O BANA MI BAKTI

BAKMAK İSTİYORUM

Dersin yarısı geçti ve ben hâlâ derse konsantre olamamıştım. Tabiki ders dinlemeyi çok seven biri değildim ama Arda ve Enes'in konuşmalarına kulak misafiri olmak yerine ders dinlemeyi tercih ederdim.

Evet isimlerini öğrenmiştim. Ders boyunca konuştukları için birbirlerinin isimlerini kullanmışlardı.

Aslında o kadar çok konuşmuyorlardı. Hatta çok sessizdiler. Belki de ben tamamen aklımı onların konuşmasına vermiştim.

Enes " Oğlum hocaya baksana heran ölecek gibi konuşuyor. " dediğinde ben kendimi gülmemek için zor tutarken Ceren'in gülmesiyle onunda onları dinlediğini anlaşmıştım. Arda Enes'e bir şey dememişti.

Aralarındaki konuşma bittiğinde dersimizdeki hocayı daha detaylı bir şekilde süzdüm. Cidden bahsettikleri kadar vardı. Hocanın yürümeye mecali yok gibiydi. İsmi Nermin di sanırım. Tatlı bir hocaydı ama ölü gibiydi.

"Höst." bunu diyen tabiki de benim arkadaşım. Enes öne doğru masasını itince Ceren direk bunu söylemişti ve şuan Enesle tartışıyorlardı.

"Ya sen ne yaptığını sanıyorsun hayvan." Ceren kendini aşmış bir şekilde Enesle tartışırken ben şok olmuş şekilde onları dinliyordum.

"Abartma bebeğim seni görmemiştim." Enes'in söylediği şey Ceren'in sinirlerini ciddi anlamda bozmuştu. Ceren'in daha fazla sinirlenmemesi için ortaya ben girdim ve Enes'e "Bence özür dile ve konu kapansın." dedim.

"Bence özür dilenecek birşey yok." Enes bunu Ceren'in gözünün içine bakıp söylerken tartışmanın sonlanmasını sağlayan Nermin hocanın "Neler oluyor orada." demesiydi.

Bir müddet sessizlikten sonra Arda "Birşey yok hocam." dedi ve hepimiz oturduk.

Daha ilk günden rezillik. Daha ilk günden tartışma. Ve daha neler olacak kim bilir.

Son dersten de çıkmıştık. Okul ciddi anlamda bok gibi geçmişti. Ceren gün boyunca Arda sana bakıp duruyor desede bunun umurumda olmaması gerekiyordu. Ben yeni bir başlangıç yapacaktım ve hayatımda asla bir erkek olmamalıydı.

Ceren'le birlikte okul çıkışı bara gitme kararı aldık ikimizde arabalarımıza binmek için ayrıldık ve bara gitmeye başladık.

Arda'yı ilk kez gördüğüm yerdi burası. Aklımdaki düşünceleri sildim ve Ceren'e dönerek "İyi oldu buraya geldiğimiz dersler başlayınca fırsat bulamayız."

Biraz düşündü ve "Bence bu barın bir özelliği var." dedi. Şaşırmışça ona baktım ve gülerek "Neymiş o özellik." dedim.

Ceren ciddi bir şekilde "Senin Arda'yı ilk gördüğün yer burasıydı ve şuan köşedeki masada Arda'yla Enes var. Bana hiçte tesadüf gibi gelmiyor."

Ceren'in sözü üzerine çaktırmadan arkama baksamda öküz gibi bizim oturduğumuz köşeye baktıkları için ciddi anlamda ilgi çekmiştim. Önüme döndüm ve "Belki sürekli burada takılıyorlardır." dedim.

Ceren beni onaylamazca "Burası bizim aile barımız ama önceden onları hiç görmemiştik." dedi.

"Evet görmemiştik aman boşver ne önemi var." dediğimde Ceren inanamazca bana baktı ve "Damla yalnız buraya biri geliyor." dedi.

Arkama döndüm ve gelen kişiye baktım ilk önce önemsemedim ama daha sonra yanıma oturunca döndüm ve "Yanlış geldin sanırım seni tanımıyorum." dedim. Yanımdaki çocuk sırıttı ve bana doğru eğilerek "Tanışabiliriz bebeğim sıkıntı yok." dedi.

Ben şaşkın bir şekilde yanımda oturan kişiye bakarken Ceren bağırarak "Siktir git piç kurusu." dedi. Ceren'in bağırması üzerine yanımdaki kişi kalktı ama kendi kendine kalmamıştı birisi kaldırmıştı.

Arkama döndüm ve Arda'yı görmemle sebepsiz yere sevindim. Bana bakıyordu neden bilmiyorum ama onun bakışları beni farklı hissettiriyordu. Daha yeni girmişti hayatıma. Hiç tanımıyordum ama içimden bir his farklı olduğunu düşünüyordu.

Kokusunu içime çektim ve gülümsedim ilginçti bahar gibi kokarken gözlerine baktığımda güzü görüyordum.

Gözlerimi ondan çevirdim ve çocuğa sinirle bakan Enes'i gördüm. "Kızlar git dedi duymadın herhalde." dediğinde çocuk umursamaz bir şekilde güldü ve bana bakarak "Bu bebek sahipsiz bende fırsatı değerlendireceğim bence siz bizi yalnız bırakın." dedi.

Sözünü Arda'nın yumruğu böldüğünde Arda sinirli bir şekilde "Bir daha seni barımda görmeyeceğim şimdi Siktir git." dedi.

Söylediği söz üzerine çocuk uzaklaşırken ben ve Ceren şaşkınlığımızı cidden belli ediyorduk. "Ne demek istiyorsun sen." bunu diyen Ceren'di. Bende Arda'ya döndüm ve cevaplamasını bekledim.

Enes güldü ve "Neden bahsediyorsun güzellik." dedi. Ceren sinir olmuş bir şekilde Enes'e döndü ve "Bu bizim aile barımız Damla ve benim aileme ait sizin değil Arda o çocuğa seni barımda görmeyeceğim dedi ne demek istiyorsunuz. Ayrıca bana güzellik falan deme salak şey."

Enes tekrar güldü ve "Ayıp oluyor ama salak falan olmuyor. Hem biz bu barın ortaklarıyız." dedi. Dediği şey üzerine Arda'ya döndüm birşey söylemesini bekliyordum ama o sadece bana bakıyordu.

Dayanamayıp "Sizi daha önce burada görmedik." dedim.

Arda bir müddet sustu ve "Yurt dışındaydık yeni geldik." dedi. Ciddi anlamda şaşkındım. Diyecek bir şey bulamayarak yerime oturdum. Ceren'de yanıma oturdu ve onların gitmesini beklerken karşımıza oturdular.

Ceren sinirli bir şekilde "Kendi masanıza geçseniz." dedi. Enes güldü ve Ceren'i umursamadan paketini çıkarıp sigara aldı sigarasını yakarken Ceren' den gözünü bir saniye bile ayırmamıştı.

Cidden ilginçti onları daha yeni tanıyorduk hatta buna tanımak bile denmezdi ama şuan aynı barda karşılıklı oturuyorduk.

Beynimde dolaşan düşünceleri bir kenera bıraktım ve bardağımdaki viskiyi içtim. Yanımda ki şişeyi açtım ve tekrar doldurdum. Aklımdaki düşünceleri anca böyle uzak tutabiliyordum.

Bardağımı elime aldım ve arkama yaslandım. Arda yine bana bakıyordu. Cidden anlam veremiyordum. Bardağımdaki viskiyi içtim ve masaya koydum.

Bu benim kaçıncı bardağım bilmiyorum ama artık sayamıyordum. Ceren'e döndüğümde oda benle aynı durumdaydı. Arda hâlâ karşımda oturuyor ve bana bakıyordu.

Merakıma yenik düşüp "Neden bana öyle bakıyorsun." dedim. Aslında merakıma yenikte düşmemiştim. Sarhoşluğun verdiği deli cesaretiydi bu.

Biraz düşündü ve "Neden bu kadar çok içiyorsun." dedi. Güldüm ve " Sorumu cevaplamadın." dedim.

Sözüme karşılık oda gülmüştü. Gülüşü huzur vericiydi. Karşımda hiç tanımadığım bir adam duruyordu ve gülüşü, bakışı, ses tonu huzur vericiydi.

"Bakmak istiyorum diyelim ve konuyu kapatalım. Şimdi sen cevapla neden bu kadar çok içiyorsun." dediğinde bende güldüm ve "İçmek istiyorum deyip konuyu kapatsak." dedim ve arkama yaslanarak gözlerimi kapattım.