Devam Et

176 17 20
                                    

Sen yine bildiğin yolda devam et
Sen yine bildiğin yolda devam et

İster yokuş olsun ister düz isterse çıkmaz
İster çok bilinen olsun isterse muamma

Ya da hayat işte böyle bir şey
Herkes yalnız herkes birey

Sen yine bildiğin yolda devam et
Sen yine bildiğin yolda devam et
Sen yine bildiğin yolda devam et
Devam et

Gittiğin yolu ezberle bilmiyorsan pek sana göre değildir zaten
Hepimize şart olur öğrenmek tek tek her biri buna muhtaç zaten
Ah, girişi var çıkışı yok , beyazı var karası yok
Gri kalabilirsen güzel ama nereye sığar bedenimiz gitgide yine zaman daralıyor
Nedir bizi biz kılan? Hedefimiz 24 saatim var paralelim
Aynadaki sen göçüp gidecek kim kalır hatırlayan kareleri
İster sonun olsun yokuş olsun çabuk ol üstesinden geliyorsun
Yoluna devam et sonucuna ne diyorsun? isteyip alıcaksın biliyorsun durma

İster yokuş olsun ister düz isterse çıkmaz
Devam et, devam et, devam et
İster çok bilinen olsun isterse muamma
Devam et, devam et, devam et

Ya da hayat işte böyle bir şey
Herkes yalnız herkes birey

Sen yine bildiğin yolda devam et
Sen yine bildiğin yolda devam et
Sen yine bildiğin yolda devam et

Kararların alır koyar seni bak istediği yere
Hayat kanatlanır gider uçurtmanın gücü gibi
Nefret kolaylaşır zor hep kalabilmek seve seve
Kararların senin elinde

Kapılırsın

Kapılırsın karanlık budur karar vermek zor hep kandırır zaman
Düşlerin baş ucunda dursa da bir gün gerçek olmak zorundalar
Dünya senin tahmininden daha fazlası sen içindeki parıltıları bir görebilsen, en çok sen emin ol kendinden

Kapıların anahtarları kayıp farklı açılardan bakan bulur
Bunu düşünmekte için vaktini ayır ama sanma her kazanç başarılı olur
Elbet bir gün aynı cümlede buluşuruz yağmur yağar hava tazelenir
İnsanlar devam eder yoluna senden geri bıraktığın konuşulur devam (devam, devam)


Sasuke gözlüğünü gözünden çıkararak arkasındaki bağlama kısmı sayesinde boynunda durmasını salladı. Bodrumun merdivenlerini çıkarken eldivenlerini de çıkararak merdivenlerin hemen dibindeki atık kutusuna attı. Onu karşılayan Suigetsu'yu gördü. "Methleri poşete doldurup Karin'e ver. Karin de torbacılara satsın. Haftaya bugün tefeciye borcumuzu ödememiz lazım."

"Ne zamana kadar tefecilerle çalışmaya devam edeceğiz?" Diye sordu Suigetsu. Elbette herkes gibi o da Sasuke'nin tefecilerden nefret ettiğini biliyordu. Abisini katleden meslekteki insanlarla çalışmayı sevmesi imkansızdı ne de olsa.

Abisinin ölümüne sebep olan şey tefecilerden aldığı borçtu. Tefecilerden borç alır, semtteki en kaliteli malları üretir, satar ve tefeciye borcunu öderdi. Kârı ise evlerindeki gizli kasaya saklardı. Maalesef o zamanlar Ortaya yeni çıkan Hyuuga çetesi yüzünden işleri sekteye uğramış ve Tefeci'ye borcunu yetiştirememişti. Abisini öldürmek için yollanan tetikçi ise hedefine ulaşmış, ama bu uğurda canı bizzat Sasuke tarafından alınmıştı.

"Yeterli sermayemizi oluşturana kadar." Diye klasikleşmiş cevabını verdi Sasuke, ama yalandı. Herkes bilirdi ki bu tür işlerde yeterli sermaye asla olmazdı. Borç alır, uyuşturucu üretir, uyuşturucuyu satar, borcu öder ve tekrar borç alırdınız. Eğer borç almadan kârınız ile üretmeye çalışırsanız da ya tekrar üretemeyecek kadar az paranız kalırdı ya da ucuz mallardan ürettiğiniz için kalite düşer ve müşteriler başka satıcılara yönelirdi.

Bu doğanın bir kanunu gibiydi artık.

"Turuncu kafa ne alemde?" Diye sordu Sasuke.

"Jugo mu? En son bizim çocukları haraç toplamaya göndermişti. Shisui-san'la birlikte gece kulübünde olmalı."

"Uzumaki oğlanı?"

"15 yıl oldu," dedi bezmiş gibi. Aslında gayette bezmişti artık. Sasuke 11 yaşından şu ana kadar yani 26 yaşına gelene kadar geçen sürede Uzumaki yüzünden diken üstünde yaşar olmuştu. Bazen rüyalarına girer, bazen de uykularını kaçırırdı. Korktuğu yoktu ama bir gün geri gelip aynı babası gibi Sasuke'nin en değer verdiği şeylerden birini alacakmış gibi geliyordu. Bu yüzden yıllardır onu takip ettiriyordu.

"Hala aynı. Bizim torbacılarımızdan aldığı methleri satıyor ve annesine bakıyor."

"Dedesi hala destek vermiyor mu? Veya görüşüyorlar mı?"

"Uzumaki çeteye dönüp işleri ele almamakta kararlıysa annesini öldürmekle tehdit etmeye başlamış. Sai çöpteki mektuptan öğrenmiş."

"Adres?"

"Yok."

"Uzumaki'yi kendi tarafımıza çekme ihtimalimiz ne sence?" Diye geveledi ağzının içinde. Suigetsu ile konuşmaktansa kendi kendine konuşur gibiydi.

Suigetsu şaşırdı. "Efendim?"

Sasuke sırıttı. "Hiiç. Duşa giriyorum. Çıkınca Jugo burada olsun."

"Jugo şiddet işlerine bakar. Ne alaka şimdi?" Diye sordu Suigetsu Sasuke'nin aklındaki tilkileri tahmin etmek istercesine ama bu hep imkansız olmuştu.

"Karışma sen işime. Jugo'yu çağır yeter."

Sasuke boynundaki gözlüğü ve üstündeki siyah tişörtü çıkarıp Suigetsu'nun eline bıraktı. "Umarım sıcak su kalmıştır."

"Karin." Dedi Suigetsu sadece.

Sasuke iç çekti. "Galiba yeni bir çöpümüz var."

"Hep böyle diyorsun ama Karin'e dokunmuyorsun. Neden?"

"Seni ilgilendiren şeyler değil."

Suigetsu iç çekti. "Öyle diyorsan öyledir Patron."

Sasuke en sevdiği cümleyi duyunca sırıttı. Dediği her şeyin olmasını sağlayacak güç en büyük hırsı ve en büyük zaafıydı.

Uyusturucu baronu sasu ve torbaci naru... Hm... Hm... Hehe... Hehehehehe

Gang -NaruSasu-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin