Medyaya bakmanız evi anlamanız için iyi olabilir lazım olacak.
Minho anaokulundan çıktığında yorgun şekilde nefes verdi, cumartesi olduğu için çocuklar yoktu fakat halletmesi gereken işler olduğu için gelmişti. Jisung'un kimle görüştüğünü düşünüyordu sadece, biriyle date'e mi çıktı? Yavaş adımlarla yürürken yanında duran tanıdık siyah araba ile başını kaldırdı. Han Jisung'u görmesi ile gülümsedi, arabaya bindiğinde Jisung Minho'nun kemerini bağladı. Yorgun yüzünü gördüğünde saçlarını eliyle dağıttı.
"Çok mu yoruldun bebeğim?"
Minho gözlerini eliyle ovuşturup başını olumlu anlamda salladı, "Dohwa nerede?" Dediğinde Jisung bir yandan arabayı sürmeye başlarken cevap verdi, "Seungmin ve Chan Seul'de oldukları sürede bakacaklar, ev tozlu sonuçta temizlenmeden girmesini istemiyorum."
Minho olumlu anlamda başını salladığında Jisung ekledi, "Sen de girme."
"Ben 2 yaşında değilim."
"Sormadım." Minho göz devirdiğinde Jisung güldü, "Evine gidiyoruz, orada Taehyun bizimle olacak istediğin eşyaları söylersin. Taehyun halleder." Başta ne diyor bu dese de sonrasında hatırlayıp başını olumlu anlamda salladı Minho.
Minho evinden istediği eşyaları seçtikten sonra tekrar arabaya bindi, Jisung onu arabada beklerken telefonuyla konuşuyordu. Minho arabaya bindiğinde konuşmasını bölmeden onu bekledi, işle ilgili bir konuşmaydı çünkü hiçbir şey anlamamıştı. Jisung telefonu kapattığında Minho'ya döndü. "Halletiniz mi?" Dediğinde Minho olumlu anlamda mırıldandı.
Jisung arabayı çalıştırıp eve sürdüğünde arabayı park ettiği an kamera ışıklarını görmüştü, alışık olduğu ışıkları umursamadan arabadan inip Minho'nun kapısını açtı. Onun aksine Minho bu habersiz ve izinsiz fotoğraf çekiminden rahatsız olmuştu.
Jisung Minho araçtan indikten sonra elini kavrayıp parmaklarını birbirine geçirdi, el ele tutuşmalarına alışsa bile parmaklarını sadece bazen kenetlediği için her seferinde şaşırıyordu.
"Yanınızdaki beyefendi ile bir ilişkiniz mi var? Karınızı unuttunuz mu?"
"Rahatsız oluyor uzaklaşır mısınız?" Pek soru ses tonu ile sormamıştı, haber muhabirleri çekilmemişti fakat ses tonundan korktukları belliydi.
"Okumuş adam tabii sizin sorunuza sıçayım diyemiyor." Diye mırıldandı Minho, Jisung duymuş olacak ki güldü. Jisung güldüğünde Minho gülümsedi, sorular kesilmişti. Binaya girdiklerinde bir oteli andıran lüks lobi karşıladı onları.
Junglim Architecture.
"Her yeri sen mi tasarladın?" Minho hayran gözlerle lobide göz gezdirirken yüksek tavandaki yıldız şekilli ışıklara baktı, şık olan lobiyi samimi hâle getirip güzelleştirmişti. "Işıklar Dohwa'nın fikriydi."
"Çok şirin."
Camdan asansöre bindiklerinde tüm şehri altına almıştı, 42. Kata bastı Jisung, çatı katı. 40'dan sonra 42'ye atlayan asansör tuşunu fark etti Minho.
"41 nerede?"
"42. Kat ile birleşik, iki kat bize ait." Bina zaten yeterince büyüktü iki katlı olması daha da büyük yapardı muhtemelen evi. Kata geldiklerinde tek olan kapıya ilerlediler.
Jisung şifreyi girdi, 201222.
İçeri girdiklerinde evin yeni temizletildiği anlaşılıyordu, camdan olan salon duvarı ve mermer yer dikkat çekerken manzaraya kısaca göz gezdirdi Minho.
"Acıktın mı?" Jisung'un sorduğu soruya Minho dudaklarını büzerek başını iki yana salladı, Jisung kollarını Minho'nun beline sardığında Minho ellerini belindeki kollara yerleştirdi. "Gün boyu okuldaydın hiçbir şey yemedin güzelim, bir şeyler atıştırmalısın."
![](https://img.wattpad.com/cover/342098752-288-k561054.jpg)