30.BÖLÜM

2.3K 281 127
                                    

ELZEM ARAL

Kerim, git dedikten sonra hepimiz kal gelmiş gibi sadece bakıyorduk.

"Şaka yapıyor şaka." Ayçi bunu dedi ve ortam yumuşasın diye kahkaha attı. Kerim gözlerini bir kaç saniye kapattı ve tekrardan açtı.

"Şimal," dedi bu seferde Kerim. "Seni görmek bana acıdan başka hiçbir şey vermiyor." dediğinde benim bile kalbimin sızladığını hissettim.

"Bende burada salak gibi seni bekledim." dedi Şimal gözleri dolu dolu.

"Sen beni gerçekten sevseydin bunu yapmazdın Kerim." dedi ve göz yaşları yanağından almaya başladı.

"Canın sağ olsun." Şimal bunu dedi ve başka da hiçbir şey demeden gitti.

Bende peşinden koşarak gittim. Benim peşimden de Alp geliyordu.

"Şimal bekle!" Beni duymadı ve koşarak asansöre bindi. Ona yetişemedim ve asansörün kapıları kalandı.

Merdivene yöneldim ve koşar adımlarla indim.

"Elzem güzel in şu merdivenleri!" Alp bunu dese de son kalan merdiveni ikişer atlayıp asansöre ulaştım.

Şimal de çıkıyordu.

"Nereye gidiyorsun?" Omuzlarından sarstım onu.

"Bilmiyorum, gidecek bir yerim yok. Ama bulurum ben hep buldum." dediğinde yutkundum. Alp bizden biraz uzakta izliyordu olup biteni.

"Nereye gideceğini biliyorum." İçmeye gidecekti.

"Bırak beni Elzem," Beni itti ama onu bırakmadım.

"Kes sesini!" diye bağırdım. Kolundan kavradım ve hastaneden çıktık.

Buraya geldiğimiz arabaya bindirdim. Kocama baktığım da ise elimle gel işareti yaptım. O da dünden razı gibi koşarak geldi.

"Eve atmak isterdim seni ama arabayla idare edeceğiz." dedim Alp'in kapısını açtım binmesi için.

"Arabada da güzel şeyler yapılır." dedi ve sağ gözünü kırparak arabaya bindi bende kapısını kapattım.

"Nereye gidiyoruz?" dedi Şimal, direksiyonu güzel bir hareket ile çevirdim.

"Bize götürecektim abim var ora olmaz," dedim ve önüme aniden çıkan arabaya korna çaldım.

"SENİN EHLİYETİNİ SİKEYİM!" Camımı açtım ve beyaz tofaşa baktım.

"NE DİYORSUN LAN SEN!" O da oradan atıldı.

"İki saniye bela almadan duramıyor musun sen?" Alp'in sesini duysam da levyemi çıkarttım.

"Harbi kız dediğin sözünün arkasında durur." Arabadan inmeden siyah repçi şapkamı alarak kafama ters taktım.

Bir hışımla indim, tofaşta ki o adamda inmişti. Yanında da çıtı pıtı bir kız vardı.

Bebeğim şuan ufacık bir işim var yaptırcaz tırnaklarını.

"Sik gibi ortaya çıkan sensin birde bana mi dikleniyorsun lan?" Arabadan inen Şimal ve Alp'i duydum.

Adamdan önce kız üzerime yürüdü. Bende levyeyi omzuma doğru attım.

Şimal tam yanımda durdu ve beraber kıza baktık.

"Benim sevgilime küfür ettin." Kızın derdi buydu. Şimal'e bakışlarımı çevirdim ve aynı anda kahkaha attık.

İTİRAF | TEXTİNG✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin