2

49 9 8
                                    

"Baekhyun!" diye bağırdım sınıfta ve elinden kurcaladığı telefonumu aldım sinirle. Kahkaha attı ve ayağa kalktı "Ben tuvalete gidiyorum sonra yemekhaneye ineriz."

Kafa salladım ve Jongdae'yi ittirdim arkasından "Tek gitme kaybolursun falan."

"Komik olma gerizekalı." dedi Baekhyun ve Jongdae'yi çekip yürümeye başladı. Gülüp kafamı telefonuma çevirdim. Biraz sonra da yavaştan ayaklanıp Jihyo'ya döndüm "Ben Jinyoung'un yanına gidiyorum inerken çaldırın."

Jihyo biraz stresli bir yüz ifadesiyle kapıyı işaret etti "O gelmiş gitme boşver."

Kapıya dönüp Jinyoung'u gördüğümde gülümseyip yanına adımladım ve kolumu uzattım sarılmak için "Canım neredesin sen hiç görmedim."

Yanına yaklaştığım an benden uzaklaştı bir anda. Yüzüme anlamsız bir ifade büründü o an. Ağzımdan kısa bir gülüş kaçtı ve sordum "Ne oluyor şimdi bu ne?"

Yüzüme ifadesizce baktı ve çok sert bir sesle sordu "Ne zamandır Kyungsoo'ya aşıksın?"

"Ne?" diye bağırdım şokla. Jihyo da hızla yanıma gelip sinirli bir sesle çıkıştı "Ne saçmalıyorsun sen Jinyoung ağzını topla."

"Benimle sevgili olmadan önce de var mıydı  bu?" diye sordu Jinyoung gözlerimin içine bakıp. Nefret bürümüştü resmen, dün gözünün içi aşkla bakarken bugün resmen nefret bürümüştü.

"Ya yok öyle bir şey saçmalama." dedim isyan edercesine bir sesle. Jinyoung ise alayla güldü sadece "Adamı sevgilisinden bile ayırmaya çalışmışsın Nayeon asıl sen saçmalama."

"Nereden duydun sen bunu?" diye sordum sakin kalmaya çalışarak. Jinyoung, Kyungsoo'yu işaret etti ve bana döndü tekrar "Bizzat Kyungsoo kendisi söyledi."

"Sen de sorgulamadan etmeden inandın yani." dedim ve alayla güldüm. Telefonunu gözümün içine sokarcasına uzattı "Mesajları okursan anlarsın."

Saçma sapan sahte konuşmalar hazırlayıp atmıştı, nasıl bir hırstı içindeki anlamlandıramıyordum bile.

Kendi telefonumu uzattım büyük bir rahatlıkla ve omuz silktim "Bak benim telefonuma var mıymış öyle bir şey."

"Sanki silemeyeceksin ya." dedi Jinyoung alayla ve telefonu elimden aldığı gibi masaya bıraktı. Sonra da sesini yükseltti iyice "Resmen benimle sevgiliyken ona aşıkmışsın!"

"Yok öyle bir şey!" diye yükseldim ve Kyungsoo'ya dönüp bağırdım "Sooyoung'u başka biriyle gördüm uyarmak için Kyungsoo'ya gittim kendi kafasından uydurup anlattı sana aklı sıra intikam almak için!"

"Uydurdum öyle mi?" diye sordu Kyungsoo alayla. Sinirle ona doğru bir iki adım attım ama Chanyeol beni durdurup fısıldadı "İstediğini eline verme sakin kal."

Geri adımlayıp öğretmen masasına yaslandığım an Jinyoung dik dik bana bakıp konuştu "Senin bu yaptığına ne dendiğini çok iyi biliyorsun değil mi?"

Chanyeol "Ağzını topla!" diye bağırdığı an sınıfa Baekhyun girdi ve resmen Jinyoung'un üstüne atladı. Telaşla ellerimi ağzıma götürdüğümde Baekhyun'u ayırdılar Jinyoung'dan. Jinyoung üstünü silkeleyip Baekhyun'a dönüp bağırdı "Beni dövmeye kalkışacağına kardeşini kontrol et benle sevgiliyken en yakın arkadaşına aşıkmış!"

"Yok öyle bir şey yemin ederim ki yok." diye yükseldim ağlamaklı bir ses tonuyla. Gözlerim dopdoluydu zaten, sınıfın ortasına bana etmek istediği kelime çok açıktı.

Başkalarını bana çevirdi Baekhyun, gözünden bana duyduğu güven anlaş"Kimden duydun sen bunu?" diye sordu Baekhyun. Jinyoung da Kyungsoo'yu işaret etti terkar "Bizzat Kyungsoo söyledi."

"Sooyoung'a iftira atmasaydı ortaya falan çıkartmazdım, ikimizin arasında kalırdı." dedi Kyungsoo bana dik dik bakıp. Cevap vermedim, sinirlerim o kadar bozulmuştu ki hıçkıra hıçkıra ağlıyordum onlara uzak sayılacak bir yerde.

"Nayeon iftira falan atmadı ben şahidim Kyungsoo işi kendi kafasında büyüttü." diye öne atıldı Chanyeol. Jinyoung alayla gülüp bana döndü "Bunla da aldatıyor muydun beni bir yandan Nayeon?"

"Kes sesini!" diye bağırdı Chanyeol ve Kyungsoo'ya döndü "Benim sevgilim var ben Sooyoung'a benzemem."

"Chanyeol!" diye yüksek sesle bağırdı Kyungsoo ve ona doğru adımladı. Chanyeol ise duruşunu dikleştirip Kyungsoo'ya geri bağırdı "Nayeon, Sooyoung saçma sapan muamelere maruz kalmasın diye sana gizli gizli gelip gördüğünü söyledi. Sen de bir bok yapıyormuş gibi kıza inanmadın üstüne üstlük iftira atıp sınıfın ortasında düşürdüğün duruma bak!"

"Nayeon da iftira atmasaymış o zaman!" diye bağırdı Kyungsoo da ona geri. Jinyoung araya girdi bu sefer sakin ama sinir dolu bir ses tonuyla "Ben öğreneceğimi öğrendim zaten."

Sonra da bana doğru adımladı ve önüme geldiğinde üstten bakarak dikildi "Bitti Nayeon."

Sonra da sınıftaki herkese dik dik bakıp çıktı sınıftan. Tüm grup buradaydı, bizimkiler dışında tüm sınıf da buradaydı hatta.

Birkaç saniye kimse konuşmadı, sınıfta çıkan tek ses benim ağlama sesimdi. Sadece yardım etmek isterken ne hale düşürmüştü beni...

Aylarca Jinyoung'un bana bakmasını beklemiştim. Çok aşıktım ona, onu düşünmekten başka bir şey yapamamıştım aylarca. Sonunda istediğime kavuştum derken bu yaptığını kabul edemiyordum.

Hem de Kyungsoo yüzünden olmuştu...

Sessizliği Kyungsoo bölecekken Baekhyun bir anda onun üstüne doğru atıldı bu sefer. Büyük bir kavgaya dönüşmeden durdurdular ama. Jongin Baekhyun'u uzaklaştırdığı an Jeongyeon büyük bir hırsla bağırdı "Sen de biraz Nayeon'a toz kondurmayı öğren Baekhyun bu sefer haksız çok belli!"

Baekhyun duraklayıp bana baktı, sonra da Kyungsoo ve Jeongyeon'a döndü tekrar. Yüzünde gerçekten büyük bir hayal kırıklığı olduğu çok belliydi. Ama o kadar gerilmiştim ki onun bile bana inanmamasından kaynaklı olduğunu düşünüp korkuyordum.

"İkinize de yazıklar olsun." dedi Baekhyun ve sonra da Kyungsoo'ya çevirdi bakışlarını yalnızca "Özellikle sana."

"Ne bok yersen ye." dedi Kyungsoo ve göz devirdi. Baekhyun sinirle onun üstüne yürüdü tekrar "Hala konuşuyorsun bak!"

Chanyeol kolundan tuttu onu "Kavga ederek bir yere varamayacağız bırak onları Nayeon'a bak sen."

Baekhyun elinin tersiyle sinirle burnunu kaşıdı ve grubun kalanına döndü "Şu herifi haklı bulan varsa sakın bir daha benimle iletişime geçmesin."

Sonrasında da kimseyi beklemeden yanıma yaklaşıp hızlıca kollarını uzatıp kendine çekip sarıldı bana "Abi." diye mırılandığımda da bir anlığına durakladı ama sonrasında elini saçıma götürüp yavaşça okşamaya başladı. Sonra da Jihyo'ya döndü "Jihyo bizim çantaları getirir misin ben Nayeon'u alıp eve gideceğim."

"Utançtan duramazsınız şimdi burada doğru." diye söylendi Jeongyeon bundan sonra. Ama o cümlesini bitirdiği an Chanyeol gerçekten sert bir şekilde "Jeongyeon!" diye bağırdı.

Ben kafamı kaldırmadım, buradan bir an önce uzaklaşmak istiyordum sadece.


Hate to Love You || KyungyeonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin