♡~7~♡

237 29 33
                                    

Jisung

Gözlerimi zar zor açmaya çalıştım ama dermanım bile yoktu. tahminen saat 3 falandı. Kendimi zorlayarak yataktan kalktım. Mide bulantım ve baş dönmem geçmişti ama çok üşüyodum.
Telefonu aldım ve saate baktım. Saat 03:10 'du. Annemden bir mesaj vardı. Mesajın üstüne tıkladım ve yazdığını okudum.

Annem

" Oğlum, ben teyzenlerdeyim. Haberin olsun. Dolapta yemek var. Kendini aç bırakma. Bugün burada kalabilirim. Kendine dikkat et görüşürüz."

Gerçekten tam zamanını bulmuştu. Kendimi çok kötü hissediyodum. Tam telefonu kapatacaktim ama elim refleks olarak Minho'nun numarasina gitti. Off ne diye Minho, niye diğer arkadaşlarım değil. Niye hep Onu yanımda istiyorum. Düşüncelerimi durdurdum. Bu seferde tek düşüncem Onu aramalımiydim. Saçmalama jisung saat 3 bu saate benim için mi gelecek. Beynim bu yöndeydi ama ya kalbim. Kalbim beynime hep karşı cikiyodu ve ben hep kalbimi dinliyodum. O yüzden Minho'nun numarasını tıkladım ve arama başlattım. Telefon baya çaldı. Tam kapatacaktim. Karşı taraftan Minho'nun sesini duydum.

Minho: Alo Jisung. Birsey mi oldu bu saate?

Jisung: M-minho yanıma gelir misin?
Ken-kendimi iyi hissetmiyorum.

Kekelemesem olmaz zaten en nefret ettiğim şey

Minho: İyi misin? Tamam bekle konum at geliyorum hemen tamam mı? Bekle beni.

Zaten bu halimle bir yere gidemem ki

Jisung: Tamam bekliyorum.

Telefonu kapattım ve Minho'nun gelmesini bekledim.

Minho

Saatin kaç olduğundan haberim dahi yoktu ama masanın üstündeki telefonum susmak bilmiyordu. Sinirle yataktan kalktım ve telefonu elime aldım. Ekranda Jisung'um yazısını görünce. Telefonu hemen açtım. Sesi çok kötü geliyodu. Bana yanima gelmemi söyledi. Tabi ki gidicektim.
Telefonu kapattım. Üstüme thişort geçirip evden çıktım. Arabaya bindim ve hızlıca Jisung'un attığı konuma doğru sürdüm. Çok uzak degildi. Tahminen 20-25 dk falandı. Yollar boş olduğu için hizliydim.

...

Sonunda konuma gelmiştim. Arabayı park ettim ve hızlıca binaya doğru ilerledim. Kaçıncı kattı Peki? İşte bunu bilmiyodum. Jisung'u aramaya karar verdim. Biraz bekledikten sonra telefonu açtı.

Minho: Jisung, kapıyı açar mısın? Kaçıncı kat bilmiyorum.

Jisung: Tamam acıyorum.

Dedi ve birsey demeden kapattı.

Biraz bekledim ve kapını açılma sesini duydum. Hızlıca adımlarımı merdivene yönelttim. Kaçıncı kay hala bilmiyodum açık kapı görene kadar cikiyodum. Derken görmem bir olmuştu. Jisung üstünde yorganla birlikte. Kapının önünde bekliyordu. Saçları dağılmış ve yüzü kizarmisti. Şuan bile çok tatlıydı.

Jisung: Minho, girmicek misin?

Minho: Ha...şey giricem tabi.

Gülümseyip kapıdan yana çekildi Bende içeri geçtim.

Jisung

Minho gelmişti hemde kısa bir sürede gerçekten benim için gelmişti. Halim yoktu ama şuan çok mutluydum. Taki Minho o meşhur soruyu sorana kadar.

Minho: Sorun ne Jisung?

Tamam yapabilirim.

Jisung: Şey annemler bugün evde yok Minho ve ben kendimi çok kötü hissediyorum. Yani seni bu saate rahatsız ettim ama diğerleri telefona bakmadı. O yüzden tek sen kalmıştın.

 I fell in love/minsung/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin