Klinikte yeni gelen ilaçları rüzgar ile dizerken aynı zamanda da şarkı mırıldanıyordu. Süsen yemek konusunda beceriksiz olsa da temizlik ve düzen konusunda oldukça iyiydi. Gerçi eskiden temizlik işlerini yapan hizmetlilerden ona kalmıyordu ama şimdi her işi kendisi yapmaya başlamıştı. En büyük yardımcısı ise evde Yasmin, klinikte Rüzgar'dı.
Rüzgar ile arası oldukça iyiydi artık. İşle ilgili her konuda birbirlerine danışıp öyle hareket ediyorlardı. Eğitim olsa da bazı şeyler yaşla olmuyordu. Rüzgar buranın yerlisi ve akıllı bir çocuktu. Süsene insanları anlatıyor kime nasıl davranması gerektiğini söylüyordu. Zaten bir çok müşteri rüzgarı tanıyor onlarda rüzgarı biliyordu. İlaç dizerken süsene bakar ve onun gibi dizmeye çalışırdı. İlaçları dizerken rüzgara etkenlerini ve ne işe yaradıklarını tek tek anlatıp öyle diziyordu. Süseni her seferinde can kulağı ile dinleyip ciddi bir şekilde başıyla onaylıyordu.
Artık yedek anahtar rüzgardaydı ve her sabah susenden önce kliniği açıp çay koyuyordu. Süsen evde ne zaman kahvaltı yapmasa ki çoğu zaman ihmal ediyordu, mini buzdolabına koydukları kahvaltılıkları hazırlar simit alır ve çocuk gibi susenin karnının doymasını sağlardı.
Şimdiki Zaman;
Yasmin=Selam şekerimm
Süsen=Selam güzellik bu saatte çalışmıyor muydun sen ?
Yasmin=aslında evet ama bu yakınlarda işim vardı sana uğramak istedim
Süsen=İyi yapmışsın, rüzgar bize iki kahve ister misin? Orta olsun
Rüzgar=Hoşgeldin Yasmin abla, hemen söylüyorum
Yasmin=Hoşbuldum yakışıklıı
Süsen=Ee ne yaptın anlat bakalım
Yasmin=Ay ne yapayım işte. Hastane çok yoğun oluyor kafamızı kaldırmaya zamanımız olmuyor.
Süsen=Anlıyorum canım devlet Hastanesi'nde çok normal
Yasmin=Aynen eee sende ne var? Karşılaştınız mi yine srninkiyle?*sırıtır*
Süsen=kaç defa söyleyeceğim benimki değil o hem o gün akşam gördüm onu sende biliyorsun nerdeyse 3 hafta olmak üzere ama ortalarda yok
Yasmin=*kıkırdar* Demek nişanlının arkasından gün sayar oldun.. kızımmm adam asker belki de göreve çıktı. Hem alış bunlara gün gelecek bir ay gidicek sen sesini duyamayacaksın.
Süsen yasminin saçını çeker
Yasmin=*saçını tutarak*Ne çekiyorsum ne acıdıı
Süsen=kızım biz o ego yığını ile nişanlı değiliz beni delirtme. Sen o akşam arkadaşlarına yaymasan konu çoktan kapanıcaktı.
Yasmin= kötü mü yaptım ayrıca adam çok yakışıklı. Hem bütün saat sarpin sana asılmasını kesmiş olduk. Ayrıca dikkatini çekerim ki o da sesini çıkarmadı. Hoşuna gitti sanırım..*kahvesini yudumlayarak devam etti* tabii buldu Barbie bebeği niye itiraz etsin ki
Süsen=Saçmalıyorsun Yasmin adam her seferinde ufaklık diye dalga geçiyor benimle
Yasmin=Kızım aç gözlerini. Madem seni ufaklık olarak görüyor niye her seferinde nişanlım diyor. Sadece seni sinirlendiriyor o kadar. İşte buraya yazıyorum senden en fazla 5,6 yaş büyüktür. Doktorum kızım ben
Süsen=Sen kafayı yemişsin adam beni araştırmış emiri bile biliyor neyi nasıl bildiğide meçhul da neyse. Ayrıca hani aşk kadınıydın sen?
Yasmin=*saçlarını savurur* tabiki aşk kadınıyım ve gelecekteki aşkı pekala biliyorum benimde aşkı bulmam yakındır. Hem bırak da herkes öyle bilsin burası İstanbul değil küçük hanım
Süsen= bence buraya gelirken başına güneş geçmiş senin hastaneye gidince bir baksınlar sana
İş telefonu çalmaya başladı ve hemen açtı.
Süsen= alo buyrun İris veteriner kliniği
∆= Baytar yetiş bizim düve doğuruyor
Süsen=Tamam sakin olun adresi söyler misiniz?
Adresi alır ve telefonu kapatır
Süsen=Canım benim acilen çıkmam gerekiyor kusura bakma
Yasmin=sorun yok kuzum benimde çıkmam gerekiyor zaten
Süsen hemen adrese gider ve doğumu gerçekleştirir. Süseni kızları gibi gören kazım amca ve karısı onu bırakmayarak ısrarla yemeğe kalmasını istemişlerdi. Yemek ve çayın ardından saat epeyce geç olmuştu. Bu bölgenin pek tekin olmadığını söylemişti kazım amca defalarda dikkatli olmasını söyledi Süsene, Süsen arabasına bindi ve sürmeye başladı.
Radyoda en sevdiği şarkı "Yaralarını ben sarayım" çalıyordu şarkıya mırıldanarak eşlik etti o sırada aklına Ömer geldi, susen neden Ömer'i düşündüğünü anlamıyordu oflayıp karşısına daha dikkatli bakınca yolda gördüğü barikatla anı bir şekilde yavaşlamiştı.
Arabayı durdurmasıyla elinde silah olan bir adam ona doğru yaklaştı
☠︎︎=nereye gidiyorsun
Süsen=*sakince cevap verir*Merkeze
☠︎︎=Bu saatte kadın başına nereden geldin
Süsen=Bu ne biçim soru? Bu sizi ilgilendirmez
☠︎︎=kimliğini ver!
Süsen=Kimsiniz siz burda yol kesmiş hesap soruyorsunuz. Asıl sen kimliğini göster, polis misin jandarma mi? Ne hakla kontrol noktası gibi çevirdiniz burayı?!!
☠︎︎=*Arkasındaki adama bakarak* komutanım bu kız fazla konuşuyor dili fazla uzun
H=*kapıyı açar* in arabadan
Süsenin ısrarla beklemesi üzerine kolundan tutup aşağı çekmişti. Canının acıması ile hızla çırpınıp elinden kurtulmaya çalışsa da zorla indirip arabaya yapıştırmsı ile bırakmıştı
H=Baya inatçı çıktın be yavru. Çantasına bakın hemen
Süsen=Hey hey siz benim çantama izinsiz bakamazsınız, bu yaptığınız suç!
H= Bana bak yavru belli ki buralara yabancısın biraz daha söz dinlemez sen buraya sererim leşini
Y=Süsen Kılıç... İstanbullu bu
H=Demek İstanbullu.. Madem oralardan buraya kadar zahmet etmiş boş göndermeyelim bu yavruyu
Süsen=*gözleri korkuyla büyür* ne yapıcaksiniz bana ? Bırakın gideyim lütfen *adam eliyle süsenin saçına dokunur susen adamın elini iter* Sakın bana dokunma bana pis herif
Süsene dokunan adam yanındaki adama dönüp bir bakış atar diğer adam pis bir şekilde sırıtarak arkasını dönüp uzaklaşmaya başlamıştı. Ne olduğunu anlayamazken diğer adamın Süseni bileğinden yakalaması ile çığlığı bastı.
Süsen=İmdatttttt
Arabanın arka kapısına yönelmesi ile başından aşağı kaynar sular dökülürken kalp atışları kontrolden çıkmıştı. Çırpınışları şiddetlenirken boştaki eliyle vurup tekmelemeye başlamıştı.
Süsen=*ağlayarak* bırak beni Allah'ın cezası sakın bana dokunmaya çalışma YARDIM EDİN BENİ DUYAN YOK MU?
