•15•Sen varsın ya... sen tutarsın beni

345 23 7
                                    

Geçen saatlerin ardından Süsen esnemeye başlar ve kalkmak ister. Ömer ise hava karardığı için onu bırakmayacağını söyledi. Ömer üzerini değiştirmek için yanından ayrılırken süsen de yorgun bedenini kanepeye yasladı. Bir süre sonra başı iyice düştü. Uykusunda duyduğu sesle rüya ve gerçek arasında gidip geliyordu.

Ömer=O kadar masum o kadar güzelsin ki seni koruyamamaktan korkuyorum

Süsen gözlerini zorla aralarken burnuna gelen harika omlet kokusuyla acıktığını hissetmişti. Gözlerini araladı nerde olduğunu anlamaya çalışırken yattığı yerden fırladı. gözü yastığa ve birden üzerinden attığı pikeye takılınca utançtan alt dudağını ısırdı. Hemen ayağa kalkıp pikeyi katlayıp yastıkla beraber kenara koydu. Adama daha kaç kez rezil olucakti bilmiyordu.

Ömer=Günaydın uykucu, anlaşılan kanepemi çok sevdin

Süsen arkasından duyduğu sesle korkuyla yerinden fırladı.

Süsen=Ödümü kopardın
Ömer=Korkuttum mu? Kusura bakma
Süsen=Şey yok ya bir an boşluğuma geldi sana da günaydın
Ömer=Gel hadi kahvaltı hazırladım
Süsen=Ellerine sağlık herşey harika görünüyor ama ben ilk lavaboya gitsem iyi olacak

Ömer den lavabonun yerini öğrendi işlerine halledip masaya geri döndü.
Ömer gülerek konuştu

Ömer=Senden daha becerikliyim sanırım
Süsen=Haklısın, seninle evlenecek olan kız çok şanslı benimle evlenecek olanda derdine yansın.

Ömer çayları koyarken kendi duyabileceği şekilde mırıldandı.

Ömer=Belki de en güzel böyle tamamlarız birbirimizi

Süsen=Gece için kusura bakma olur mu? Uyuyakalmişim bir de yaralı halinle kahvaltı hazırlamışsın. Sözde ben sana bakıcaktım ama daha çok sen benimle ilgileniyorsun

Ömer gülümsedi

Ömer=Sorun değil süsen hem ilk önce bana bakabilmek için hamarat olman gerekiyor. Ayrıca dağda yaralı halde çok idare ettim bu ilk değil.
Süsen=Sürekli benimle uğraşıcaksın değil mi? Ayrıca sende bir erkeğe göre fazla hamaratsın benim odamdan bile toplu evin.

Ömer=*küçük bir kahkaha atıp arkasına yaslandı* Askeri okullarda böyle kurallar var işte zamanla içine işliyor. Her zaman düzenli ve tertipli olmak zorunda gibi bişeyiz. Temizliğe gelirsekte o kişiye bağlı bişey sanırım
Süsen=Zor olmalı
Ömer=Zor ama sistematik şekilde çalışınca alışıyorsun
Süsen=Yüzbaşım bir soru daha sorabilir miyim?
Ömer=Sor bakalım
Süsen=Bordo berelisin değil mi? Hani şu özel kuvvet olan
Ömer=Anlamana şaşırdım

Süsen=Şey aslında lavaboya giderken odanın kapısı açıktı bereni gördüm
Ömer=Hmm bir dahakine küçük kızlar için odamın kapısını kapalı tutmam gerekiyor sanırım
Süsen=Ben özür dilerim gizli olduğunu bilmiyordum ayrıca odana girmedim
Ömer=Aslında bakarsak gizli değil ama göz önünde de değil diyebiliriz
Süsen=Peki bişey daha.. nerde vuruldun nasıl oldu?
Ömer=Gözlerin lens mi? Lens değilse büyük ve hoşlar
Süsen=Anlaşılan konuyu kapat diyorsun... Ve ayrıca benim gözlerim orjinal

Süsen masadan kalkıp bir kaç kahvaltılığı eline alır

Ömer=Bende öyle tahmin etmiştim
Süsen=Hıhı tabi kaba adam *bunları derken elindekileri mutfağa götürdü.*
Ömer=Seni duydum ufaklık

Ömer de süsenin peşinden mutfağa girer. Süsen elindekileri sert bir tezgaha bıraktı Süsen sinirli bir şekilde arkasına döndü.

Süsen=Ben ufaklık değil-

Cümlesini bitirmeden arkasına dönmesiyle Ömerle burun buruna geldi. Ömer gözlerini gözlerine dikereken süsenin iki yanından uzanarak elindekileri bıraktı. Süsen kalp ritmini kontrol etmeye çalıştı ama Ömer ona bu kadar yakınken mümkün değildi.

Ömer=Tamamlamayacak mısın?
Süsen=Şey yani ben 21 yaşındayım ve o yaştaki kızlar ufaklık olmaz

Ömer hala ellerini tezgahtan çekmemişti

Süsen=Sen kaç yaşındasın
Ömer=26
Süsen=Yani aramızda beş yaş var

Ömer'in yüzündeki gülümseme düştü

Ömer=Bu senin için sorun mu?
Süsen=Neden olsun ki beni çocuk olarak gören sensin.
Ömer=Seni çocuk olarak görmüyorum... Seneler sadece yaşı büyütür Süsen insanı büyütense hayatta yaşadıklarıdır. Sen o kadar temiz ve safsın ki pamukların içinde büyümüşsün işte bu yüzden ufaklıksın

Süsen=Tamam bana izin ver bende burda büyüyeyim
Ömer=Burası olmaz Süsen burda yürüyemezsin koşman gerekir
Süsen=Koşarım bende
Ömer=Düşersin..
Süsen=Sen varsın ya... sen tutarsın beni
Ömer=Anlamıyorsun süsen ben her zaman yanında olamam yani olsam bile bu sana dertten başka bişey getirmez.
Süsen=Neden böyle söylüyorsun ki nişanlı olduğumuzu bilmeleri bile benden uzak durmalarını sağlıyor
Ömer=Şimdilik süsen şimdilik ileride başına büyük dertler açıcak
Süsen=Bırak da bunu ben düşüneyim
Ömer=Evine git süsen.. ailene dön emin ol onlar seni koruyacaktır.

Süsen'nin ağzından

İstemiyordu beni anlamıştım yine kalp kırıklığı ne bekliyordum ki yalnız ve onun tabiriyle küçük bir kıza sahip çıkmasını mı? Ben zaten kalbimdeki yalnızlık acısıyla kaçmamış mıydım? Ailem başkalarından korurken kendileri zarar veriyordu yoksa kaçar miydim onların yanından? Ama sanırım buraya gelirken çok büyük bir hata yapmışım. Ben bir an sanmıştım ki... Neyse boşverin saçmaladım annem ve babam bile arkamda durmazken yabancı bir erkekten bunu beklemem yanlıştı..

Hemen onu itip içeri geçtim çantamı ve ceketimi aldım

Ömer=Süsen nereye?
Süsen=Kliniğe gidiyorum geç kaldım

Kapıyı açtım ve hızlıca koridora çıktım o sırada bir el bileğimi kavradı.

Ömer=Süsen bak yanlış anladın ben seni düşünüyorum

Yazardan

Süsen kolunu sertçe çekti

Süsen=Ben seni gayet iyi anladım annem ve babam sözde beni düşünüyordu ama tek düşündükleri şirketleri ve itibarlarıydı. Sende aynısın işte.. senin gibi korkak ve bencil bir adamla benim işim olmaz zaten

Ömer gerilen vücudu ve sıktığı dişleriyle süsen'e bakıyordu ama süsen umursamadan dışarı çıktı

Doruk=Günaydın gençler.. yenge nereye böyle?

Süsen bağırarak

Süsen=SAKIN BANA BİR DAHA YENGE DEME!! ÇEKİL ÖNÜMDEN

Hızla doruğu itip merdivenlere yöneldi düşmemek için trabzanlara tutundu ve hemen ordan çıkıp arabasına bindi.

𝐵𝑎𝑦𝑡𝑎𝑟 𝐻𝑎𝑛𝚤𝑚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin