Menajer (2min)✔️

"32"

Changbin o kadar ağlıyor ki Minho onu ilk kez böyle görüyor. 

Adam ilk şampiyonluklarında bile ağlamadı. 

Ama şimdi, ringin içinden kalabalıkla birlikte bağırırken göz yaşları her yere dağılıyor. 

Alanın ışıklarından çok kamera ışıkları var ve bir mikrofon ona uzatıldığında ittiriyor. 

Hala boynunda duran sevgilisini sıkı sıkı tutuyor. 

Sonra Felix geliyor. Ringe. 

Onu alkışlayarak ilerliyor ve Changbin tutunup onu kaldırdığında karşısındaki manzaraya inanamıyor. 

Kesinlikle gazeteye çıkacaklar.

Bundan emin. 

Kutlama devam edene kadar bekliyorlar ve sonra Seungmin onu çekiyor. 

Hep birlikte iniyorlar. Soyunma odasına girene kadar bir kaç kamera daha takip ediyor ama içeri girdiklerinde yalnızlar. 

Minho onu öpüyor. 

Nefes almadan. Odada ki diğer ikiliyi umursamadan tutkuyla öpüyor ve dudakların arasına gözyaşı karışıyor.

Ayrıldıklarında konuşamıyorlar bile. Her bir kelimenin arası hıçkırık. 

Bedenleri o kadar yorgun ve bitkin ki...

Korku, endişe, sinir ve coşku resmen bir kaç saatte bünyelerine enjekte edildi ve ikisi de bununla nasıl başa çıkmaları gerektiğini bilmiyor. 

Minho az önce şampiyon oldu. 

Kapının ardında onu bekleyen bir ton kamera var ama hiç biri gerçekten umurunda değil. 

Patlayan kaşlarını umursamadan yaklaştı. 

Seungmin şimdi onu inceliyordu. 

"Nasıl?...ben sandım ki-"

"Onlar beni buldu."

Kafasıyla ikiliyi işaret ediyor. Minho'nun odağı orda. 

"Nasıl?"

Changbin kızaran gözleriyle ellerini beline yaslayıp burnunu çekiyor. 

"Felix yerini biliyordu bana ulaştı."

Minho ona minnetle bakıyor ve felix sadece gülümsüyor. 

O anladı ve sorun değil. 

Birbirlerine sarılan ikiliye bakarken mutlu. 

"Neredeler?"

Kimi sorduğunu anlayan Seungmin, ellerini yüzünden omzuna indiriyor. 

"Onları tutuyorlar."

"Kim?"

"Benimkiler."

"Ne?"

"Minho öğrenmen gereken çok şey var ama önce şampiyonluğu halletmeliyiz. Herkes seni bekliyor tamam mı?"

Evet, kesinlikle. 

Bunu biliyor. 

Onu tekrar kendine çekiyor ve dışarı tekrar çıkmadan önce sevgilisinin iyi olduğundan emin oluyor. 

Sonra hemen Felix'e yaklaşıyor. 

"Buradan ayrılma tamam mı? Sana bir teşekkür borcum var."