Jihyo'nun attığı mesajları kısaca geçiştirip kafamı sıradan kaldırıp Kyungsoo'ya bakıp somurttum. Bir şey söylemek istemiyordum ama gördüğüm sahne gözümün önünden gitmiyordu bir türlü.
Kendi içimi yemektense olayın kökten çözülmesi için ayağa kalktım ve yanına doğru ilerledim. Telefona kafasını gömmüş, resmen algılarını kapatmış gibiydi.
"Baksana bir." dediğimde gözünü hafifçe bana çevirdi sonrasında da tekrar telefona gömüldü "Dinliyorum."
"Bir şey anlatacağım ya." dediğimde kafasını kaldırıp telefonu masaya bıraktı ve iç çekti "Baekhyun'la kavga ettiyseniz yine bu sefer uğraşmam bak."
"Hayır." dedim ve gerginlikle ellerimi saçıma götürüp oynamaya başladım "Ben geçen gün bir şey gördüm ama arkasında ne var bilmiyorum."
"Ne gördün Nayeon çatlatma ya." dedi Kyungsoo ve arkasına yaslandı "Gelip bana anlatıyorsan büyük bir şeydir herhalde."
"Sooyoung'u yan sınıftan bir çocukla biraz fazla yakın gördüm arka bahçede." dedim tek nefeste ve ellerimi serbest bıraktım iki yana doğru "Arkasında ne var bilmiyorum ama söylemek istedim."
"Ne saçmalıyorsun ya?" diye yükseldi Kyungsoo ve ayağa kalkıp karşımda dikildi. O kadar sinirli kalkmıştı ki yerinden gerginlikle bir iki adım attım geriye. Tökezleyince de masaya tutundum.
"Ya bir şey var demedim ben seni uyarmak istedim arkadaş değil miyiz sonuçta?" diye sordum gerginlikle. Kyungsoo derin bir nefes aldı sinirle ve sinirli bir sırıtışla bana bakıp sordu "Ne demeye çalıştığının farkında mısın ona?"
"Kyungsoo o anın başka açıklaması olabileceğini düşünemedim işte seni uyarmak istedim sadece." dedim isyan eder gibi "Ben anlardım öyle bir şey olsa." diye devam etti Kyungsoo da sonra.
"Ne oluyor burada?" sesini duymamızla kapıya döndük. Sınıfa Jeongyeon ve Chanyeol girmişlerdi.
"Yok bir şey olduğu Nayeon saçmalıyor burada." dedi Kyungsoo bana dik dik sinirlice bakıp. Ben de sinirlenmiştim artık, sesimi yükselttim biraz "İyilik yapıyorum sen bana bağırıyorsun burada!"
Kyungsoo biraz daha yüksek sesle bana bağırdığı an araya Chanyeol girdi ve biraz ittirdi onu "Kyungsoo bak Baekhyun girecek şimdi sınıfa tatsızlık çıkacak bak sakin ol biraz."
Kyungsoo biraz sakinleşmişti ki Jeongyeon sordu bu sefer "Ne oluyor burada?"
Kyungsoo tüm olayı anlattı ve sonra gözlerimin içine bakıp parmağını kaldırıp beni suçlar gibi salladı "Resmen iftira attı!"
"Nayeon'un seninle zoru ne neden sana iftira atsın?" diye sordu Chanyeol bu sefer Kyungsoo'ya sakince. Kyungsoo alayla bana baktı ve kafa salladı "Onu da Nayeon bilecek artık."
"Senin iyiliğin için seninle konuşanda kabahat." dedim ve gerginlikle sınıftan çıktım. Ben adımımı dışarı attığım an da Jeongyeon, Kyungsoo'yu savunmaya başlamıştı.
Hem Kyungsoo'yla çok yakındı o, hem de beni sevmezdi.
Chanyeol'le de ben yakındık. İkisinin arasında kavga konusu olduğuna çok emindim.
Bahçeye çıktığım an Jihyo uzaktan beni görüp yanıma koştu ve elini omzuma attı büyük bir enerjiyle "Neredesin sen ya çatladım!"
"Azar yiyordum." dedim sinirle. Jihyo benden ayrıldı ve içeri doğru baktı "Hangi hocayı çıldırttın ya?"
"Hocadan değil Kyungsoo'dan." dediğimde Jihyo'nun yüzüne anlamsız bir ifade yerleşti. Etrafa kısa bir bakış attım ve sonra Jihyo'ya sordum "Baekhyun nerede?"
"Onlar müzik hocasının yanında Dahyun'la beraber." dedi Jihyo. O öyle diyince rahatladım ve Jihyo'yu bir kenara çekip her şeyi birer birer anlattım.
Jihyo benim en yakın arkadaşım, hatta bu olayı ilk ona söylemek istemiştim ama Kyungsoo'ya söylemem daha doğruydu.
Baekhyun da... Aramızda tamı tamına 11 ay 29 gün olan abim. Abi diyemem zaten, ikiz gibi bir şey benim için. Dahyun da onun biricik sevgilisi.
"Oha!" diye yükseldi Jihyo ve ağzını tuttu şokla. Parmağımı ağzıma götürüp "Şşt." dedim ve etrafa baktım tekrar "Biri duyar sessiz ol."
"Kıyamet kopar lan öyle bir şey varsa." dedi Jihyo ve doğrulup sordu "Sen nasıl gördün onları."
"Ya kızım resmen Kyungsoo'dan ayrılmasını böyle görüşmekten bıktığını söylüyordu çocuk." dedim ve duvara yaslandım. Jihyo dudağını ısırdı ve kafasını yana çevirdi "Büyük kıyamet kopacak."
"Ben daha karışmam bir dövmediği kaldı sınıfta Chanyeol gelmese onu da yapardı." dediğimde Jihyo kafa salladı ve ağzını fermuar çekermiş gibi kapattı "Aramızda merak etme."
"Etmiyorum zaten." dediğimde Jihyo gülüp elini omzuma attı ve kendi başka bir şeyler anlatmaya başladı. Ama pek dinleyecek halim yoktu çok sinir olmuştum yukarıdaki duruma...
...
Helooğğ Bullytextingi atacaktım ama bu ficteki bir karakteri o kadar sevdim ki atmam gerekiyordu... Zamanı geldiğinde kim olduğunu anlarsınız muhtemelen, umarım beğenirsiniz iyi okumalar ❤❤❤
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
