Gönül Çiçeği

40 5 1
                                    


AY VE DENİZ  

Dinlerken kayboldum hayalle gerçeğin arasında.

 

Merhaba canpareler. Kitabı buraya taşımadan önce 12.000 kelimelik bir kısım yazmıştım ama buraya yazmaya başlayınca o kısımdan eser kalmadı. Yani oradakiyle buradakinin arasında dağlar kadar fark var diyebilirim. Eh ben de bu şekilde devam ederim, değil mi?

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum millet.

İYİ OKUMALAR SIR KUTULARIM❤️


Yeliz'in dövmesi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Yeliz'in dövmesi.

"Durmadığın sürece ne kadar yavaş gittiğinin önemi yok." manasına geliyormuş bu dövme.

Bir kalp atışı kadar uzağındayım ya

Gel yüreğimin yarası dokun hayatıma

Uzaklarda arama buradayım ben

Gel sadece bir adım ötemden yanıma


Bazen kelimeler yetmezdi ya şu an o andaydım. Az önce sesini dinlediğim, geçmişe gidip hislerimi hatırladığım kişi karşımdaydı. Sesinden tanıyamamıştım ama gözlerinden ve gözünün yanına yaptırdığı  o küçük dövmesinden hatırlamıştım onu. Yaptırdığı gün ilk bana gelip sormuştu. O günkü hevesi hala aklımdaydı. Ben şu an anlıyordum ona dair hiç bir şeyi unutmadığımı. Sadece o varken nasıl hissettiğimi unutmuştum. Ama şimdi öylesine mutluydum ki sırf sırıtmayayım diye dişlerimi sıkıyordum. Ki bu yaptığımın komik olduğunu o bana gülecekmiş gibi bakmasaydı ve sonunda gülerken o cümleyi kurmasaydı anlamazdım. 

"Bana mimiklerinle bir şey mi anlatmaya çalışıyorsun?"

"Yok, hayır yara biraz acıdı da onun için kendimi sıkıyordum." Mutluluk sırıtışından yara acısına ha. Vay be, ben ne kadar yalancıymışım. Kendi halimde kendimle konuşurken birden yanımda bitti. Ve elini yaralarımın üzerinde gezdirdi. Yüzünde endişeli bir hal vardı.

"Neren acıyor, doktor çağırayım mı?" Vay canına bu kız seneler sonra bile olsa beni önemsiyordu. Acaba onu hatırladığımı biliyor muydu? Gördüğüm zaman adını mırıldanmadıysam bilmiyordur gerçi de. Eğer bilmiyorsa söylemeyecektim. Onunla yeniden tanışırdım belki. Hem eğer hayatında birisi yoksa-

Annee!

Arka bahçeden içeriye küçük bir kızın girmesiyle ellerini üzerimden çekti. Sanki başka bir şey yapıyorduk!

Sanırım baya bir geç kalmıştım ona. Ah her neyse ben de teşekkürümü edip giderdim. Çocuk şaşkınca bize doğru geldi. Sorgularcasına bir bakışma yaşadılar. Şu an ne yapıyorlardı bir fikrim yoktu ama cidden anneyle kız gibi duruyorlardı. Bakışmaları sona erince dizlerinin üzerinde çömeldi ve çocukla aynı boya geldi. Kız kulağına yaklaşıp bir şeyler fısıldadı. O ise parlayan gözleriyle kızı onayladı. Kızın dudaklarından minik bir kıkırtı döküldü. Gülerken minik yanaklarındaki gamzeleri ortaya çıkmıştı. O da yüzündeki gülümsemesiyle ayağa kalktı ve tekrar dışarı çıktı. Neden gitmişti ki? 

KARA KUTUWhere stories live. Discover now