4. Bölüm

49 20 73
                                    

... Ağlıyordu, beni bu kadar çok mu seviyordu?.

Bana döndü, gözlerime ağırlık çöktü bunu fark etmiş olmalı ki

"Uyuma güzelim, uyuma konuş benimle. Uyuma hayatım, seni çok seviyorum uyuma. Lütfen bana bunu yapma. Uyuma tamam mı uyuma."

dedi, çok ağlıyordu.

"De- Demir uyursam, uyursam uyanamam dimi. O yüzden, o yüzden öyle diyorsun."

dediğimde bana baktı ve

"Şimdi uyursan olmaz güzelim ama sonra uyuyabilirsin."

dedi. Sanki küçük bir kız çocuğuydum ve babama soru sormuşum gibi beni cevaplıyordu. Bense şöyle cevap verdim,

"Merak etme ölmeyeceğim. Beni satın aldıysan benim istediklerimi yapmak zorundasın. İsteklerimi yaptırmadan ölmek istemiyorum."

dedim hafif tebessüm ederek, o ise gözleri kızarmış bir şekilde bana baktı.

"Senin isteğin başım gözüm üstüne Ezgi'm. Ne dersen yapmaya hazırım ama lütfen uyuma tamam mı yavrum? Uyuma beni bu hayatta yanlız bırakma Ezgi'm, yapma bunu tamam mı?"

dedi ağlayarak. Bense sadece başımı salladım. Bir süre sonra bana dönüp

"Şarkı açayım mı eşlik edersen uyumazsın?"

dediğinde heyecanla ve yavaşça kafamı salladım.

"Erdem, radyodan 'Hadise - yaz günü' aç"

dediğinde Erdem denen kişi hemen açtı. Bense şarkıya eşlik ettim

E~ "Kapımı çal hadi kapımı çal"

D~"Hazır ettim ben beni. Geçir kendimden"

E~"Hadi, hadi nefesim ol."

D~"Zehirlendim, zehirlendim"

E~"Turuncu bir ateş gibi, sıcaksın"

D~"Aşkı kalbimi tutuşturan, tek sen"

E~"Olacaksın"

D~"Yaz günü yakar bu güneş kavurur ya."

E~"Kalbimi çalar bu deniz tadı aşka"

D~"Geceye düşer yakamoz ışığında."

E~"Beni al kollarına sar, bırakma."

D~"Beni al kollarına sar bırakma."

Diye mırıldandığımda bana daha çok sarıldı. Bir kaç dakika daha yola devam ettiğimizde hastaneye gelmiştik ama ben biraz daha dayanacağımı sanmıyordum.

"SEDYE!! SEDYE GETİRİN!! ÇABUK OLUNSANIZA!"

diye bağırdığında

"Başım!"

dedim. Öptü başımı ve ben o sıra kapadım gözlerimi ve açamadım. Sonra, sonra bağırışlar

'EZGİ BENİ BIRAKMA! EZGİ!! BIRAK BENİ ERDEM EZGİ'NİN YANINA GİDECEĞİM...'

gittikçe sesler boğuklaşıyordu.

DEMİR'İN ANLATIMI:

Kaç saat olmuştu bilmiyordum. Sevdiğim kadın ellerimin arasında kayboldu, koruyamadım.

Korkmuştu benden ama cidden onu korkutmak istemedim. Ben bir köşede oturup ameliyatta olan Ezgi'nin çıkmasını bekliyordum. Yaklaşık 2 saat sonra doktor çıktı, doktorun yanına gidip

"Ezgi'm nasıl oldu? Uyandı mi? Neresinden vurulmuş? Ameliyat nasıl geçti?"

diye ard arda sorular sordum ve doktorun tek dediği şey şuydu

"Kalbine yakın bir yerden vurulmuş ve yere düşünce kafasına darbe almış. Hayati tehlikesi devam ediyor. Sabaha kadar uyanmazsa komaya girebilir, şuan tek duamız sabaha kadar uyanması aksi takdirde 1-3 yıl boyunca uyanmayabilir"

dediğinde resmen ölecek gibi oldum. O komaya girerse ben yaşayamazdım.

ERTESİ SABAH:

Hâlâ bir haber yoktu. Kim yapmıştı onu da bulamamıştım, Ezgi'me bunu kim yaptı bulamadım. Derin bir nefes verdim ve sadece Ezgi'nin uyanması için Allah'a dua ettim. Yaklaşık bir saat sonra hemşire koşar adım Ezgi'nin odasından çıktı.

Ya valla ben birşey yapmamışım

Şarkı: Hadise - Yaz günü

Evet farkındayım
'Şarkıyla bu bölümün ne alakası var?'
demeyin aklıma geleni yazdım hsjsgsjdgkedh

Bölüm nasıl olmuş?

Demir'in performansı nasıldı?

Peki Ezgi?

Gelecek bölümde neler olacak sizce?

Yıldıza basın minnoşlarımm

E bana destek çıkarsanız mutlu olurum yanii

Zorunlu aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin