✎Hogsmade✎

19 1 0
                                    

Ortak salondaki herkes uyumaya gitmişti.Herkesin gittiğinden emin olduktan sonra Draco, Yn'in yanına yaklaştı.
"Biraz garip olacak ama.."
Dedikten sonra cebinden bir bıçak çıkardı.
"Draco,buda ne?!"
"Potter'la ne zaman yaklaşacağın belli olmaz..Bir anca bu işi bitirmemiz gerek."
Daha sonra cebinden mini bir şişe çıkardı.
"Dediğim gibi her an için lazım."
"Draco,bu çok saçma değil mi?Şimdi her an için yanımda bıçak ve şişe mi taşıyacağım?"
"Mecburuz yn.Ayrıca diğer 2 malzeme neydi?"
"Basilisk parçası ve Safkan."
"Safkan için bizim kanımız olabilir.Ama Basilsik parçası bilemiyorum onu da Potter'dan yardım alarak yapmalısın."
"Neden ki?"
"Sırlar odasında olduğundan.Orayı açmak için yılan dili konuşmak gerekiyor yn."
"Ah tamam."
"Bu arada yn.."Draco karanlık bir bakış attı.
"Potter'dan kan aldıktan sonra hemen Hogwarts'tan kaçmalıyız."
"Ne..ah evet.Ama ya eğitimimiz?"
"Karanlık lord döndükten sonra eğitime ihtiyacımız olacağını sanmıyorum."
"Draco..Ya yanlış yapıyorsak? Karanlık lord'u geri getirmemeliyiz belki de?"
Bunu dediği an başında dayanılamaz bir acı oluştu.
"YAPMALISIN YAPMALISIN YAPMALISIN YAPMALISIN"Sesleri aklında yankılandı.
"Yn?!İyi misin?!"
Sonra her şey normale döndü.
"İ-iyiyim ah evet ne diyordun?"
"Dedim ki,Düşünsene Karanlık Lord bir şekilde geri dönüyor.. İntikamını nasıl alır düşünmek bile istemiyorum.." Draco aynı karanlık bakışlarla dedi.
"Yani anlayacağın,"-Draco sözüne hemen devam etti."Risk almayalım bile bence."
"Haklısın."
"Neyse iyi geceler fazla uykum var."
"İyi geceler yn."

Ertesi gün Hogsmade gezi günüydü.
Yn'in gözleri Harry'i arıyordu.
"Günaydın yn."
"Günaydın Harry."
"İlk önce nereye gidelim?"
"Fark etmez.."
"Üç süpürgeye ne dersin?"
"Ihm yani olur tabii"-yn her ne kadar istemese de kabul etti.
"Tamam o zaman :)"
Yn'in gözü Weasley ve Granger'a kaydı.
"Şey,Arkadaşların da mı bize eşlik edecek."
"Ee hayır."
"Tamam gidelim"

Üç süpürgeye gelince Harry'in fazla heyecanlı olduğunu gördü.
"Oturalım hadi."
"Merhaba ne istersiniz"
"İki kaymakbirası lütfen"
"Ama ben kaymakbirası istemiyordum ki" diye düşündü yn.
Kaymakbiraları gelene kadar hiç konuşmadılar.
"Buyurun efendim."
"Teşekkürler."
Harry daha fazla heyecanlıydı.Yn düşündüğü şeyin olmasını istemiyordu.
"Şey yn..ıı şey yani ben.."
"Evet..?"-"Lütfen lütfen düşündüğüm şey olmasın" diye aklından geçirdi.
"Ben..senden.."
"Hayır,hayır lütfenn" -her ne kadar Harry'le yakın olmak istesede onunla çıkmak B planıydı aslında.
"Hoşlanıyorum...Acaba benimle çıkar mısın.-"
Harry kıp kırmızı olmuştu.
"Imm Harry bende senden hoşlanıyorum,evet çıkarım"-Sinirden ağlayacaktı neredeyse.
Harry normalden daha fazla aptalca gülümsedi.
Bir süre sessizce kaymak biralarını içtiler.
Sonra Harry konu açmak istercesine sordu:
"Quiddich sever misin"
Bu soru aklına Flit'in teklifini getirdi.Daha karar vermemişti bile..
"Aa şey evet severim."
"Takıma katılmayı düşündün mü hiç?"
"Yani geçen günlerde Flit bana teklif sundu arayıcı olarak takımda yer almam için..Ama daha düşünmedim tabii"
"İyiymiş."
Daha sonra içeriye Weasley ve Granger girdi.
"Harry?!"
"Harry?!"
"Çocuklar-"
"Ne yapıyorsun burada bizde seni arıyoduk-"Weasley Harry'in yanına oturdu.
"Lestrange?!" Yn'in orada olduğunu daha yeni fark etmişti.
"Ee şey ben gitsem iyi olacak Harry,sonra görüşürüz."
Harry yn çıkarken sadece sessiz sessiz baktı.
"Yazık oldu duygularıya oynamış olacağım çocuğun..."
Sonra Draco, Pansy ve Mattheo'nun bir arada gezdiklerini gördü.
"Draco!"
"Yn?"
Pansy Mattheo hemen oradan ayrıldılar.
Sonra Draco ona doğru yakınlaştı.
"Ne oldu gelişme var mı?"
"Draco..Şuanda Harry'le çıkıyoruz.."
"NE?!" Herkes bir anda onlara baktı.
"Evet öyle,ne yapsaydım reddedersem asla yakınlaşmazdık bir daha."
"Yn..Şuanda seninle çok pis dalga geçesim geldi."-diye Draco sırıttı.
"Draco öldürürüm seni."
"Bu arada Mattheo'la barıştınız mı?"
"Evet."
"Keşke bende barışabilseydim..Şu aptal görev yüzünden düştüğüm hallere bak"
"Benim gitmem gerek yn."
Draco gittikten sonra Yn kendini fazla yalnız hissetti.
"Yn!"
Gelen Harrydi.
"Aa Harry."
"Pardon arkadaşların şey..Onlara söylemeyi unutmuşum."
"Neyi..?"
"Aa şey günü senle birlikte geçireceğimizi"
Harry bir anlık çok tatlı göründü.
"Ee şey sorun değil."
"Günü 4'müz birlikte geçirsek sorun olmaz değil mi?"
"O-o-olmaz!"Sinirden patlayacaktı.
"İyi o zaman gidelim"

Üç süpürgeye geri döndüğünde Granger ve Weasley de masada oturmuştu.
"Merhaba herkese."
"Merhaba"Granger sert bir şekilde dedi.
"4 kaymak birası lütfen"
"Yeter ya yeter istemiyorum belki kaymak birası."-yn içinde isyan ediyordu.
"Ee şey İksir dersi var yarın Harry projeyi yaptın mı?" Diye Weasley sordu.
"H-hayır unutmuşum" Harry cevap verdi.
"Of nefret ediyorum abi İksirdende o yağlı Snapeden de.İnsan bu kadar ödev verir mi?"
"Niye?Gayet iyi bir hoca.Ayrıca İksir de çok güzel bir ders.Sadece çalışmanız gerekir.Yani siz çalışmıyorsanız o sizin sorununuz.Pröfösör Snape'in değil :)"
Weasley ters ters baktı.
"Ron,şuanda bunun sırası değil başka zaman mı tartışsanız." Dedi Granger
"Şu hale bak..Bu ortam'a ait değilim bile." Diye aklından geçirdi.
"Teşekkürler"-Harry kaymak biralarını alarak herkese uzattı.
Kaymak birasını içtikten sonra yn:
"Ee şey Harry benim küçük bir işim varda kuzenimle sonra görüşürüz olur mu?" Dedi.
"Tamam o zaman görüşürüz."

"Hayatımda daha sıkıcı bir gezi yaşamamıştım.." Derken Cedric'i gördü. Yalnızdı.
"Aaa Cedric nasılsın?"
"Merhaba yn iyiyim,sen nasılsın?"
"Ben de iyiyim"
"Teksin galiba?"-Cedric gülümseyerek sordu.
"Aslında evet.."
"Ee o halde birlikte gezelim mi ?Ben de arkadaşlarımdan ayrıldım da."
"Eh en azından Harry'le gezmekten iyidir"-diye düşündü yn.

Cedric'le sohbet etmek çok güzeldi.Biraz yürüdükten sonra bir bankta oturdular.
"Sahi sen neden arkadaşlarınla değilsin?" Diye sordu Cedric
"Biraz aramız bozuk ta :')"
"Anladım."

Sonunda geri dönme zamanı gelmişti.Geri döndüklerinde çok yorgun olduğu için direk yatdı.
Uyuduğu an yine rüyayı görmüştü.
Ama bu sefer başkaydı.
"Yn kızım çok iyi iş çıkarıyorsun"
"Evet Bellatrix eğer başarırsa, Lestrange ailesi diğer ölümyiyenler'den çok farklanacak :)"

Kalktığında sabahtı.Kahvaltıya inerken bir şey fark etti.Bu gün Mattheo'nun doğum günüydü.
"Hatırlasam bile bir şey fark etmez..."
"Günaydın Yn."
"Günaydın Cedric."
"Günaydın yn."-Harry gelmişti.
"Ha.. Günaydın Harry..."
"Selam Cedric."-Harry soğuk bir şekilde Cedric'e Selam verdi.
"Selam Harry."
"Hadi gidelim yn."-Harry sabırsızca yn'in kolunu çekiştirdi.
"Gidiyoruz zaten Harry, görüşürüz Cedric."-Yn kolunu Harry'den çekti.
"Görüşürüz yn."

Kahvaltıya geldi.Bu sefer Draco Pansy ve Mattheo'la oturmuştu.
"Keşke bende orada olsaydım"-Diye yn üzüldü.
Sonra kendine bir yer bulup oturdu.
Hızlıca yemeğini yedi.Tam kalkacakken Marcus Flit geldi.
"Evet yn? Artık cevap verir misin takım kurmamız gerek."
Bu konuyu Harry'le üç süpürgede konuştuğundan beri hiç düşünmemişti.Ama Hayır derse bunca zaman Flit'i boşuna bekletmiş olacaktı..
"Şey,evet katılıyorum."
"Harika.Antremanlar her cuma günü saat 7-de."
"Tamam teşekkürler."
O kadar işin arasında neden bunu kabul ettiki.Baştan beri hayır demek en doğrusuydu..Ama artık çok geçti.Takıma katılmıştı.
"Yn?"
"Draco?"
"Quiddich takımına mı yazıldın?"
"Maalesef evet"
"O karar karmaşa'nın ortasında mı?"
"Evet Draco sağır falan mısın evet diyorum işte yaptım bir hata sende üstüme gelme!"
Draco anlamsız bakış attı.
"İyi misin sen?"
"Değilim Draco,değilim...Yapmam gereken zor görevler var, istemediğim bir insanla çıkıyorum,arkadaşlarımla aram bozuk ve üstelik Quiddich stresi.. Nasıl İyi olabilirim..?"
Draco sadece sessizce Yn'a sarıldı.
"Tamam..Sakin ol ben yanındayım her zaman."
"Değilsin."
"Ne?"-Draco hemen sarılmayı bıraktı.
"Değilsin yanımda falan.Mattheo ve Pansy'le barıştığından beri benimle doğru düzgün konuşmuyorsun bile..Hogsmade gezisinde beni orada tek başıma bıraktın."
"Yn sen iyi değilsin bence Madam Pomfrey'e falan git bence."
Draco oradan uzaklaştı.
Ve işte tek güvendiği kişiyi de kaybetti.
Kimsenin onu bulamayacağı bir yere gitmek istiyordu.Sattlerce orda oturup düşünmek istiyordu.
"İhtiyaç odası.."




Karanlık Lord Geri DönüyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin