BÖLÜM 6

35 10 12
                                    

Sınıfa girdim ve matematik defterimi çıkardım kalemimi elime aldım ve en arka sıraya baktım. Çocuk orda yoktu. Kendi yerine gitmişti, bende gidip bir önceki ders oturduğum yere geri geçtim. Tam o anda zil çaldı ve sınıf başkanımız Büşra herkesi yerine oturtmaya başladı. Büşra bu işi hakkıyla yapıyordu. İyi kızdı, severdim. Bir kac dakika sonra sınıf sessizliğe büründü. Herkes kendince birşeylerle uğraşıyordu. Bende matematik defterimi açarak ona dalmayı tercih ettim.

Yaptığım işlemleri silip silip tekrar yapıyor, problemleri tekrar tekrar okuyordum. Dikkatim bir anda Meriç'in sorusuyla dağıldı.

"Bugün sınav mı var?"

"Evet. Matematik sınavı."

"Hangi konular çıkacak?"

"Veri Analizi, Basit olaylarının olma olasılığı
ve Cebirsel ifadeler ve özdeşlikler"

"Kolay konular, yaparım ama çalışmadım. Çok zor sorar mı?"

"Sanmam , o kadar acımasız değil."

"Anladım. 10 dakika var dersin bitmesine senden bir şey isteyebilir miyim?"

"Tabii ki, söyle"

"Biliyorsun , ben yeni geldim. Çok birşey bilmiyorum. Bana biraz hocalardan bahseder misin?"

"Ya bu muydu bu kadar çekinerek sorduğun? Anlatırım gel otur."

Tekrar önümde ki masaya geçip beni dinlemeye başladı.

"Sınıf öğretmenimiz Demir hoca matematik hocası kendisi. Birazdan sınavına gireceğimiz hoca. Genelde çok zorlamaz. Tatlı biridir. 'Canlarım' evet o bu kelimeyi kullanmaya bayılır. İyidir ama sakın sinirlendireyim deme çünkü o zaman tatlı kişilikten nefret etmek isteyebilirsin."

"Türkçe?"

"Türkçe hocamız yok ara sıra dersi boş olan hocalar gelip anlatıyor o kadar. İnkılap hocamız ceza vermeyi sever. Aa söylemeyi unuttum Demir hocada ceza vermeyi çok sever. Yazı yazmaktan nefret etmek istemiyorsan fazla konuşma ders çalışmaya ve ödevlerini yapmaya özen göster. Bazen toplu ceza verir orada kimsenin kaçışı yok. Tekrar inkılap hocasına dönelim. Ceza olarak genelde sınıfta atar. Görsel sanatlar hocası kendi halinde iyi bir kadındır. Dersi bazen cok eğlenceli geçer uyuyarak geçirme derim."

"Sen öyle diyorsa-"

"Efendim?"

"Yok birşey böldüm kusura bakma, devam et lütfen."

"Tamam. Fen hocası bazen tatlı bazen gıcık olur ruh haline göre ders işlenir yani. Seçmeli bilim hocası da iyidir ama bizim sınıf pek değerini bilmiyor maaalesef."

"Değerini bilmiyorlar derken? Nasıl yani?"

"Dinlemiyorlar işte. Beden hocasıda kendi kalindedir. Genelde serbest bırakır..."

Neredeyse tüm hocaları özetlemiştim. Bu 10 dakika neden bu kadar hızlı geçti ki şimdi?
2 dakika kalmıştı zile tekrar soru sordu.

"Gezi mi var? Afiş gördüm aşağıda."

"Evet, 28 Aralıkta. 1 haftalık Uludağ tatili. 250 TL gelmek istiyorsan pazartesi parayı Eylem hocaya verirsin."

"Sen gidiyor musun?"

"Evet , ablam ve Sümeyye ile gideceğim."

"Sümeyye?"

Arkamı dönerek Sümeyye'yi işaret ettim.

BAŞARACAĞIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin