My Jealous Boyfriend [TK]

taşınma - final

ULAAAAAAN MJB 😭

ben bu fice cok buyuk umutlarla baslamistim ve guzel bittigine inaniyorum.
ILK KEZ BI FICI BATIRMADIM ULAN 🙆🏻‍♀️

gerci soulmate de fena degildi ama mjb depar atti gibi... gelisiyoruz be ablam 😌

hadi son kez,

✨ iyi okumalar ✨

*
*
*

"Namjoon!"

"Efendim?"

"Sakince elindeki kavanozu yere bırak aslanım."

"Neden? Bunları rafa yerleştiriyorum işte."

"Sen yapma!"

"Ama-"

"Bırak dedim!"

Elimdeki koliyi yere bıraktığımda doğrulup Seokjin hyung ve Namjoon'un atışmasını izlemeye başlamıştım. Seokjin hyung ısrarla Namjoon'a elindeki kavanozu bırakmasını ve kırılabilecek her şeyden uzak durmasını söylüyordu.

Nitekim haklıydı da.

Namjoon inatla kavanozu bırakmayı reddettiğinde Seokjin hyung yanına gelmiş ve kavanoza elini atmıştı. Aralarında kavanoz konusunda ciddi bir çekişme yaşanmaya başladığında işin sonunun nereye gideceğini çoktan anlamıştım. "Hey, acaba ikiniz de mi kavanozu bıraksanız?"

Beni dinlemeyip birbirlerine kötü kötü bakarak kavanozu çekiştirmeye devam etmiş ve yaklaşık on saniye sonra kavanoz yere düşüp ikisinin arasında kırılmıştı.

"Kavanozum!"

"Ne- NE OLDU? TAEHYUNG İYİ MİSİN?!" İçeriden insanüstü bir hızla koşarak yanıma gelen Jungkook ona işaret ettiğim şeyle durup kalmış, birkaç saniyede neler olduğunu kavrayıp Seokjin hyung ve Namjoon'a korkunç bir yüz ifadesiyle bakmaya başlamıştı.

"Kavanozları yerleştirin diyen kimdi Tanrı aşkına? Gerekli şeylere el atsanız olmuyor mu?" Jungkook ikisinin arasına girip kırıkları toplamaya başladığında bana dönmüştü. "Güzelim geride dur, basma buralara ayağın çıplak." Bir saniye sonra yeniden bana ve çıplak ayaklarıma bakıp, "Ayağın niye çıplak?!" diye bağırmıştı.

Cidden böyle yaptığı zamanlarda onu yiyesim falan geliyordu. Yani, cidden değil mecazen tabi...

"Terlikler ayağımı kaydırıyordu, koliyi taşırken düşürmeyeyim diye çıkarttım. Giyerim şimdi."

Kırıkları toplayıp ayaklandığında Seokjin hyung ve Namjoon çoktan bizden uzağa, Jungkook'un gazabına uğramamak için salonun diğer köşesine kaçmış, başka şeylerle ilgilenmeye başlamışlardı bile. "Kolileri taşıma dedim sana, hiç sözümü dinlemiyorsun."