Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Bu adam ölmeseydi serinin ilerisinde neler olurdu vok merak ediyorum tum dramayi karsiliyodu)
kalbinin göğsünde heyecanla attığını hissedebiliyordun. Tabancayı eline alırken gözlerin kırmızı ve beyaz daireye kısıldı. Göz hizasına getirdin ve gözlerini kıstın, bir mermi daha harcamak istemiyordun.
Odağını bozan titreyen ellerinle konsantre olmak zordu. Bu kadardı, kendini gruba kanıtlaman gerekiyordu, işe yaradığını kanıtlaman gerekiyordu. Derin bir nefes aldın, sinirlerini yatıştırdın ve ellerinin daha az titremesini sağladın. İşte buydu, bunu iliklerinizde hissedebiliyordunuz.
Tam o sırada kulağına bir çıtlama sesi geldi. Hızlı reaksiyon süren, tek ayağının üzerinde dönmene ve silahını sesin geldiği yere doğrultmana sebep oldu. Tetik parmağın hazırdı, ancak Shane ortaya çıktı, yine de ateş edip etmeyeceğinden emin olamıyordun.
"lanet olsun Shane." içinden küfür ettin. açıklığa çıkıp mükemmel atışını mahvettiğinde hâlâ onu vurma ve bunun bir kaza olduğunu söyleme düşüncesi bir seçenekti. Sinirli bir iç çektin ve silahını indirdin. "Kahretsin, saçına ne oldu?" neredeyse kelleşmiş adamı görünce kıkırdadın.
"Ne, beğenmedin mi?" diye sordu, eliyle saçsız başını ovuşturarak. Soğukkanlılığınızı korumaya çalışırken dudaklarınızın uçlarını kıvıran küçük bir gülümsemeyle nispeten düz bir yüz tuttunuz.
Omuz silktin "Saçlarını daha uzun severdim, seni seksi gösteriyordu, şimdiyse seksi bir köstebek faresi gibi görünüyorsun." dedin dudaklarında bir sırıtışla seni dinledikten sonra, kısa sürede ne kadar yoldan çıktığını anladın. Onu görmezden gelirsen uzaklaşacağını umarak, tekrar hedefe odaklandın.
Silahı bir kez daha göz hizasına kaldırdın. Ateş etmeden önce kendini sakinleştirmeye çalıştın. Mermi, hedefin dış kenarına çarptığında yüksek bir patlama sesi çıkardı. Hayal kırıklığına uğramış bir iç çekersin, o boktan nişanla vuracağın tek şey bir kütük ya da ağaç olurdu.
"yardıma ihtiyacın var mı?" diye sordu Shane, onun kendini beğenmiş sırıtışını gözünün ucuyla bile görebiliyordun. Silah kullanmada senden çok daha iyi olduğu belliydi. O bir polisti, elbette çoğu şeyde seni gölgede bırakırdı ama düşünceleriniz iğneleyici yorumlar ve alaycı tonlarla doldu.
"Ne yaptığımı biliyorum, beni rahat bırak." tersledin sadece yardım etmeye çalışsa da, bu tek başına yapman gereken bir şeydi. bu gruba bağlı kalacak kadar iyi olduğunu kendine kanıtlamak için.
Tüfeği bir kez daha havaya kaldırdın ve gözlerini şeker kamışı renkli hedefe diktin. nefesinizi sakinleştirmek ve sesi kulaklarınızı doldurmadan önce tetiğe hafifçe basmak. "Hayır, bilmiyorsun, yanlış düşünüyorsun." dedi.
Silahı yanına bıraktın ve ona sinirli bir bakış attın. Yanına geldi ve süreç boyunca size koçluk yapmaya başladı. Talimatını yaptın ve bir kez daha silahı hedefe doğrulttun. "bunun gibi." diyor, vücudunun etrafına uzanarak nişan almanı tam istediği yerde olacak şekilde ayarlıyor.
Kaslı gövdesinin sizin oldukça küçük olan vücudunuza baskı yaptığını hissedebiliyordun. Kulağına değen sıcak nefes üflemelerini hissettiğinde nefesin kesildi. Normalde yaptığın gibi onu azarlayabilirdin ama bu durumla ilgili bir şey kelimelerin kafanda kaybolmasına neden oldu.
"Şimdi," diye emretti ve başka bir söz söylemeden itaat ettin. Mermi çıktı ve hedefin merkezine girdi. Hedefe gerçekten ulaştığını gördükten sonra, gözlerinden küçük bir neşe parladı.
Ormandan topallayarak gelen çökük gözlü huysuz yaşlı adamı işaret ederek, "güzel, şimdi şu aylak ne olacak." dedi. Shane'in talimatlarını bir takip ettin, dağınıklığa yer bırakmadın. Ceset ikinizin durduğu yere doğru sallanırken, merminin serbestçe ve doğruca kafatasına uçmasına izin verdin.
Mutlu bir genç kızın arkadaşlarına atacağı gibi, hiç düşünmeden onun kollarına atladın. Hatanı fark etmeden önce kolların ona dolandı. Shane senin arkadaşın değildi, dostun da değildi, sadece birkaç kez sana yardım eden bir herifti. Beceriksizce ondan geri adım attın.
"Üzgünüm, bu benim ilk aylak cinayetimdi ve..."
"Bunu yapabileceğini biliyordum." dedi yumuşak bir gülümsemeyle. Seninle alay etmedi ya da hiçbir şekilde eleştirmedi, ilk cinayetini silahla alabildiğin için gerçekten gurur duyuyor gibiydi.
"Daha fazla işarete ihtiyacın varsa, beni nerede bulacağını biliyorsun." dedi sana sırtını dönmeden önce. Sizin ve hayatta kalan diğer birkaç kişinin kaldığı çiftlik evine geri dönmesini izledin. Nedense Shane hakkında kötü düşündüğün için kendininkötü hissettin, belki de o kadar da kötü bir adam değildi.
