Bir süre daha hep birlikte sohbet ettik. Üç silahşörlerin kalması gereken yeri planladık. Dedem "Anya bu akşam mahallede hep beraber yemek yiyeceğiz. Az sonra kalkarız. Sende hazırlan." dedikten sonra ayaklandı ve dışarıya çıktı. Onun ardından babaannem mutfağa geçti.
Üç silahşörlere dönüp "Sizler benim kölelerim olduğunuz için sizde geliyorsunuz. Üzerinizi misafir odasında değişirsiniz." dedim.
Evet onları benim dördüzlerim olduğu için gelmek zorundalar. Onlar olmadan kendimi mutsuz hissediyorum.
Ayağa kalkıp buradaki odama yöneldim. Buraya uzun zamandır gelmesekte dedemler benim odamı hep hazır tutarlardı.
(Tek torun lizz)
Odama geçtim ve öncelikle soğuk bir duş aldım. Duştan sonra getirdiğim bavuldan kendime kıyafet seçtim. Giyindikten sonra hafif bir makyaj yaptım.
Aferin böyle bakımlı ol. Hayatımızın aşkıyla karşılaşmayacağımız ne malum?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saate baktığımda daha akşama vakit olduğunu gördüm. İnstagrama story attım. Biraz daha vakit geçirdikten sonra dedem gelmişti. İçeriye geçtim.
İçeirye göz attığımda herkesin hazır olduğunu ve beni beklediğini gördüm. Yanlarına ilerledik ve babaannemin omzuna kolumu attım.
"Sultanım bu ne güzellik? Dedem kıskanacak sonra." dedim. Babaannemin bu dediğim hoşuna gitsede kolumu omzundan savuşturdu ve kızgın tutmaya çalıştığı sesiyle "Manyak. Benim gözüm dedemden başkasını görür mü?" dedi.
Dedem egoyla, aldın mı cevabını bakışıyla babaannemin yanına geçti ve kolunu uzattı. Babaannem kolunu dedemin koluna taktı ve kapıya doğru yürüdüler.
When baba When
Bende üç silahşörlerin yanına ilerledi. Rodya ve Zorya' yı sağ koluma Lenya'yı ise sol koluma taktım ve ilerlemeye başladık.
Zorya "Hayır anlamıyorum ki. Kaç yaşına geldi hala dördüzmüşüz gibi davranıyor bu kız. Kısmetim kapanıyor ya." dedi söylenerek. Rodya onu sinir etmek amacıyla "Kısmetin hiç açık olmadı ki." dedi. Zorya Rodya'ya vurmaya çalıştı ancak onları çekiştirdim.
Dedemler evin girişinde bizi bekliyorlardı. Onların yanına ilerledik. Üç silahşörlerin kolunu bıraktım. Dedemin yanına ilerleyip öbür kolunada ben girdim. Dedeme döndüm ve" Yürüyecek miyiz? " dedim. Benim için birşey fark etmezdi. Nede olsa küçüklüğümden beri spor ve dövüş sanatlarıyla uğraşıyorum.
Dedem" Zaten yakın. Biraz yürüyüş yapalım ve göbekleri eritelim. " dedi. Onun bu söylediğine hepimiz güldük. Çünkü burada tek göbeği olan dedemdi.
Yaklaşık 10 dk yürüdükten sonra mahalle merkezine gelmiştik. Geniş bir yerdi. Uzun bir masa kurulmuştu ve üzerinde çeşit çeşit yemekler vardı. Sanırım en son gelen bizdik çünkü neredeyse her yer doluydu. Dedemin selam vermesiyle herkes bize döndü.
Beni ve üç silahşörleri hiç görmedikleri için anlamsızca bakıyorlardı.
Etrafa göz gezdirdiğimde tanıdık simalarla duraksadım.
Esmer çocuk ve arkadaşları masada oturmuş bize bakıyorlardı. Meteor çocuk ile göz göze geldim.
Gözlerine kurban bee
Hellooo
Bu bölümü 1 Bin okumaya ulaştığımız için acele bir şekilde atıyorum.
