3. Bölüm İmkansız Umutlar

597 47 34
                                    

Hoş geldiniz canımın ta içleri❤️

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen ❤️

Bölüm şarkısı: Yunusemre Şekersiz/ İmkansız Bir Aşk Denir

___________________________________

Bir şeyin ne kadar imkansız olduğunu düşünürseniz o kadar uzaklaşır sizden diye bir söz okumuştum, belki bir yıl belki daha da önce.

Peki zaten hâli hazırda imkansız olan o şey ne olacaktı?

Gülümsedim, benim hayatımda imkanı olan tek şey Galatasaray üniversitesi hukuk fakültesi olacaktı. Başka çaresi var mıydı? Yoktu elbette, kendimi anca ben kurtarırdım.

Mirza aşıktı, sevdalıydı.

Mirza, mutluydu.

Ben?

Ben neydim? Ne olandım ben?

Yavaş yavaş doluyordu aklıma onu ilk gördüğüm gün. Henüz 16 yaşında olmama rağmen ondan etkilenmiştim. Mirza... Mirza Bey, 20 yaşındaydı o zaman. Çok salakça bir durumdu, bu halime güldüm.

Derin bir nefes alıp masa başından kalktım, zaten odaklanabildiğim söylenemezdi.

Odamın duvarında asılı olan dijital saate baktım. Gece yarısını geçiyordu ve ben öğle yemeğinden beri buradaydım.

Gözlerim doldu, canım yanmıştı.

Mirza birini seviyordu, onun gibi birini. Mutlu, neşe içinde şakıyan ve sürekli gülen birini.

Ben nasıldım sahi? Kasıntı, kendinden başka kimseyi sevmeyen, mutsuz, yüzü hiç gülmeyen?

Beni mi sevecekti?

Sesli bir nefes verip odamın kapısına yöneldiğim sırada cılız bir miyavlama sesi duydum, kesinlikle Eva'ya ait olan bu ses yüzümü güldürmüştü. Arkamı döndüğümde yatağımın üzerinde kıvrıldığını gördüm. Bir kaç adım atıp yanına yürüdüğümde gözlerini yavaş bir şekilde açıp kapatıyordu. "Güzel kızım" dedim siyah tüylerinde ellerimi gezdirip. "Bebeğim" dedim bu kezde. Eva halinden oldukça memnun bir sekilde mırıldanıyordu. Yumuşak tüyleri arasına bir öpücük bırakıp odadan çıktım.

Asansöre yürüdüğüm sırada arkamda hissettiğim adım sesleri ile yere baktım. Koridor penceresinden vuran ay ışığı gelen kişinin gölgesini düşürüyordu zemine.

Gölgede görmek istediğim kişi belki Lodos Bey, belki Çakır. Bilmiyordum, bildiğim tek şey Mirza Bey'i beklemediğim olmuştu. "Umut hanım, uyku tutmadı mı?" demişti. "Tutmadı Mirza Bey" dedim "sizin bu katta ne işiniz var?" dedim ardından. Mirza Bey başını kaşıdı, "Lodos Bey koridorun sonundaki odayı bana verdi. Çalışanlar için olan evler doluymuş " dedi, başımı salladım"anladım, iyi geceler Mirza Bey " dedim asansöre binerken. Mirza Bey bir şeyler mırıldanırken asansörün kapısı kapanmıştı.

Çok geçmeden zemin katta duran asansörden inerek mutfağa yürüdüm. Uykum yoktu, belki duyduğum cümleden belki de alışkanlıktan uykum gelmiyordu. Hızlıca mutfağa bakındım, eşyaların yerini kontrol ettim aradığım şeyleri bulunca bir kâse çıkarıp yulaf koydum içine. Dolaptan süt ve fıstık ezmesi alarak yulafın üzerine koydum. Mutfak tezgahından küçük bir muz alıp onu da içine doğradım. Yulaf hazır olunca mutfak dolabından büyük bir bardak çıkarıp sade bir kahve yaptım kendime. Hızlıca ikisini de alarak odama döndüm.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 03, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bazen Bir Umut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin