Bölüm 34

518 15 2
                                    

Meryem geçen zamanda biraz da olsa kendni toparlayabilmişti.Yaşadığı yıkıntının büyüklüğü ne kadar olsa da hala Taner'i deliler gibi seviyordu.Şuan ne yapıyor ? Mutlu mu? diye düşünmekten kendini alamıyordu.Günleri bütün gün çalışmakla geçiriyordu.Boş boş oturduğu zaman hep onu düşünüyordu.Daha fazla üzülmemek için hep bir şeylerle meşgul oluyordu.Babası Zeki bey kızını mutlu etmek için elinden geleni yapıyordu.Uğradığı bu ihanetin ne denli üzücü bir şey olduğunu tahmin edebiliyordu.Meryem'in bir çok talibi vardı.Ama bir türlü bunu söylemeye casaret edemiyordu.Kızını kırmaktan çok korkuyordu.Yaşı da geldi geçiyordu.Millet dedikodu yapıyordu evde kaldı diye.Aklından kötü düşünceler geçiyordu bazen.Acaba kızı Taner denen o şerefsizle beraber olmuşmuydu?Eğer olduysa kimse istemezdi onu.Herşeyiyle kabul edecek bir erkekte karar kılmalıydı.Öyle biri vardı aklında.Meryem'le çok evlenmek isteyen ve ona çok aşık olan biri.Meryem'den yaşça büyük olsa da ona çok iyi sahip çıkacak biri.Bu aklından geçenleri kızına söylemesi çok zordu.Ama başka çaresi yoktu.O göçüp gittiğinde Meryem'e kim bakacaktı?

******

Akşam yemeğinde otururlarken Mualla ile Halil'de gelmişti.Babası herkes bir aradayken bu konuyu konuşmak istiyordu.Nasıl cümleye başlayacağını kestiremiyordu.Meryem'in gözünün içine bakıyordu.Meryem durumun farkındaydı.Ama babasının ne konuşacağını bilmiyordu.

''Baba ne oldu bir sorun mu var ? '' dedi en sonunda.Babası konuşmaya başladı.

''Kızım evlililk yaşın geldi biliyorsun.''

Meryem cevap vermedi...

''Seni mutlu edebilecek birisini tanıyorum.Evlen demiyorum kızım bir tanış.''

Meryem yemeğine devam etti.Yemek bittikten sonra odasına çekildi.Mualla'da onunla konuşmak için yanına gitti.

''Bak Meryem hayatın boyunca yalnız olamazsın.Kendine bir şans ver.Belki mutlu olursun.''

''Abla ben kimseyi sevmek istemiyorum.Anlamıyor musun?''

''Anlıyorum ama başka çaren yok.Böyle yaparak Taner'i unutamazsın.Ama eğer bir başkası girerse hayatına unutursun.''

''Gerçekten bir başkası olursa unutabilir miyim?''

''Denemeye değer.''

''Tamam yarın tanışalım.Söyle babama.''

Meryem kararını vermişti.Hayatına böyle devam edemezdi.Sevmediği biri olsa da evlenmekten başka şansı yoktu.

*****

Annesi ve babası tarladan döndüğünde bütün hazırlıklar bitmişti.Ahmet Bey ve ailesi Meryem'i görmeye geleceklerdi.Geç kalmadan kapı çaldı.Kapıyı Mualla açtı.Karşısında uzun boylu,esmer,kaverengi gözlü biri duruyordu.Çirkin bir erkek olmadığını görünce birazda olsa içi rahatladı.Ama yaşça Meryem'den büyük olduğu belliydi.İçeri buyur etti herkesi.Ahmet'in gözü Meryem'i arıyordu.Heyecanlı olduğunu anlamıştı.Hemen Meryem'in yanına gitti.Onu oda da öylece otururken buldu.Hazırlanmamıştı.Günlük kıyafetlerinle oturuyordu.

''Meryem ne yapıyorsun burada ?Herkes geldi,seni bekliyorlar.''

''Tamam abla müstakbel kocamı görmeye gelirim.'' dedi Meryem suratını asarak.

''Bak evlenmek zorunda olmadığını babam söyledi sana.''

''Ben evlenmeye karar verdim.Daha fazla bu baskı alında duramam.'' dedi fırladı yerinden.Aşağıya indiğinde bütün bakışlar onun üstüne toplandı.Ahmet Bey gözlerini alamıyordu Meryem'den.Bembeyaz tenine bakmadan edemiyordu.Meryem gülümseyerek içeri girdi.Herkesin elini öptü.Ahmet hiç dikkatini bile çekmedi.Çekse de çekmesede sonuçta evlenecekti onunla..Mutfağa gidip kaveleri yaptı.Kahveler içildi,sohpetler edildi,gülüşler oldu,ve en sonunda Meryem ile Ahmet'in bu ay evliliklerine karar verildi.Mualla bu işin neden bu kadar kısa zamanda olduğunu anlamıyordu.Ahmet'in ailesi oğlunun yaşı geçiyor diye hemen evlendirmek istiyordu.Milletin ağzına düşmüştü onlarda.

*****

Bir ayda bütün hazırlıklar yapıldı.Meryem'e bir gelinlik dikildi.Düğün günü herkes koşturuyordu.Meryem ise kılını kıpırtdatmıyordu.Herşeyden vazgeçtiği gündü.Mutlu olmak istesede olamıyordu.Ahmet hep etrafındaydı bundan çok rahatsız olsa da belli etmemeye çalışıyordu.Bu düğünün hemen bitmesi için dualar ediyordu.Peki düünbittikten sonra ne yapacaktı?Sevmedği bir adamın koynunda nasıl nefes alacaktı?O sadece Taner'in ellerini bilirdi.Buna nasıl dayanacaktı onu bilmiyordu.

Düğün bitti...

Herkes gitti...

Ahmet ile Meryem başbaşa kaldılar.

Meryem ne yapacağını şaşırmıştı.Bu adamın koynuna giremeyecek gibi hissediyordu kendini.Ama başka şansı yoktu.Bunu yapmalıydı.Yoksa herşey boşa gidecekti.Hem belki beklediği kadar korkunç olmazdı.Yatağa yattıkları andan itibaren Meryem gözlerini kapattı.Ahmet'in ellerini Taner'in elleri gibi düşündü.Başka şansı yoktu.

Zaman geçti...

Gözlerini açtığında çırıl çıplaktı.Herşey olup bitmişti demekki.Ahmet Bey bir anda kalktı.

''Sen bakire değilsin.''

''Bunu bildiğini sanıyordum.'' dedi Meryem.Aslında bu söylenen onu çok şaşırtmıştı.Ama Ahmet Bey'in kabul ettiğini düşünüyordu.

''Öyle bir şüphe vardı içimde ama belki yanılıyorumdur dedim.Olsun ben seni seviyorum Meryem hepte seveceğim.'' dedi Meryem'in koynuna sokuldu.

Bu adamı gerçekten anlayamıyordu Meryem.

Ahmet Bey...

Çocukken geçirdiği kazadan beri pek te normal olmayan birirydi.Bazen çok gülünç biri,bazende çok sinirli hıçın biri oluyordu.Ailesi bu yüzden ona evlenecek birisini bulamıyordu.En sonunda Ahmet'in düzeldiğini söylediler herkese.Ama düzelmemişti.Annesine babasına her zaman iyi davransada en ufak şeylere çok büyük tepkiler verebiliyordu.Kırıp,döküyor sinirini atmaya çalışıyordu.Meryem bir gariplik olduğunu anlıyor gibiydi ama birtürlü kesin sonuca varamıyordu.Varmak için uğraşmıyordu aslında.Çünkü Ahmet'in onun kalbinde hiç bir hükmü yoktu.Onun için varsa yoksa Taner''di.

2 YIL SONRA....

Meryem'in kucağında artık bir kızı ve oğlu vardı.Sevim ve Ali.

Onlar sayesinde mutluluğa gözlerini açtı.Hayata bağlandı.Ahmet'i hala sevmese de sevgisini verebileceği çocukları vardı.Bütün gün onlardan gözünü ayırmıyordu.Yine bir akşam çocuklarınla vakit geçirirken Ahmet Bey yüzü üzgün bir şekilde içeri girdi.Meryem durumu farketti.

''Ne oldu Ahmet?''

''Meryem burada yaptığım işten fazla para kazanamıyorum.Zor geçinmeye başladık.Sende farkındasın.''

''Evet ama ben şikayetçi değilim.''

''Çocuklarımız büyüyor.Masrafları artacak.O yüzden ben İstanbul'da çalışmaya karar verdim.Yarın akşam yola çıkıyorum.''

Meryem hiçbir şey demeden kafasını salladı sadece.

Ahmet Bey'i uğurladıktan sonra.Çocuklarında başbaşa kalacağı uzun bir zaman dilimine girmişti artık.Daha mutlu olacağını düşünüyordu.Annesinin yanına gitti.Evde yiyecek hiç birşey kalmamıştı.Babası ona para verdi,pazara çıktı.

Uzun zamandır dışarı çıkmıyordu.Temiz hava ona biraz iyi geldi.Pazarın kalabalıında bir yüz gördü.En başta çıkaramadı.Sakallarından,saçlarında yüzü görünmüyordu.Ama biraz daha bakınca gözlerinden tanıdı onu.

Taner karşısındaydı.

Geçmişi ayakları altındaydı.

Hayal kırıklığı yeniden canlandı.

Aşkı yeniden alevlendi.

Sadece bir bakışta...

Yüreğimde Kalan UmutlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin