Hoca bizi sınıfa burslu öğrencilerimiz diye tanıttıktan sonra
"Emir denilen çocuk burası boş oturabilirsiniz dedi."
"Ay tabi diyerek derin hemen koşup çocuğun yanına oturdu."
Biz de önündeki iki sıra boştu oraya oturduk.
En arka sırada "derin ve emir" denilen çocuk oturuyordu.
Onların önünde "Meryem ve İrem"
Meryem ve İrem'in önünde de "ben ve beyza"oturuyorduk.
Şansmı bilmiyorum ama en sevdiğim derse denk gelmiştik.
"Matematik dersine"15-20 dakika ders dinledikten sonra ders bitti dersin yarısında gelmiştik.
Buradaki hocalar dersleri daha iyi anlatıyordu. İyi ki bu okula gelmişiz dedim kendi kendime. Bakalım ilerleyen zamanlarda da neler göreceğiz bu okulda dedim ve arka sıramda oturan irem ve meryem'e döndüm."Aşağı inelim hadi dedim."
"Olur. Emir sen de gelsene dedi derin."
"Bir türlü şu çocuktan kopamıyor ya dedim. Beyza'ya"
"Aslında ben şu Rüzgar denilen çocuğu beğendim, çok yakışıklı değil mi ya"
"Ya ne demezsin çok"
"Hadi derin gidiyoruz diyerek derini yanımıza doğru çekiştirdim. Yoksa derinin geleceği yoktu."
"Merdivenlerden aşağı inerken Of ya Miray niye benim arkadaş ortamı kurup konuşmama izin vermiyorsun dedi."
"Kurmuyorsun ki derinciğim sen direk çocuğa yazıyorsun resmen."
"Napim çok yakışıklı"
"Abartma" dedim.Aşağı giriş katına indiğimizde 1:70 boyunda, kumral saçlı, 65 kilolarında bir çocuğu hüngür hüngür ağlarken gördüm.
"Çocuğun yanına doğru gittiğimizde bir anda ürküldü ,neyin var diye sordum."
"Eskiden bu okulda olan bir sevgilim vardı bir hafta önce onun ölüm haberini öğrendim dedi."
Başın sağ olsun dedik.
"Sevgilim eskiden bu okulda derken, nereye gitmişti ki."
"Maddi sıkıntıları olduğu için bu okuldan ayrılmak zorunda kalmıştı bir devlet okuluna gitmişti ama biz ayrılmamıştık dedi."
"Peki nolmuştu nasıl ölmüştü yani anlaşamadığı kavga ettiği birisi mi vardı?"
"Bilmiyorum hiçbir şey bilmiyorum en acı olan şey de bu zaten hiçbir şeyi bilmemem dedi."
"Hangi devlet okuluna gitmişti diye sordum, bir anda o gördüğümüz cinayetin bir çocuğun sevgilisiyle bir alakası olduğunu düşündüm."
"Kartal devlet lisesi'ne gidiyordu."
"Şüphelerime çok yakınlaşmıştım ve korkuyla sordum.Sevgilinin adı neydi?"
"DURU NARİN"dedi.
"NEEEEEE hepimizin ağzından bu kelime çıktı."
"Gerçekten bu cinayetti bu kızdı o kız bu çocuğun sevgilisiydi."Bu cinayet saklanamazdı bir gün her şey açığa çıkacaktı acaba,o gün bugün mü olacaktı.
Sıradaki derse girdik ondan sonraki zamanı nasıl akıp geçtiğini fark etmemişiz bile, derslerde yeni giren hocalar sadece bizim yeni öğrenci olduğumuz fark edip kendimizi tanıtmamızı istediler,onun dışında hiçbir şeyi zaten hatırlamıyorum ne olduğunu ne bittiğini, derin bile hiçbir konuda ciddi olmamasına rağmen onun bile aklı o çocuktaydı, o kıza ne olmuştu kim gencecik bir kızı öldürebilirdi bunu biz araştırıp bulacağız o gizemli kişi kimdi, sevgilisinin bile bilmediği o kişi kim?
Dersler sonunu bitmişti ve yurda gidip bu kişinin kim olduğunu çözmeye çalışacaktık araştıracaktık o kızı kim öldürmüştü kimin o kızla derdi olabilirdi, ve o kız kimdi neyin nesiydi?
Okuldan hemen aceleceyle çıkıp o günkü o cinayeti gördüğümüz zaman kızı sakladığımız ormana gidip kıza bakacaktık.
Hızlıca yürüdüğümüz için 10 dakikada ormana geldik. Orman içine girdik ve kızı o gün nereye koyduğumuza baktık bulmaya çalıştık ama o zaman çok korkutucu bir şeyle karşılaştık kız yoktu kız yerinde yoktu kaybolmuştu.
"Acaba kör mü oldum,ben burada hiçbir şey göremiyorum dedi derin."
"Yok kör falan olmadın ceset yerinde yok bizde aynı şeyi görüyoruz dedik."
Burada daha fazla kalırsak biri bizi görebilir, polisler hala burayı inceliyor cinayetin peşinde dedim.
Hemen ormanın içinden çıktık ve yurda gidiyorduk. Yurda geldiğimizde hiçbir yere uğramadan odamıza çıkıp bir şeyler düşünecektik,ne yapmalıydık ceset neredeydi, kim cesedi yok edebilirdi.Düşündük düşündük ama yok yani gencecik bir kızı öldürebilecek hiçbir neden yok. Bilmediğimiz bir şey vardı o kızı o günkü arabadan atıp giden adamın arasında bir şey vardı,bir şey olmuştu ve o adam o kızı yolun ortasına atıp kaçtı.
Bu katil bizim eski okulumuzdan olmaya da bilir eskiden sonuçta kız bizim şu an gittiğimiz Karahan Koleji'nde okuyormuş belki oradan problemli birileri vardı.Belki kızın peşini bırakmadılar yani katil her yerde olabilir iki okulda da olabilir,ama bu sefer okul değiştirmeyeceğiz ve kızın katilini bulmaya çalışacağız.
O gün orada biz o cinayeti gördüğümüz de polislere hiçbir şey söylemediğimiz için katil biz olurduk, suçlu biz olurduk o yüzden katili bulup suçlu olmadığımızı ispat edip polise her şeyi anlatacak.
Saat 23:24 olmuştu. Artık uyuyacaktık yarın sabah oldu mu gene her şeyi baştan düşünüp katili bulmak için bir adım atacaktık.
İki saat sonra
Saat gecenin 2:30'ydu, ve biz büyük bir sesle uyandık. Ses bahçeden geliyordu, meryem'i, beyza'yı ,derin'i ve irem'i uyandırdım.
Dışarısı soğuk olmalıydı üstümüze bir şeyler alıp bahçeye çıkarken bütün yurdun uyandığını gördük herkes bahçeye koşuşturuyordu. Müdüre Nur hanım da herkesi sakinleştirmeye çalışıyordu.
Dışarı çıktığımızda korkunç bir görüntüyle karşılaştık.Herkes nutku tutulmuş gibi bakıyordu.
Biz sanki farklı bakıyorduk bizde aynı durumdaydık.
Bir anda yurt karanlığa boğuldu.Bahçe dahil her yer kapkaranlık oldu.Bundan sonra artık gerçekler konuşucaktı.
O suçluyu bulacaktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Yurt
AdventureKüçükken yurda bırakılmış Mirayın Karanlık Hikayesi... Bir gün arkadaşlarıyla yolda ceset görüyor bu ceset Miray'ın hayatını çok değiştiriyor... Ve bir gün Karahan Kolejinin bursluluk sınavına girmesiyle Ateş ile yolları kesişiyor...