26cı bölümde Fatihin Şevketleri bastığı bir bölüm vardı. Oralarda bazı değişiklikler yapicam. Çok güzel bir bölüm olucak. (Ha burada diziden farklı olarak karakterlerimiz 40larında olucak)
________________________________________-Yeter Şevket beni aileden dışlamandan bıktım. O parayı yatalak Cahit değil. Ben benim üstüme yıktığı şirketle didinip kazandım. Şimdide gelmiş yardım etme diyorsun. Sen benim ailemsin. Sana yardım etmeyeceğimde kime yardım edicem?
Meryem sinirle oturduğu bank'tan sinirle durdu.
-Eğer Şevket beni biraz daha aileden saymazsan çekip giderim. İzimide asla bulamazsın.
Şevket duyduklarıyla baş-başa kalırken Meryem eve gidiyordu. Kapıyı Yadigar açtı.
-Uy yenge senmiydun? Ha bende bu cimcimeyle okul için alış verişa gidiyrum. Çociklar gittu. İşleri varmuş.
-Zeynep Selimi nereye bıraktı?
-Ha Selim uşağimi Gülsüm hanım teyzeme bıraktılar. Selinle Orhan yanlarinda.
-He tamam. Ben sizi daha fazla tutmayayım. Görüşürüz.
-Haydin görüşürüz yengem.
Onlar çıktıktan sonra Meryem kapıyı kapatıp:
-Eee kaldık mı baş-başa ha güzel evim? Gidip uyuyayım. Uykuyu haram ettiler bana kaç gündür.
Bu an Biroldan arama geldi.
-Efendim Birol. Bir şey mi oldu.
-Meryem hanım rica etsem size dün gönderdiğim dosyalara baka bilirmisiniz?
-İhaleye 1 hafta vardı. Ne oldu?
-Öne çektiler. Yarın rakamı söylemezsek ihalede başımız ağrır.
-Aman bir o eksikti zaten. Tamam tamam bakıp 3-4 saat içinde dönerim sana. Görüşürüz.
-Oldu Meryem. Görüşürüz.
Meryem düşünceli şekilde Şevketle birlikte olduğu odasındaki masasına oturdu. Bilgisiyarla çalışmaya başladı. Bu zamansa Şevket Meryemin söylediklerini düşünüp Meryemin haklı olduğunu anlamıştı. Karısının kırgınlığını nasıl geçireceğini düşünüyordu. Aklına gelenle ayağa kalkıp gitti.
________________________________________
İki saat sonra...Meryem bilgisiyarı kapatıp koltuğa geçti. Birolu aradı.
-Alo Birol ben sana rakamları emaille yolladım. Bir şey olursa yarın konuşuruz. Bu gün başım çatlıyor. Uyumaya gidiyorum.
-Tamam Meryem hanım. Ben sizi rahat bırakayım. İyi günler.
-İyi günler oğlum.
Bu sırada Şevket eve gelmişti. Kapıyı açarla açıp içeri girdi. Elinde Meryemin sevdiği kırmızı rosalardan vardı. Odasında Meryemin konuşmalarını duydu.
-Of Şevket off... Nolur bir kerede beni dinlesen. Yok illa burnunun dikine gidicek. Sanki ben düşmanıyım, karısı değil.
Şevket Meryemin konuşmasına daha fazla katlanamayarak içeri girdi. Kapının açılmasıyla saçlarını toplayan Meryem korktu.
-Ay Şevket insan geldiğini bi haber eder. Ödüm koptu. Hem sen niye sessiz-sessiz geliyorsun.
Şevket elindeki rosaları Meryeme vererek ona sarıldı.
-Sana yalnız hissetdirdiğum içun özür dilemeye geldim da. Yardiminu yap. Sen benim canımsun. Ailemsun Meryem.
Meryem duyduğu sözlerden sonra elindeki rosaları koltuğa bırakıp Şevketin dudaklarına masum bir öpücük bıraktı. Şevkete sarıldı. Başını boynuna gömdü. Elleri Şevketin saçlarında geziyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taşkın's one-shots
Novela JuvenilAşk yenidenin iki efsane isminin Derin Şevketle Kara Meryemin yaşadığı acılar ve tatlılıklar