Bölüm On Dört | Ben Hâlâ Vazgeçmedim.

141 25 11
                                    

İyi Okumalar 🤍

Dazai,

Şu an benim yüzünden ayrı olmamız hâlâ kabus gibi geliyor.

Yaşadığım pişmanlığı anlatacak güç bende yok, bir daha istesen de dönrmeyeceksin özür dilerim.

Ben atlatacak gücü bulamıyorum kendimde, ikinci kez birini kaybetmek çok korkunç geliyor.

Ve bundan iki gün öncesine gidiyorum.

Elinde çiçeklerle karşıladın beni, hemen atıldım kollarına.

Bir süredir cinayet dosyasına kafa yoruyorsun, ilk defa seni bir davanın bu kadar uğraştırdığını görüyorum.

Bir elin belimdeyken sakın adımlarla içeriye giriyoruz, ceketini çıkartırken isteksizce çekiyorsun elini belimden.

Yaptığım yemekler soğumuş olsa bile benim için yiyorsun, fazla belli bu.

Saçlarımı okşuyorsun, bir süre sessiz duruyoruz öylece.

İki gün sonra doğum günün, benimle geçireceğin ilk doğum günün olacağı için fazla heyecanlıyım.

Başımı hafif yukarı kaldırıp sana bakıyorum, boşluğa kilitlenmiş kahverengi harelerin. içini sıkan bir konu var ki onu düşünüyorsun.

Sesleniyorum birkaç kez ancak duymuyorsun beni, şu sıralar seni bu halde fazla görüyorum ve bu beni kötü hissettiriyor.

Cinayet davası hakkında olduğunu söylüyorsun lakin seni bu denli sıkıntıya sokacak kadar ne olduğunu merak ediyorum.

Davayı başkasına devretmeni söylediğimde ise bana sertçe karşı çıkıyorsun, şaşırıyorum.

Sonra konuyu dağıtmak istemenden kaynaklanıyor olmalı ki değişik sorular soruyorsun.

"Chuuya." dedin, adını senin ağzından duymayı sevmiyorum, Süveyda'ya alışkınım. "Bazı geceler yanımdan kalkıp dışarı çıkıyorsun, neden?"

Kaşlarımı çattım huzursuzca, yanından hiç kalkmıyordum geceleri.

"Emin misin? Bana görünmeden duşa giriyorsun hatta."

"Eminim Dazai." dedim, Dazai gerçekten asla dışarı çıkmıyorum ben.

Fazla kurcalamak istemediğin belli, tamam diye kesip atıyorsun konuyu.

Kafam karışık, öylece duruyorum film bitene kadar. Dalgınlığın bana da bulaşmış.

Uyuyakalıyorsun öylece, seni seyrediyorum hiç uyumadan. Saat 00 olmadan uyuyakalman planlarımı bozuyor ancak öyle güzel uyuyorsun ki kıyamıyorum uyandırmaya.

dudaklarını öpüyorum sadece, her şeyden habersiz.

Eğer her şeyden bihaber olmasaydım heyecanla o günün gelmesini istemezdim ben.

Her şey düzene girdi sanmıştım, özür dilerim.

Aynı zamanda senden nefret de ediyorum.

Beni bırakmayacağına söz vermiştin Dazai.

Ben ne zaman istesem yanımda olacaktın.

Yalancı.

Hava yaz olmasına rağmen soğuktu o gün, akşam üstüydü ve heyecanla gelmeni bekliyordum.

Soğuk bir akşam üstüne bitmez sandım çok geç kalmıştım, inanmıştım.

Ölü biri bi kör sevdi görmez ama duyar sanmıştı, yanılmıştı.

Bi' bak bana lütfen.

Yolumdan döndüm bak seninim.

Öldüm, kaç kere dil döktüm.

Aşka yenildim.

Soğuk bir akşam üstünde buldum sandım baştan yanlıştım, yanılmıştım.

Öyle güzel güldün bana, rüya sandım inanmamıştım, uyanmıştım.

Ben seni çok sevdim, özür dilerim asla hissettiremedim.

Bu mektuplarımı okuyamayacaksın olsun yine de bil istedim, duy istedim, gör sevgili.

Dazai,

Ben hâlâ vazgeçmedim.

Finale adım adım.

m. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin