Olayların biraz da olsa açığa çıkması için bu bölümü yazıyorum, iyi okumalar.
-
Flash arıyor, Dazai ile çekindiği fotoğrafları sürpriz yapmak için flaşa aktarmış ancak şu an yok ortada.
Dazai'nin çekmecesine bakıyor, oraya koyduğunu görünce aptallığına küfredip flaşı bilgisayara takıyor. Aptallığına küfretse de bulduğu için sevinçli.
Dosyaların yüklenmesine bakarken yanlış flaş olduğunu görünce hayal kırıklığıyla ekranı kapatacaktı ki gördüğü dosyayla kalıveriyor.
Ailesinin cinayet davasını gördüğünde onca yılın acısı biniyor üzerine, elleri titreyerek açıyor dosyayı.
Gözleri okuduklarıyla daha da doluyor, okuduklarına inanamıyor Chuuya.
Dosyayı bitirmesi 2 saatini alıyor ve sinirle kalkıyor yerinden.
Telefonunu buluyor, hareketleri hızlı. Dazai ile konuşması gerek ki onu arıyor.
"Şu an neredeysen buluşmamız lazım." diye kısa kesiyor konuşmayı, Dazai telefonu açtığında.
"Eve gelecektim."
"Ben geliyorum." yüzüne kapatmadan önce konuşuyor. Sesi ruhsuz.
Dazai'nin yedek silahını alıyor yanına, evden çıkıyor sinirle. Sahi onun o evde ne işi vardı?
Arabasına binmiyor, yolu da uzak değil zaten. Yaklaşık 25 dakika sonra buluşalım dediği yere geliyor.
Tenha bir yer, ne insanlar ne de herhangi bir kamera bulunuyor. Bir tek Dazai ve kendisi var.
"Süveyda'm." diye söze başlıyor Dazai, Chuuya onun elindeki papatya tacına bakarken konuşmasına devam ediyor "böyle bir yerde ne işimiz var?"
Güneş tam tepede. Işık ateş rengi saçlarına ve mavi gözlerine yansıyor, cam gibi parlamasına neden oluyor.
"Dazai!" diye sesleniyor önce, gözünü kırpmadan çekiyor tetiği. Dazai'nin gözleri şaşkınlıkla açılıyor, anın şokuyla vurulduğunu bile çözemiyor. Önce elindeki telefon yeri boyluyor ardından da kendi bedeni.
Chuuya duygusuz bir şekilde yerdeki telefonu alıyor ve cebine koyarken bir el daha ateş ediyor.
"Ben hasta değilim, bu benim gerçek kimliğim."
Son kalan nefesiyle konuşmaya çalışıyor Dazai "Sen." derin bir nefes alıyor lakin her aldığı nefeste canı acıyor. "Sen benim Süveyda'm değilsin."
"Hiçbir zaman da olmadım." soğuk sesiyle kestirip atıyor dediğini. Dazai'nin ölümünü beklemeden her ihtimalle karşı gizlenerek eve gitmeye başlıyor.
Dazai'nin gözlerindeki yaşlar durmuyor, ölmeyi bekliyor sessizce. Aşık olduğu adamın kişilik değişimine acı bir tanıklık ediyor o gün.
Elindeki papatya tacını daha sıkı tutuyor, başucundaki incir reçellerine bakmaya çalışıyor. Kırmızıya bulanan papatya tacı bedeninin gevşemesiyle yana düşüyor. İki kişinin adım seslerini ve bağırtılarını duysa bile daha fazla dayanamıyor ve kendisini sonsuz karanlığa teslim ediyor Dazai.
-
Chuuya eve geçtiğinde silahı tekrar eski yerine koyduktan sonra duşa giriyor. Tekrar neden bu eve döndüğüne dair hiçbir fikri yok, ayakları buraya sürüklemiş.
Sanki az önce birisini öldürmemiş gibi rahatlıkla duşunu alarak çıkıyor banyodan.
Dolabı açtığında kıyafetlerinin burada olmasına şaşırsada sesini çıkarmadan giyiniyor. O sırada içine bir huzursuzluk çöküveriyor, önceden de birilerini öldürmesine rağmen bu seferki hissiyatı başka. Kaşlarını çatıyor, uyursam geçer mantığıyla yatağa girip gözlerini yumuyor.
Gözlerini açtığında ise olay bambaşka, endişeyle ayağı kalkıyor. Ne ara duşa girdiğini, uyuyakaldığını hatırlamaya çalışıyor güçlükle.
Başını pencereye çevirdiğinde güneşin batmaya başladığını görüyor, Dazai'nin gelmesine az kalmış.
Beynini zorluyor, flash aradığını hatırlıyor. Ailesinin dosyasını görünce bilgisayarı kapattığını anımsıyordu.
"Savcı değil mi, ailemin dosyasının onda olması normal." diye düşünmüştü flashı bulduğunda, bu konuda Dazai'ye kızarmıyor.
Aşağıya iniyor seri hareketlerle, özenle seçtiği şarabı ve yemekleri masaya taşırken heyecandan yerinde duramıyor.
Dazai ile başbaşa geçireceği ilk doğum günü bu.
Pastayı masaya taşırken kapı çalıyor sertçe, irkiliyor ve pastayı bırakarak kapıyı açmaya gidiyor. İçine huzursuzluk hissiyatı biniyor ve kaşlarını çatıyor buna ek olarak.
Polisler tarafından karşılanınca içindeki huzursuz his artıyor.
"Buyurun?" diyor, ses tonu şüpheli.
"Başsavcı Dazai Osamu'nun yakını siz misiniz?" ses tonu öyle sert ki insanı istemsizce geriyor.
"Evet ama neden soruyorsunuz?"
"Kendisi maalesef ki sokak ortasında bir cinayete kurban gitti, sorgu için bekleniyorsunuz."
Söylediği şeyle kalakalıyor, gözleri korkuyla açılırken refleks olarak eliyle ağzını kapatıyor.
Gözlerinin önüne gelen anılarla kendini tutamıyor "beni ona götürün lütfen." diyor titrek sesiyle. Sırtından terler boşalıyor, gözlerinin önü kararıp duruyor.
Yorulmuştu sevdiklerini kaybetmekten, polis arabasına bindirilirken bile sakinleşemiyor.
Güzel bir anı olarak kalmıyor asla Dazai.
Nakahara Chuuya 27 yıllık hayatında mutluluğu asla bulamıyor.
Yanına geldiğinde eğiliyor ve eli titreye titreye ceset torbasını açmaya çalışıyor, artık polislerden hiçbiri ona karışamıyor öylece izliyor acı çekişini. Solgun yüzünü gördüğünde titremeleri çoğalıyor, ellerini soğuk yüzüne götürüyor.
"Dazai" diye fısıldıyor yüzüne, "sevgilim uyanır mısın?" çaresizlikle soruyor bu soruyu.
Yaşadıkları onca şeyi düşünmeye başlıyor içinden.
Biricik aşkım, ne zormuş bitsin demek hâlâ severken seni.
Dudaklarını öpmemek bir yabancı gibi.
Bilirsin ayrılık konusunda iyi değiliz ikimiz de.
Bir kıvılcım yeterdi her zaman koşup geri dönmemize.
Değmeyecek ellerimiz, buluşmayacak bir daha bu gözler.
Yine erir gideriz, unutulur yeminler.
Sevgilim...
Biz hiç beceremedik sevmeyi de terk etmeyi de.
Aşk kokan dudakların karşısında direnmeyi de.
İşte bir kez daha durup karşında, son defa, soruyorum sana;
Bitti mi hikayemiz?
Bu ne biçim son böyle?Değmez miydi sevgimiz
Savaşıp direnmeye?Düşüncelerine ara veriyor, soğuk dudaklarına bir buse konduruyor. İçindeki çığlıkları kimseye anlatamıyor, Nakahara Chuuya bu olaydan 5 gün sonra Dazai'ye kavuşma arzusuyla hayatında son veriyor.
Lakin Nakahara Chuuya'nın ruhu ne ailesiyle ne de Dazai Osamu'nun ruhuyla da kavuşuyor, yapayalnız çaresizce dolaşıyor sadece.
—
Ay bazıları anlamadığı için yazdım yoksa çok kötü bir bölüm oldu ya😭😭
Chuuya flashta hasta olduğu yazdığı için kişilik değişimi yaşıyor, zaten hasta. Ailesini kendisi öldürüyor.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
m.
Fanfiction#soukoku seni bana geri ver sevgilim. [tw | kan, ölüm, self harm, intihar.]