Yokla ceplerini, aşk kırıntıları kalmış, olmalı biraz

177 21 24
                                    

" bana neler oluyor bilmiyorum İsak, fazla karmaşığım, kendimden haberim yok."

Kaşlarını kaldırarak suratımı izledi bir süre sesim nasıldı emin değildim ama yılgınlığım her bir hücreme yansımış gibi hissediyordum.
Ara ara derin konulara giriş yapsakta bu an biraz ikimizin de acemiliğinin eseriydi.

" Noldu ki lan?" Diyerek yanıma oturdu.

Sırtımı merdivenin duvar kısmına yaslayarak geriledim ve yer açmaya çabaladım.

" Ya işin garibi bir şey olduğu yok. Sorun da galiba bu
Ben ilk kez birini biraz fazla düşünüyorum, galiba hoşuma da gidiyor ama hoşuma gitmesi için bir sebep yok mesela."

Şaşırmış bir şekilde dinliyordu beni.

" Kim lan o ?"

Gülmeye başladım.
Harbiden kimdi ki o ? Tanımıyordum bile...
İmdatlar olaydı ne oluyordu bana..

" Aslında adını bile bilmiyorum. Tanımıyorum da.
Off bak sadece, sadece.. nasıl desem...
Galiba zeki geldi bana bir, sesi de fena değil.."

"Kimden bahsediyorsun tam olarak ?"

" Ya zeka oyunları dersindeki çocuk varya arada grup oyunlarını oynadığımız falan"

Nasıl anlatacağımı bile bilmiyordum.

" Kim la o sınıfta zeki biri mi var ? Bir dakika Berke mi yoksa ? Ohaa"

O kadar şaşkın bir yüz ifadesi vardı ki şu an gece olduğu için kahkahamı içimde tutmaya çalışıyordum.

" Hayır hayır, ya yanımda oturan beats kulaklıklı çocuk"

" Heeaaaa" diyerek anladığını belli eden bir nida koydu ortaya.

" Hiç öyle birinden hoşlananacağını düşünmemiştim."

" Hoşlanmıyorum ki " diyerek hemen inkar ettim.
Gerçi inkar sayılmazdı gerçekten hoşlanmıyordum, galiba. Hiç kimseden hoşlanmamıştım ki, nereden bileyim nasıl hoşlanılıyor?

" Öyle diyorsan " diyerek gülümsedi.

" Neyi varmış ki, nasıl yani sence benim tipim? "

" Bilmem " diyerek omuz silkeledi.
" Senden daha sarışın birini beklemiştim galiba ya da ne bileyim farklı ama zengin o çocuk olur olur " diyerek güldü.

Ben de gülerek
" Aynen beats kulaklığı geçen taktığı saat pahalı duruyordu falan ayrıca bir ara derste böyle şey konuşmuştu sesi iyi zeki geliyor çocuk ya " diye açıklamaya başladım.

" Tipi de normal yani " diyerek sırtını merdivenin korkuluğuna yasladı o da.

" Ya tipine bakmadım aslında tarif edemeyebilirim ama kirpikleri güzel"

" Ooo kirpiklerine de bakmışız." Diyerek sırıtıyordu İsak.
Elimle omzuna vurarak iteledim biraz onu dalga geçiyordu şerefsiz.

"Arada ilgimi çeken şeylere bakıyorum sadece..
Hem berkenin elmacık kemikleri de güzel " diyerek tüm sınıfı elden geçireceğimiz o sohbeti başlatmış bulundum. Önce seçmeli ders sınıfındaki kişilerin ardından kendi sınıfımızdakilerin tarzını saçını sakalını eleştirdik.
Gece sohbetlerinin şanındandır, ziyadesiyle herkes alakasız şekillerde elden geçirildi.

" Hadi artık içeri geçelim sabah ders var "
diyen İsak'la gergince bir nefes aldım. Söylese mıydım ki?

" Ya ben bir şey diyeceğim dur bekle "

" He, söyle"

" Semih hakkında"

" Semih mi ?"

" Geçen not alıyordum ya ondan defterinin arasında bir çizime rastladım arkadandı ama sana benziyordu İsak"

Gerçekten benziyordu tamam başkası da olabilirdi de İsakla 7/24 bir aradaydık anasını satayım herifin kellesinin arkadan görüntüsünü elbette şak diye tanıyacaktım.
Ayrıca çizimi gördüğümü fark eden Semih bir ufaktan gerilmişti.

" Ne alaka be ?"

" Valla bilemem ama ben görünce tedirgin falan oldu ben harbili şüphelendim ve sana söyleyesim var kaçtır ama tutamıyorum artık içimde. Yani bu bir yerde Semihin özeli sonuçta ama galiba senden hoşlanıyor ya "

" Sanmıyorum ya boşver hadi gidip uyuyalım "

°
Neşeliydim, pazartesiydi ama iyiydi de bugünü halledebilirdiiikkk.

Sınıfa oturmuş hocanın gelmesini bekliyorduk, İsak karşımda yanımda ise o oturuyordu.
Onun oturması önemli miydi değil miydi anlayamıyorum ama düşünmemeye karar vermiştim çoktan sınavlar yaklaşıyordu, ödevler ben buradayım diyordu çoktan.

Volkan hoca gelmiş yoklama kağıdını vererek bilgisayarla uğraşmaya başlamıştı bu hafta vize ödevi için sunum yapanlarda anlatacaktı ve flashbellek falan ayarlıyordı hocayla.

Yoklama kağıdı ona gelmişti

" Kalemini kullanabilir miyim ?" Diye sormasıyla
Gülümseyerek önceden çıkardığım kalemi uzattım ona

"Tabii "

"Teşekkürler "
Direkt imza atmasıyla şaşırdım. Gözlerim listenin en başındaki isme kaydı
'Ferdi Erenay Kadıoğlu'
İkinci ismi ne kadar güzelmiş

" Oha ne kolay attın ya ben yarım saat isim arıyorum" diye hayıflandım.
Listeler genelde üst sınıflar üste olacak şekilde oluyordu ve secmeli ders olduğu için bölümlere göre falan listeleniyorduk.

Sayfaları çevirerek üçüncü sayfada ismimi buldum sonunda gerçekten de ortalarda saçma sapan bir yerdeydi.
İmzamı atarak İsak' a uzattım kağıdı.

" Bölümlere göre falan listeleniyordu galiba sizin bölüm neydi?"

"Sosyal bilgiler ya, senin ?"

" İngilizce öğretmenliği benim de "

"Hmm " layarak anladığımı belirttim.

İsmini öğrenmiştim. Aylar sonra falan, güzel bir isme sahipti, beklememe değmişti gibi bir şey ama beklememiştim de garip olanı.

İsmini öğrenmek isteseydim bulurdum galiba.

____

aşk kırıntıları • arferHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin