4. bölüm

339 12 3
                                    

İyi okumalar💜

4. Bölüm
Yoksa ben aşıkmıydım. Olamaz aşık olamam daha geleli iki gün olmuş. Aşık olamam. Bu düşünceler kafanım içinde dönüp duruyordu.

(Yarım saat sonra)

Film gerçekten mütişti. Bora film boyunca sesini çıkartmamıştı.

Elçin:bora film nası-

Bora uyumuştu. Uyurken çok tatlı duruyordu. Onu uyandırmak istemedim. O yüzden onu dikkatlice koltuğa yatırdım. Üzerine odamdan bir battaniye getirdim. Battaniyeyi üzerine serdim. Tam kalkıp odama gidecektim ki bora elimden tuttu.hala uyuyordu. şunları söyledi.

Bora: elçin, gitme, bırakma beni,

Bora bunu dediği anda kalbim durmuştu. O an gidemedim. Bora elimi dahada sıkı tuttu ve aynı şeyleri söyledi boranın yanına koltuğa oturdum ve sadece şunları söyledim.

Elçin: merak etme ben burdayım. Hiçbir yere gitmiyorum.

İstemeden sesli bir şekilde

Elçin: Ben galiba gerçekten aşık oldum. Ama sadece iki gün oldu, iki günde ne değişti. Sabah kavga ediyoduk. Ay ne diyorum ben. Hemen bu yanlış duygulardan kurtulmalıyım.

Bir anda bora elimi bırakıp arkasını bana dönüp uyumaya devam etti. Üzerini tekrarda örttüm ve odama çıktım. Telefonumla oynarken uyuya kaldım.

(Geçenin ortasında)

Bir sesle irkildim. Yatağımda oturur pozisyona geldim. Odamı yatağımın önündeki camdan içeri vuran ay ışığı aydınlatıyordu. İlk başta etrafıma baktım kimse yoktu. Birkaç dakika sonra birisi cama sert bir şekilde kocaman bir taş fırlattı. Camın kırılmasından korktuğum için yüksek sesle bir çığlık attım. Bora sesimi duymuş olacak ki koşarak odama geldi. Yanıma oturdu. Yüzümü elleri arasına alarak.

Bora: ne oldu Elçin, iyi misin

Boranın dediklerini kafamla onayladım. Bora ellerini çekmeden alnıma bir öpücük kondurdu. Sonra kırılan camdan dışarı bakmaya gidiyordu. Titrek bir sesle.

Elçin: dikkat et bora

Bora bana bakıp kafasını tamam anlamında aşağı yukarı hareket ettirdi. Bora camdan dışarı baktığında dışarıda kimse yoktu. Kırılan camlara bakarken içeri atılan taşın üzerinde birşey yazdığını gördü. Notu sesli bir şekilde okudu. Notta şunlar yazıyordu.

"Elimden kaçamayacaksın güzellik"

Bora: Bunu kim yazmış olabilir ki.

Bense hala korkuda titriyordum. Bora bana baktı. Korktuğumu gördü ve tekrar yanıma oturdu. Elimi sıkıca tuttu. Ona baktım. Bana

Bora: Elçin, sana söz veriyorum. Bana birşey olmadığı sürece kimse sana tutamayacak.

Bora'dan bunları duyduğum gerçekten şaşırmıştım. Yoksa oda banamı aşık. Allah'ım ne saçmalıyorum ben. Neyse, bora bana bakarak

Bora: Elçin hadi gel. Sadece bu geceliğine beraber yatalım ne dersin. Hem birşey olursa seni korumam daha kolay olur.

Çok korktuğum için Bora'nın bu teklifini hiç düşünmeden kabul ettim. Bora beni kendi yatak odasına götürdü. Onun odadı daha büyük ve ferahtı. İkimizde yatağa uzandık. Ben buraya sırtımı döndüm ve uyumaya başladım. Birkaç dakika onda hala uyuyamamıştım. Bora bana dönüp.

Bora: ne oldu prenses. Yoksa uykun mu kaçtı.

Boranın dediğini onayladım. Bora bana dahada yaklaştı. Ona şaşırmış bir şekilde baktım. Bora bana

Bora: merak etme Elçin. Yemem seni. Zaten bu gece son bir daha böyle birşey yaşarmıyız bilmiyorum.

Bora bana dahada yaklaştı. Bana sarıldı ve kendine çekti. Ona sarılmayacaktım ama o bana masum gözlerle bakarak.

Bora: hadi ama elçin, sarıl bana. Merak etme gece boyunca gıkımı bile çıkarmayacağım.

Çok istemesemde onu onayladım ve ona sarıldım. Mutlu olmuştu. Birkaç dakika sonra boranın kollarında uyuya kaldım.

( sabah olur)

Uyandığımda bora bana ahtapot gibi sarılmıştı. Ondan bir şekilde kurtuldum. Uzun bir süre ona baktım uyurken gerçekten tatlı oluyordu. Aşağıdan ayak sesleri duydum. Emin olmak için kapıyı hafif açtım. Gördüğm şey karşıdında şok olmuştum. Merdivenlerin dibinde, arkası dönük, uzun, siyah giydiği bir adam vardı. Sesizce kapıyı kapattım ve hemen Bora'nın yanına gidip borayı kaldırmaya çalıştım.

Elçin: bora, bora kalk, bora kalk alt katta biri var. Bora kalk

Bora yarı uykulu yarı endişeli bir şekilde

Bora: evin içindemi

Elçin: evet merdivenin dibinde ayakta, arkası dönük bir şekilde etrafına bakıyordu.

Bora kim olduğuna bakmak için yataktan kalkıyodu ki elini tuttum ve şöyle dedim.

Elçin: bora, lütfen gitme, beni burda tek bırakma. Korkuyorum.

Bora yüzümü elleri arasına alıp konuşmaya başladı.

Bora: merak etme elçin, sadece kapıdan bakıcam. Korkma ben yanındayken kimse sana tutamaz. Bunu asla unutma. Tamam mı.

Evet anlamında kafamı salladım. Bora bu sefer hem anlıma hemde boynuna uzun bir öpücük kondurup yavaş yavaş kapıya doğru gitti. Tam kapıyı açacaktı ki adamın gölgesini gördü. O adam, artık kimse kapının önüne gelmişti. Bora sessiz ve hızlı hareketlerle benim yanıma geldi. Beni yataktan kaldırdı ikimizde dolaba saklandık. Adam uzun bir süre sonra içeri girdi. Dolap aralığından adamı görebiliyorduk. Adam gerçekten uzunu. Adamın yüzünde maske olduğu için yünü net bir şekilde göremedik. Borayla bizim vücutlarımız birbirine değiyordu. Hayır anlamadım gitti zenginsin neden bu kadar küçük bir dolap alırsın ki. Boranın klostrofobi si varmış meğer. Dar alanda olduğu için ikide bir hızlı nefes alıyordu adam sesimizi duyuyordu ama nerden geldiğini anlamaya çalışıyordu. Bora gittikçe fenalaşıyordu. Birşey yapmam gerekiyordu ama ney. Sessiz bir şekilde boraya sordum.

Elçin: bora ne yapabilirim senin için

Bora: öp beni

Şaşırmış bir şekilde

Elçin: Ne.

Bora: öp beni

Bora gittikçe fenalaşıyordu. Galiba yapacak başka birşeyim yok. Boraya baktım git gide daha kötü oluyordu bora tekrardan

Bora: öp be-

Dudağımı onun dudağına bastırdım.
Bora bir anda normale dönmeye başlamıştı. Ben onu öpüyordum oda bana karşılık veriyordu elini belimde gezdiriyordu. Bense olayın gazına gelip elimi saçlarında gezdiriyordum. O siyahlı adam bizim dolabın önüne gelmişti.

Galiba bu borayla ilk ve son öpücüğümüzdü...

(826 kelime)

Salı günü terciğlerim başladığı için diğer bölümler biraz geç gelebilir kurura bakmayın

Aklıma yazmak için birşey gelmiyo
Eğer diğer bölüm biraz geç gelirse şimdiden kusuruma bakmayın.

Umarım hoşunıza gitmiştir. 💜

Zoraki Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin