28'

21.7K 2.1K 1.4K
                                    

selaaam özlediniz mi?

yorumlarınızı bekliyorum💓

***

Üç saat.

Jungkook'un, Haein'in evinde görüntüsünün gitmesi üzerinden üç saat geçmişti. Gerginlik ve endişe Bay Kim'in çalışma odasındaki herkesin üzerinde kol geziyordu. Hoseok stresten tırnaklarını kemirirken, olaylara her zaman şakacı tavırlarla yaklaşan Namjoon bile gerekmedikçe konuşmuyor, bilgisayarından başını kaldırmıyordu.

"Namjoon." Klavye tuşlarının sesi, Taehyung'un Namjoon'a seslenmesiyle hakimiyetini kaybetmişti. Hacker olan tuşlara yaptığı işkenceye kısa bir ara vererek bakışlarını ekrandan alıp patronuna çevirdi.

Taehyung'un gömleğinin üst düğmeleri açık, her zaman kırışıksız olmasına dikkat ettiği gömleği şu an umuru dışı olmalıydı ki kırışıklıklarla doluydu. Üç saatte bir insan ne kadar çok duygu değişimi yaşarsa o kadar yaşamıştı; öfke, endişe, hırs ve korku... Genç olanın başına bir şey gelmiş olma düşüncesi onu hem çıldırtmış hem de oldukça korkutmuştu. Taehyung ilk defa bir insan için bu kadar endişelendiğini hissediyordu. "Şu siktiğimin herifinden hala bir haber yok mu?"

Namjoon'un görüntülerin gittiğini söylemesi üzerine Haein Taehyung'u aramış planının ne kadar basit olduğunu söyleyerek esmer olanı oldukça öfkelendirmeyi başarmıştı. "Patron af edersin ama orospu çocukları öyle bir sistem yapmış ki çözemiyorum. Ama az kaldı."

Taehyung duyduğu cümleyle daha fazla dayanamayarak ayaklandı. Meşe ağacından yapılma çalışma masasının çekmecesinden siyah bir tabanca çıkardı. Beline yerleştirirken soğukluğunu hissetmişti ama kırışan gömleğini umursamadığı gibi bunun üzerinde de durmamıştı. Arkadaşının pek sağlıklı düşünemediğinden emin olan Hoseok kapıya yöneldiğini görünce bileğinden tutup ona engel oldu. "Saçmalama, tek başına nereye gideceksin?"

"Tek başıma olduğumu kim söyledi? Size uyup burada beklemek hiçbir sike yaramadı bak üç saattir ulaşamıyoruz çocuğa. Ya başına bir şey geldiyse, Hoseok? Bahçedeki adamlarla birlikte Haein'i bulmaya gideceğim."

"Bulamazsın ki, kim bilir şu an hangi deliktedir. Namjoon bile yerlerini bulamıyorsa üst düzey insanlarla çalışıyor olmalılar. Hem endişelenme Yoongi de onları arıyor."

"Yoongi'nin ajan olduğunu anlamış olmalılar yoksa şimdiye ona yerlerini söylemiş olurlardı." dedi Taehyung, öfkeli sesiyle. "Burada hiçbir şey yapmadan durmak beni sadece sinirlendiriyor."

Hoseok'un engel olmasına müsaade etmeden kapıyı araladığında Soojin'i görmeyi beklemiyordu. Çalışan kız havadaki elini hızla indirdi, kapıyı çalacak olmalıydı. Kısaca başıyla selam verdi. "Efendim, biri sizinle görüşmek istiyor."

"Kim o biri?"

"Park Jimin, acil olduğunu söyledi." Taehyung duyduğu isimle sert bir soluk bıraktı. Jungkook'un en yakın arkadaşı neden buraya gelmişti ki? Genç olanı merak etmiş olmalıydı yoksa başka bir neden mi vardı?

"Tamam içeri alın, geliyorum."

"Bırak buraya gelsin, eğer Jungkook için geldiyse artık bir şeyleri öğrenmeyi hak ediyor." Taehyung çok kısa süren bir tereddüt yaşadıktan sonra avukat arkadaşına hak verip genç adamı buraya yönlendirmelerini söyledi.

Sadece iki dakika sonra permalı kahverengi saçlarını düzelte düzelte yanlarına gitmişti Jimin. Jungkook kafeden çıkarken acil bir işi olduğunu söylemişti ve birkaç saattir ondan haber alamıyordu. Arkadaşı için oldukça endişelenmişti.

bleak | taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin