"Demir senin ne işin var burda,bu evde"diye sordum.
"Satın aldım bu evi Damla"dedi.
"Sen yaptın dimi,evet sen yaptın kardeşimi sen öldürdün dimi"dedim.
"Damla ya ne saçmalıyorsun ne kardeşi"dedi.
"İnkar etme işte sen öldürdün dimi kardeşimi"dedim.
"Ben neden böyle birşey yapım Damla"dedi.
"Sen biliyorsun neden yaptığını"dedim.
"Şimdi polise gitcez ve her şeyi polise anlatıcaksın"dedim.
"Demir,bana uyar ama her şeyi anlatalım Damla olurmu başından itibaren,bu sana uyarmı peki"dedi.
Bas bayağı beni tehtid ediyordu ben her şeyi anlatırsam,sende ehliyetsiz araba kullanıp kardeşimi öldürdüğünü anlatacaksın diyordu.
"Çağrı,Hopp dur bakalım orda Demir efendi, hayırdır sen,tehtidmi ediyorsun bizi"diyerek benim önüme geçip Demirle dip dibe girdiler.
"Demir,ben tehdit etmiyorum polise gerçekleri anlatacaksak bütün gerçekleri anlatmamız gerekiyor"diyorum dedi.
Ben hapse girersem kardeşimin katilinin olduğunu kanıtlayamam.Benim o gün arabadan kardeşim atıyorken ki kameraları bulmam gerekiyor.
Arkama dönüp arabaya koşturdum. Arabaya doğru giderken son kez"Çağrı'nın Demir'e burada işimiz bitmedi bir daha görüşeceğiz" dediğini duydum.
Çağrı Demir'le konuşmasını bitirdikten sonra peşimden seslendiği duyduğum halde hiç aldırış etmeden arabaya bindim.
Arabaya bindiğimde Çağrı'da arkamdan bana yetişip oda hemen arabaya bindi.
Demir'in evini hala arabaya bindiğim halde uzaktan görebiliyordum.Kapının önünde durmuş bu tarafa doğru bakıyordu.
Niye yaptın bunu neden sırf bir inat uğruna kardeşimin canına kıydın daha gencecikti o, madem bir şey yapıcaktın bana yapsaydın kardeşimin ne suçu vardı masumdu o.
Kendi kendime beynimin içinde kaybolurken Çağrı arabayı çalıştırmış,hatta yola çıkmıştık bile
"Çağrı,takma kafana gereksiz konuştu işte"dedi.
"Takmak istemiyorum ama olmuyo işte aklıma geliyo"dedim
"Tamam sakin ol rahatla"dedi.
Arabanın camını açtım ve rahatça nefes alıp vermeye çalıştım.
Benim o kamera görüntülerini bulmam lazımdı sonuçta bulup polise götürsem suçlu olduğu ortaya çıkıcaktı.
Beni polise şikayet etsede polisler inanmazdıki sonuçta o suçlu biriydi.Ona'mı banamı inanıcaklardı.Umarım düşündüğüm gibi olur her şey.
Yolda Çağrı'yla hiç konuşmadan eve geldiğimizde arabadan inmek için çantamı aldım,inerken"Çağrı,o gereksiz için kafanı takma bir yolunu bulacağız,suçunu ortaya çıkaracağız"dedi.
"Umarım"dedim.
"Hadi sen git dinlen Damla çok yoruldun"dedi.
"Her şey için teşekkür ederim"deyip arabadan indim.
Arabadan inip evin önüne geldiğimde Çağrı'nın arabasıyla evin önünden uzaklaşmasını izledim.
Evin kapısını açıp içeri girdiğimde kendimi salonda koltukların üstüne bıraktım,hiç gücümün kalmadığını ve artık çok yorulduğumu anladım.Ama bu suçu ortaya çıkarana kadar usanmadan bıkmadan devam edecektim.
Miray'ın Anlatımıyla
Okulda son derseydik,yani şu an dersi nasıl dinlediğimi görseniz ruh gibiydim.Sabah ilk ders beden olup futbol oynayınca enerji kaybı bayağı bir yaşadık sanırım.
"Hoca,yarınki derste görüşürüz çocuklar ödevlerinizi unutmayın"deyip sınıftan çıktı.
Kitaplarımızı çantaya yerleştirirken"Derin'in yurda gider gitmez yüzüme kremlerimi sürüp uyumak istiyorum"dediğini duydum.
"Beyza'nın,ben de yoruldum bugün ya"dedi.
Eşyalarımızı toparlamamız bittikten sonra sınıftan çıktık merdivenlerden inerken gözlerimi kapatıp sadece şimdilik şu anlık yurda ışınlanmak istedim.
Bahçeye geldiğimizde hepimiz hızlıca yurda yürümek istiyorduk.Ama hiç gücümüz kalmamıştı.Bahçede öyle dururken Ateş'in arabasıyla birlikte bize doğru yaklaştığını gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Yurt
AdventureKüçükken yurda bırakılmış Mirayın Karanlık Hikayesi... Bir gün arkadaşlarıyla yolda ceset görüyor bu ceset Miray'ın hayatını çok değiştiriyor... Ve bir gün Karahan Kolejinin bursluluk sınavına girmesiyle Ateş ile yolları kesişiyor...
