Live For Me /irondad/

Bölüm 25: Medya Öğrendi

"Kimseye söylemedin, değil mi MJ?" Peter, MJ'e sordu.

"Gülünç olma, ezik. Birine Peter Parker'ın Örümcek Adam olduğunu söyleseydim deli olduğumu düşünür ve beni en yakın tımarhaneye tıkarlardı. Şimdi çok daha önemli şeylere geliyoruz."

Peter, Pepper basın toplantısından dönene kadar iki arkadaşının nakaratını sabırla dinledi. Peter, mutfakta çay yapan yorgun görünen annesine endişeyle baktı.

"Üzgünüm millet. Kapatmalıyım" diye sözünü kesti Peter, ona uçuş sırasında bir uçağın türbinlerini neden tahrip etmemesi gerektiğine dair ayrıntılı bir açıklama yapmak üzere olan MJ'in sözünü, "Yarın konuşalım. Hoşçakal MJ."

"Görüşürüz ezik." Peter midesine bir buruklukla aramayı bitirdi, telefonunu cebine koydu ve yavaşça annesine doğru yürüdü.

"Anne?" diye sordu ihtiyatla, çünkü Pepper düşüncelere dalmış görünüyordu. Şaşıran Pepper başını çay bardağından kaldırdı ve oğluna hafifçe gülümsedi.

"İyi misin, Peter?"

Peter da ona gülümsedi. "Ben de tam olarak aynı şeyi sana sormak üzereydim." CEO'nun gülümsemesi soldu ve hafifçe başını salladı.

"Ne oldu?" Pepper gergin bir şekilde alt dudağını çiğnedi. Peter'a söylemenin akıllıca olup olmadığını bilmiyordu. Ama çocuk nasılsa er ya da geç öğrenecekti. Bu yüzden ona anlatmaya karar verdi...

"Medya seni evlat edindiğimizi öğrendi."

Peter şok içinde annesine baktı. "Ne? Ama nasıl?" diye kekeledi Peter, yüzünü ellerinin arasına alarak.

"Nasıl öğrendiklerini de tam olarak bilmiyorum. Tony'nin bir oğlu olduğu dedikoduları siz Tony ile alışverişe gittiğinizde başladı. Ama senin kim olduğunu nasıl anladılar bilmiyorum."

Peter sinirle inledi. Durum vahimdi ve hiç de planlanmamıştı.

Tony tam içeri girer girmez Pepper güven verici bir şekilde oğlunu kucakladı. Oğlunu kollarında sımsıkı tutan kız arkadaşının endişeli yüzünü görünce endişelendi.

"Ne oldu?" Peter, babasının endişeli sesi çınladığında annesini bıraktı.

"Medya Peter'ı evlat edindiğimizi öğrendi. Yüzü medyanın her yerinde." Pepper açıkladı. Tony'nin gözleri genişledi.

"Bu nasıl mümkün olabilir?" diye içini çekti, sinirlenmişti.

"Bekle" diye söze başladı Peter, başka bir şey anımsayarak "Örümcek Adam olduğumu kimse bilmiyor, değil mi?"

Pepper başını salladı. "Hayır, neyse ki bunu henüz kimse öğrenmedi ve bununla ilgili bir söylenti de yok." Peter rahat bir nefes verdi. En azından bu sır hâlâ güvendeydi.

"Şimdi ne yapacağız?" diye sordu Tony.

"Resmi olarak tavır almalı ve Peter'ı evlat edindiğimizi kabul etmeliyiz."

"Ya inkar ederseniz?" diye sordu Peter umutsuzca.

"Bunu yapamayız. Bir noktada, en geç Stark Industries'i devraldığında yalan açığa çıkacak." Peter şok içinde babasına baktı.

"Eninde sonunda Stark Industries'i ben mi devralacağım?" diye sordu inanamayarak.

"Elbette" diye yanıtladı Tony, sanki bu çok açıkmış gibi "Sen benim oğlumsun bu da Strak Industries'de sahip olduğum her şeyi miras alacağın anlamına geliyor."

Peter sanki ikinci bir kafası çıkmış gibi babasına baktı. Mirası almayı hiç düşünmemişti

"Boynumda kamera asılı olmadan bir daha asla sokağa çıkamayacağım" diye yakınan genç, oğluna özür diler gibi gülümsedi.

"Üzgünüm ufaklık. Bu Stark laleti."

O akşamın ilerleyen saatlerinde üç kişi, rahat bir sessizlik eşliğinde akşam yemeği yiyorlardı. Masadaki CEO sessizliği bozdu. "Peter yarın öğleden sonraya planlanmış bir basın toplantın var."

"Basın toplantısı yarın mı olmak zorunda?" diye sordu Peter titreyerek. Pepper başını salladı.

"Gerçekten bizim oğlumuz olduğunuzu ne kadar çabuk açıklarsak o kadar iyi." Pepper açıkladı.

"Endişelenme." Tony oğluna usulca konuştu, "Pepper ve ben, Happy ve Rhodey yarın orada olacağız."

"Rhodey amcanın birde olduğunu sanıyordum. Görevi vardı sanırım?" Peter kafası karışmış bir şekilde sordu.

"Sadece kısa bir görev. Rhodey öğle yemeğinden kısa bir süre önce bana burada olacağını yazdı." Tony oğluna açıkladı. O da anlayışla başını salladı.

Pete'in annesi gözlerini saatinden ayırarak, "Şimdi yat" dedi. "Geç oluyor ve yarın okula geri dönmen gerekiyor."

"Yarın okula geri dönmem gerekiyor mu?" diye sordu Peter, biraz dinlenmeyi ya da en azından yarınki basın toplantısı bitene kadar evde kalmayı umarak.

"Revirden çıkacak kadar zindesin, sonra okula dönecek kadar zinde olacaksın." Peter sessizce annesine baktı. Bir şey söylemek istedi ama mantıklı bir şey bulamadı. "Evet" diyebilirdi.

"Güzel"

Lise öğrencisi yenilgiyi kabul etti. "Sabah görüşürüz. İyi geceler." Genç, odasına çekilmek için ayağa kalktı ama annesi tarafından durduruldu.

"İyi geceler tatlım." diyerek vedalaştı ve oğlunun alnına sevgi dolu bir öpücük kondurdu.

"İyi geceler ufaklık." Tony sırıttı ve bir kez Peter'ın saçını karıştırdı.

"Baba" diye mırıldandı çocuk, daha fazla şikayet edemeyecek kadar yorgundu.