Altın Uyku Tozu

6 0 0
                                    

Partinin karmaşasından faydalanan Layla köyden çıkıp cadıları izlemeye koyuldu. Üç şüpheli, yakındaki bir çalılıkta gizleniyordu. Layla bir tanesinin elindeki altın kafesi açıkça görebiliyordu. Muhtemelen içinde rüya kaplumbağası vardı. İşte harekete geçme vakti gelmişti. Duyulmamak ve bu gizemli yaratıkları fark ettirmeden yakalayabilmek için Layla kendini Enchantix'e dönüştürecek sihirli sözcükleri söyledi. "Layla Enchantix!" Sonra arkalarından yaklaşıp saldırdı. "Morfix ışınları!" Cadılardan ikisi, sihri zamanında fark edip kaçtı ama ortadaki, elinde kafesi tuttuğundan vaktinde hareket edememişti. Darbe alıp yere yığıldı. "Buldum sizi lanet cadılar! Şimdi hesaplaşma vakti!" diye bağırdı Layla ve yeni bir saldırıya hazırlandı. "Layla dur!" Bağıran kapüşonlulardan biriydi ve anlaşılan onu tanıyordu. Kapüşonunu indirdi ve yüzünü gösterdi. Bu, Nabu'ydu. Layla şaşakaldı. "Nabu? Burada ne arıyorsun?" Nabu cevap vermedi ve aihirli darbe ile yere yığılan diğer cadının yardımına koştu. Onunda kapüşonu sıyrıldığında karşısına otoriter ifadeli, yaşlı bir yüz çıktı. "Profesör, çok özür dilerim," dedi Nabu. "Kız arkadaşım bazen düşünmeden hareket eder." "O senin kız arkadaşın mı? Evlat, kendine biraz sakin birini bulsan iyi edersin," dedi profesör, belini ovuştururken. Layla ise açıklama bekliyordu. "Nabu, senin Magix'te ne işin var?" diye sordu. "Ve bu 2 kişi kim?" "Layla, seni Profesör Yumesol ile tanıştırayım. Kendisi, Sihirli Hayvan İncelemeleri'nde görevlidir. Bu da Gomen, sihirbaz çırağı ve benim çalışma arkadaşım." dedi. Oğlan kapüşonunu indirdi. Uzun siyah saçları ve sempatik yüzü meydana çıktı. Layla hayretler içindeydi. "Ben sizi Trixler zannettim." dedi. "Peki ama neden kaplumbağayı kaçırdınız?" dedi. "Biz onu kaçırmadık ki! diye çıkıştı Nabu. "Senin aklından neler geçiyor böyle?" "E işte kaplumbağa kafeste ve...." "Küçük hanım, bırakın ben açıklayayım," diye araya girdi profesör. Hırsız yerine konmak ona dokunmuştu. "Birkaç gün önce bu ormanlarda nadir görünen bir uyku kaplumbağasının yaşadığını öğrendim. Birkaç öğrencimle beraber hayvanı yerinde incelemeleri için buraya geldik. Ama ormana varınca hayvanın yaralı olduğunu fark ettik ve alıp tedavi etmeye karar verdik. Şimdi ise iyileşti ve ormana dönmeye hazır." Bunu söyledikten sonra profesör diz çöktü ve kafesi açtı. Kaplumbağa yürümeye başladı ve yavaş yavaş doğasına, ormana geri döndü. Pixieler  her şeyi yanlış anlamış. Kaplumbağa zaten hiç çalınmamış, diye düşündü Layla. Bende hata yaptım ve hemen bu işin Trizlerle ilgili olduğunu sandım. Peri, kaplumbağanın artık özgür olmasına sevinmişti. Ama Nabu'nun randevu neden iptal ettiğini hala anlayamıyordu. Kaplumbağanın hayatı tehlike de değildi sonuçta. "Nabu senin özel görevin bu muydu? Yaralı bir kaplumbağayı iyileştirmek mi?" diye sordu. Nabu kafasını salladı. "Sadece bu değil. Bak Layla, profesör kaplumbağayı araştırırken kendisine yardım edeceklere fazladan bir hediye verecekti. Bu yüzden kabul ettim." diye açıkladı oğlan. Elini cebine attı ve ipekten bir kese çıkardı. Kese parıl parıl parlıyordu. "İşte hediye bu. Bu bir torba altın uyku tozu," dedi Nabu. "İşte senin doğum günü hediyen. İyi ki doğdun Layla!" Layla'nın nefesi kesildi. O kesenin içinde bütün sihir evreninde ki en değerli maddelerden biri vardı. Ve Nabu bu armağanı onun için getirmişti. "Bugünkü randevumuzu iptal ettiğim için çok üzgünüm," dedi Nabu. "Ama sana çok özel bir hediye vermek istedim. Şimdi, bilmem ki, beni affedebilecek misin?" Layla oğlanın kollarına atlayıp sarılarak cevap verdi. "Teşekkürler Nabu! Çok teşekkürler! Ben zannetmiştim ki.... Layla konuşmaktan vazgeçti ve sarılmakla yetindi. Ona üzüntüsünü anlatıp bencilce davrandığını söylemek istedi. Nabu ise çok ince düşünceliydi, onun için en doğru kişiydi. "Sen ne yapıyorsun ormanda?" diye sordu Nabu, Layla'ya. "Ne şapşalım! Parti! Tamamen unuttum!" dedi peri. "Nabu, Profesör Yumesol, Gomen, Pixielerin köyünde bir parti var. Bize katılmak ister misiniz?" dedi. "Sanırım ben ve Gomen teklifini kibarca reddedeceğiz. Ama Nabu isterse kalabilir. Sonuçta kaplumbağa artık özgür," dedi profesör ve gülümsedi. "İyi eğlenceler küçük hanım." Grupla vedalaşan profesör ve çırağı, ormanın derinliklerinde gözden kayboldu. Layla gülümsedi. Nabu'nun elinden tuttuğu gibi onu Pixielerin köyüne götürdü. Bir kez daha düşündü. Evet, bu hayatının en güzel doğum günüydü! 

Winx ClubHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin