi iyice açtı.

Birkaç dakika arka bahçede oyalandıktan sonra seralara yürüdü Sirius, belki buraya gelmiştir umuduyla.

Akşam saati nedeniyle sera boş ve sessizdi. Kapıyı arkasından kapattıktan sonra her zamanki nemli ve sıcak ortamda yavaş adımlarla ilerledi Sirius.

"Bridget?" Manolya saksılarının olduğu tezhaga ilerlerken seslendi
"Git burdan Black" Bridget, yaklaşan adım seslerini engellemek için konuşan sesi algıladığında burnunu çekerek konuştu. 4 aylık hamile bir genç kız olarak hormonları altüst olmuş durumdaydı.

Sirius ise durmadı, adımlarını hızlandırarak sesin geldiği yöne ilerledi. Yasemin saksılarının durduğu tezgahın yanında, yere oturmuş ve dizlerini kendime çekmişti sarışın kız. Sirius adımlarını yavaşlatarak kızın yanına oturdu

"İyi misin?"
"Sence?" Dedi Bridget kızarmış yüzüyle, çocuğun sorduğu soruyu aptalca bularak.

"Haklısın...sigara ister misin?" Dedi Sirius cebine uzanırken
"Kalsın." Dedi Bridget. Mağlum durumdan ötürü.

Sirius ses çıkartmadan oturdu bir süre.

"Nişan mevzusu mu?" Bartynin ne dediğini net bir şekilde duymuştu ama direkt sormak istemedi

"Hayır. Önemli birşey değil" dedi Bridget sessizce
"Eğer onun dediğine takılıyorsan üzülme. Çünkü bence güzel gözüküyosun" dedi Sirius gözlerini sarışın kızdan ayırmadan.

Bridget sessizce oturdu, ne birşey demeye gücü ne de Sirius'un dediklerini tartmaya yeticek cesareti vardı.

"Neden hiç Gryffindor'a seçildiğini düşündün mü?"
"Bilmem... ama James'in dediğine göre birinin beş asırdan sonra değişiklik yapmasının vakti gelmişti." Dedi Sirius sırıtarak.
"Bilirsin, çocukluğumuzdan beri sende bi çıkıntılık olduğunun farkındaydım." Dedi Bridget aynı ses tonuyla

"Sen hiç neden Slytherin olduğunu düşündün mü? Küçükken senin hep Rawenclaw olucağını düşünürdüm"
"Sanırım Brìgh soylarım ağır bastı. Belki senin kadar cesaretim olsaydı Gryffindor olurdum. Belki bu aptal nişan hiç olmazdı." Dedi Bridget sakince

"İyi yanından bak, kimse seni kan haini olarak adlandırmadı" Sirius işi şakaya vurmaya çalışsa da Bridget onun sesindeki kırıklığın farkındaydı.

Oturduğu yerden kalkıp eşofmanını silkeledi "sohbet için saol Black"
"Her zaman." Sirius kıza içten bir gülümseme verdikten sonra seralardan ayrılışını izledi

"Neden?" Dedi kendi kendine. Neden aylardır izlediği bu kız kendisine geri dönmemişti? Başlarda Barty'den dolayı olduğunu düşünmüştü, ama Bridgetin ona karşı aldığı tavırlardan sonra sebebin bu olmadığına emin olmuştu. Peki neden? Neden geri dönmemişti??

Bridget ve Blair'in isimlerini bir bolumu yazarken en az 20 kere karisiriyorumdur.

Extraordinary Parents | Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin