Bölüm 3|Korku

37 5 0
                                    

Naz "Bugün beraber takılmak ister misin?'' diye sordu. Bende "üzgünüm naz ama cidden halsizim ayakta zor duruyorum bir dahakine takılırız" dedim "tamam o zaman seni biz bırakalım biraz açılırsın diye dedim". "Yok ben giderim teşekkürler" deyip merdivenden inmeye başladım. Onlarda arkamdaydı bahçeye çıktığım rüzgar ve yağmur şiddetliydi derin bir iç çekip koşarak okul bahçesinden çıktım.
Ve koşmaya devam ettim.  eve bir 15 20 dakika varmam vardı. Ve nefesim kesilmişti bir binanın altına geçip dinlenmeye başladım o esna da gözüm karardı yere oturdum. O kadar halsizdim ki ne ayağa kalkacak gücüm ne de gözümü açacak halim vardı.

Yine korna çalınca kafamı yerden kaldırdım o kadar şiddetliydi ki yağmur hiç bir yer görülmüyordu gözümü zorla açınca nazların olduğunu gördüm naz arabadan inip yanıma koştu.
"Işık iyi misin?'' ona bakıp konuşmaya çalıştım off sesim çıkmıyordu kafamı sallayıp iyiyim dedim bok iyisin ışık bu haline bak.
Naz'ın sevgilisi gelip ikisi koluma girip arabaya bindirdiler. Oturduktan sonra hafif kıvırcık saçlı çocuk "ben dedim size kız ölüyor diye bu haline bakın üstünde ki suları sıksak Afrika'daki susuz insanların çoğu bayram eder" deyince arabada ki herkes dik dik ona baktılar. Alaz "boş konuşma çınar. Işık evin nerde tarif et" tam ona diyecekken naz lafa atlayıp " Ya kız iyi değil bugünlük bize gelsin yarın okul
yok zaten bırakırız onu" dedi. Alaz "ailesi evdedir şimdi bir şey olmaz ona izin vermez ailesi şimdi
Boş ver" naz "ya ben tek kızım zaten ışık ara anneni haber ver " deyince ona baktım "şey ben eve gideyim yük olmak istemiyorum size " alaz "aynen eve bırakalım tarif et" naz "ya ver telefonunu annenden izin alayım bak tekim ben sıkılıyorum" naz telefonumu alıp rehbere girdi şifrem yoktu zaten rehbere girdiği anda şok olup bana baktı ondan almaya çalıştım ama olmadı ve "Ee ışık kimse yok rehberinde ?" Deyince kafamı eğip sustum sonra Alaz'a "sağdaki sokağın köşesinde dur orda inip ara sokağa gireceğim" nazın elinden telefonu alıp iç çektim naz bana "Işık kimsen yok mu?" Dedi "Naz bu konu hakkında tek kelime konuşmak istemiyorum lütfen" dedim çınar "vay be ışık sende bizdensin ha hiç çekinme bizimde kimsemiz yok aslında alazın  var ama oda uzun hikaye" dediği an alaz yine ensesine vurup "çınar yeter! Onu ilgilendirmiyor her boku söyleme!" Diye bağırdı dikiz aynasında ona bakınca bana ters ters bakıp arabayı hızla sağa kırıp durdu bende bir şey demeyip arabadan hızla indim.

Ara sokağa doğru koşa koşa gittim binanın önüne gelince cebimde anahtarı aradım ama bulamadım. "Off hayır ya düşürmüş olamam!" Belki koşarken düşürdüm diye geri döndüm ama hiç bir yerde yoktu.
"Kesin naz gilin arabasında   düşürdüm" binanın merdivenin de oturdum çünkü gidecek yer yok Naz'ın numarası falanda yok bende ne yapacağımı bilmiyorum. Zaten başım ağrıyor bir de bu yağmur zaten durmuştu bile ama şimşek çakıyordu.

Bir yarım saat kaldıktan sonra bir kaç kişinin buraya doğru geldiğini gördüm tam göremiyordum yüzlerini ama pembe çantadan kim olduklarını anladım Nazlardı, naz hızla yanıma gelip "ahh sonunda anahtarı araba da düşürmüşsün fark edince hemen getirdik" dedi  ona "bende sabahtandır aradım ama bulamayınca anladım arabada düşürdüğümü ama ulaşamadığım için oturdum burada sağol" deyip anahtarı aldım. Çınar" Ee davet etmeyecek misin bizi o kadar getirdik anahtarını" nazın sevgilisi yine ensesine vurup "çınar kafana vurmaktan biz yorulduk sen konuşmaktan yorulmadın mı abisi!?" Bende mecburiyetten "tamam o zaman gelin" deyip bina kapısını açtım onlarda arkamdan merdiven den çıkıyordu kapıyı da açıp içeri çağırdım. Ev soğuktu çünkü aidat parasını verecek gücüm yoktu dolapta desen yemek hazırdı çayım azdı kahvem de bana yetecek kadar vardı yani çınar konuşmazsan olmaz mıydı şuan çok utanıyorum. "Işık ev soğuk değil mi hastasın zaten" dedi naz ona "sıkıntı yok ya alışığım" yetimhane sağolsun  az soğuk suyun altında yaralarınla bekletmiyordu. Nazlara "siz geçin içeri, ne içersiniz?" Hepsi su istedi ohh rahatım şu an, onlara su götürdüm. Bir süre sonra masanın üstünde günlüğümü gördüm üstünde 'ışık ve acı hayatı' yazıyordu ben yazmıştım. Alaz tam uzanıp alacaktı ki hızla onu alıp "burada kalmış geliyorum" deyip onu odama koydum içeri girdiğimde alaz bana bakıyordu bir şeyler anlamaya çalıştı ama yapamazdı kimse beni anlayamaz.
Naz bana "ışık, su gibisin sen üstünü değiş gel biz buradayız daha kötü olma" dedi ona tamam anlamında kafamı sallayıp odama geri döndüm hızla üstüme siyah sweatshirt ve bol eşofman giyip içeri geçtim saçım ıslaktı sadece ve yine naz " kız saçını kurut saçını" gülüp "ay naz bir şey olmaz ya ben bu kadar takmıyorum" deyip güldüm kurutmasına kuruturumda makinem yok. Naz "şş çaktırma ilk kez arkadaş buldum ona da iyi bakmam gerek'' deyince  şok oldum ilk kez biri beni düşünüyordu ve ben nasıl davranacağımı bilmiyordum naz'a bakıp " sen benimi düşünüyorsun?" Oda "evet neden şaşırdın ki? Gayet normal''
İç çekip "yani teşekkürler" dedim ve önüme döndüm alazla göz göze geldik ve yine dik dik bakıyordu bunda bir şeyler var ama, naz'ın sevgilisi " ee naz arkadaş bulduğuna göre bizde rahatız artık" naz "ne alaka ya hep erkek, erkek görmekten bıktım sonunda travesti olup erkek olacaktım sevgilim" ben tek  kahkaha attım diğerleri şok olmuş şekilde naz'a bakıyordu çınar "Ayberk valla seninki travesti olup karşına çıksaydı ne olurdu acaba" Ayberk ona yastığımı atınca yastığın altında ki silahın ortaya çıktı Ayberk "lan bu silahın ne işi var burada?'' deyip silahı eline aldı kilitlemiştim onu iyi ki naz bana bakıp "ışık sen silah mı kullanıyorsun?" Ona "evet ruhsatım var ama merak etme" dedim alaz "versene bir bakayım" silahı alıp incelemeye başladı "kilitli mi bu?". "Evet" dedim ve elimi uzattım "ver bana kaldırayım" dedim "silahın ne işi var orda" dedi bu kişi çınar " boş ver öyleliğine atmıştım kalmış orda" dedim hepsi bana bakıyordu onlara sahte gülüş atıp silahı odama götürdüm. Yine yanlarına gittim ve oturdum naz "Işık cidden ev çok soğuk sen dayanabildiğine emin misin?" Deyip bana döndü o esnada bende titriyordum titrememi belli etmeyerek "evet dayanıyorum ya alışığım" deyip onlara döndüm. Çınar "ee açalım şimdilik kaloriferleri çalışmıyorlar mı?" Dedi ben o an ne diyeceğimi düşünürken elektirikler gitti ahh doğru bu gün sondu faturayı ödememiştim kesmişlerdi elektiriği
Alaz direkt fenerini açıp "Elektirikler gitti sakin olun" dedi bende "gelir  birazdan" deyip geçiştirdim Ayberk " bence bizde kalkalım ya naz korkuyor karanlıktan" naz da "ya ışık tek kalmasın elektirkler gelsin kalkarız" üzügünüm naz ama asla gelmeyecekler bende "ya gelmesi 1 2 saatti bulur ama" Ayberk " o zaman kalkalım biz sende bize gel istersen" bakışım direk feneri tutan Alaz'a döndü bana bakıyordu bakışından beni istemediği belliydi ona bakmayı bıraktıktan sonra başımı eğip "yok sağolun bir dahakine" deyip naz'a bakıp güldüm oda "off ışık çok inatçısın ama gel işte hem elektirik yok tek ne yapacaksın evde soğuk saçını da kurutmadın hasta olursun bak"
"Ya naz iyiyim alışığım ben sıkıntı yok" deyip geçiştirmeye çalıştım ama naz bu sefer duygu sömürüsü yapıp gelmem için ısrar ediyordu ama Alaz'ın ve diğerlerinin beni istemediğini biliyordum tekrar alaz'a dönüp konuştum "cidden sizi rahatsız etmek istemiyorum" dedim Alaz ise "rahatsızlıkla alakası yok geliyorsan gel beni ilgilendirmiyor naz için geliyorsun zaten" dedi bende Naz'a bakıp iç çekerek "tamam o zaman hazırlanıp geliyorum" çantamı hazırlarken naz kapımın önüne gelip feneri yüzüme tutup"girebilir miyim?" Dedi bende "gel gel" dedim odama göz atıp "güzelmiş odan" dedi ama odamda sadece eski bir masa , bir yatak ve küçük bir dolap vardı ona "bumu güzel hah" diyince bana bakıp "gayet iyi bence " dedi bende bişey demedim günlüğümü çantama koydum masadan silahımı alıp çıktım çınar "lan silahı aldı bizimi öldürecen yoksa ışık!" Deyince güldüm "evet çınar işim gücüm yok sizi öldüreyim" dedim alaz "daha dün tanıdık ne yapacağın belli olmaz" dedi iğneleyerek, bende "haklısın ama güvenmiyorsan bana 'eve gelme istemiyorum' demek zor bir cümle değil, değil mi?" Dedim naz da "işte birbirimizi eve gidince tanırız olur mu? hadi çıkalım evden" silahı belime yerleştirip kapıdan çıktık.
Arabaya binip onların evine doğru yola çıktık.

Kanlı SokakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin