Yok Oluş

28.5K 954 114
                                    

Benim için hazırlanmıştı ama bir kıskançlık dalgası beni kasıp kavururken dilimden çıkanlara engel olamadım ;

" Bu kadar istekli olduğunu bilmiyordum Amina " ....

....

Dediklerini biranlık anlamasam da yavaşça beynim de tekrar ettim. Ne demişti o. İstekli olduğunu bilmiyordum demiştii. Dilim lal olmuş , kulaklarım sağırdı. Bir uğultu başımda dönüyordu. İnsan oğlu ne kadar garipti. Dün ne derken bugün ne diyordu. Ona artık bende acımayacaktım . Tıpkı onun bana davrandığı gibi davranacaktım. Bir saat beni delicesine mutlu ederken ben onun iyi olduğunu düşünürken sadece bir dakika da nefretimi gün yüzüne çıkartmıştı. Evet artık amacımı biliyordum.

" Yoksa unuttun mu ağam bu iş için geldiği mi ? " dedim. Sesim titriyordu. Kendimi bu duruma düşürdüğüm için cehennemlerde yanıyordum. Kendime lanet okuyordum. Artık bende kötüydüm.

Afalladı.


Benden bu lafları beklemezmiş gibi baktı yüzüme . Çenesi kasıldı , ellerini yumruk yapmış kızgın boğa gibi soluyordu.

''Ne dedin sen '' diye gürledi. Eminim ki sesi aşağıdan bile duyulmuştu.



''Doğruları söylüyorum Sırat ağa '' dedim. Ağlamayacaktım. kendimi bu kadar alçalttığım için ağlamayacaktım.




'' O zaman işini yapma vaktin geldi eğreti AMİNA '' dedi üzerime doğru yürürken.

Yapacak ve gidecektim bu evden. Sırat ' dan olabildiğince uzağa gidecektim.

Bende ona doğru bir adım attım. Önümde durmuş ve doğrudan gözlerime bakıyordu. Kabul edecektim evet. Onun benden tiksindiğini bile bile kabul edecektim.



'' Burada otur ve bekle abdest alıp namaz kılacağım '' dedi. Sesi sert ve otoriterdi.




Allah ' a tekrar şükrettim. En azından biraz olsun vaktim olacaktı. Defalarca dua ettim içimden. Affet Allah' ım her şey ailem için savaşın ortasındaki kardeşlerim için. Sen beni affet . Benim durumum da olanları affet. Bu yaptığım günah mı bana yoksa haram mı bilmiyorum. Mecburum. Kendimi bu güne kadar sevdiğim adama sakladım , sakındım. Gözüm biran olsun harama kaymadı. Şimdi de yine haram olmayan kocamla birlikte olacağım ama sonra gitmek zorundayım. Sen her şeyi biliyorsun beni affet.






Gözlerimi kapatıp beklemeye başladım. Aradan geçen yarım saatte korkum ikiye katlanmıştı. Ellerim terlemiş kalbim yerinden çıkmak üzereyken omuzuma dokunan elle irkildim. Yavaşça ona doğru döndüm yüzümü. Sert yüzü ifadesiz ve sakindi.

Ayağa kalktım. Tam karşısında durmuştum. Üzerindeki kolları yarıya kadar sıyrılmış beyaz gömlek ve kumaş siyah pantolonuyla hala yakışıklıydı.

Korkudan saçmalıyordum. Birazdan beni öldürecekti. Tüm hıncını alırken yanında benden de en güzel duygularımı , tüm ilklerimi toprağa karıştıracaktı.

AŞİRETİN SOYU (Düzenlenecek )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin