Hate to Love You || Kyungyeon

24

Chanyeol's birthday

Baekhyun
"Jeongyeon"
"Ne zaman gelirsiniz mekana"

Jeongyeon
"Yarım saati var"
"Kyungsoo'dan arabayı almam lazım" 

Jongdae
"E o gelmiyor mu"

Jeongyeon
"Gelmem dedi"

Dahyun
"Öyle saçmalık mı olur"

Jeongyeon
"Bilmiyorum"

Jihyo
"Birlikte gelin biraz daha beklersek bizi kovacaklar çünkü"
"Adama 3.kez yarım saat sonra vereceğiz sipariş dedik"

Jeongyeon
"Tamam hallediyorum"
"Nayeon senin için sorun olmaz değil mi"

Nayeon
"Olmaz gelin"

...

Olur.

"Sorun olmazmış kıyamam triplere bak." dedi Baekhyun kıkırdayarak. Gözlerimi kısıp ona baktığımda bakışlarını Dahyun'a doğru çevirip benden kaçırdı. Dahyun da bana döndü "Kyungsoo'da büyük değişiklikler varmış diye bir duyum aldım Nayeon ya."

"Nereden duydun?" diye sorduğumda Baekhyun bakışlarını havaya çevirdi, yüzüme gerçekten şok olmuş bir ifade yerleştirdiğimde  bana döndü "Ben yazmadım o yazdı!"

"Ne dönüyor burada?" diye sordum bu sefer. Momo aramıza girdi bu sefer ve gözlerimin içine bakarak konuştu "Kyungsoo, Baekhyun'a mesaj atmış sohbet etmişler bu."

"Sen demesen anlamayacaktım Momo ya." dedim ironi dolu bir sesle. Momo da göz devirip bana çemkirdi "O zaman salak salak triplere girme!"

"Rica ediyorum 10 saniye kadar tartışmamayı deneyin." dedi Dahyun. Ben göz devirdiğimde de devam etti "Senin ona olan nefretin o giderken bitti sanıyordum."

"Nefret değil." dedim ve arkama yaslanıp elimdeki balonla oynamaya başladım. Baekhyun dehşet dolu bakışlarla görüş alanıma girdi ve yükseldi "Aşık mı oldun?"

Anlık bir refleksle alnının ortasına vurduğumda diğer yanımdaki Jongdae düşmesin diye onu yakaladı. Baekhyun doğrulunca bana dönüp dik dik bakarak söylenmeye başladı "Geçen de böyle yaptı evde birbirimize girdik sonra babam gelip azarladı Minju uyuyor diye!"

"Otu boku aşka bağlıyorsun çünkü!" diye çemkirip arkama yaslandım, sonra da ofladım "Sadece görmek istemiyorum."

"Ya abi Chanyeol için bir gece birbirinize..." dedi Dahyun ve bir elini benim, diğer elini de Baekhyun'un omzuna koyup devam etti "Ve Kyungsoo'ya katlanmayı deneyin."

"Siz çok aşk dolu kardeşlerdiniz ne bu sizin nefret?" diye sordu Jihyo da yanımıza sandalyesini çekerken. Sinirle bir kahkaha atıp Jihyo'ya döndüm "Baekhyun aşk işlerini fazla büyüttüğü için."

"Aman sanki zamanında hoşlanmadın gideceği zaman hepimiz anladık." dedi Baekhyun, sonra da biraz daha yüksek sesle ekledi "Sanki salağız!"

"Hem bu salak var ya!" diye devam etti sonra Baekhyun beni parmağıyla işaret edip "Babama gidip kendi yediği haltı gizlemek için Baekhyun, Dahyun'dan ayrılacakmış dedi babam kalpten gidecekti!"

"Oha Nayeon ya!" diye çemkirdi Dahyun da. Oflayıp omuz silktim ve arkama yaslandım.

Bir anda bana günlerce yürüyüp, sonra hayatımdan defolup gittiği için boşluğa düşmüştüm. Şimdi de onu görmek istemiyordum ama beni anlamamak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlardı.

Ve hatta bu sefer Baekhyun bile öyleydi.

...

Muhtemelen başka birinin doğum günü olsaydı burada olmazdım ama Chanyeol'ün hatrı gerçekten çok büyüktü ve burada kalmam da gerekliydi.

Ortalık biraz sakinleştikten sonra içeceğimi alıp kenara geçtim ve oturdum. Jeongyeon'un gereksiz kıskançlığı hala sürüyordu ve ortamda olmak hiç sarmıyordu. 

Tam telefonumu açtığım an karşıma birinin oturmasıyla kafamı kaldırdım.

Kyungsoo'ydu.

"Kaçan kovalanır." dediğinde yüzümü buruşturup sırıttım ve telefona çevirdim kafamı. Kyungsoo da gülerek yükseldi sonra ekranımı görünce "Minju mu o?"

Kafa salladığımda yanımdaki sandalyeye oturdu ve tekrar baktı fotoğrafa, güldü sonra da "Ne kadar büyümüş."

"İki sene oldu." dedim buz gibi bir suratla. Kafa sallayıp arkasına yaslandı ve önündekinden bir yudum içti.

"Jeongyeon'la bozuk musunuz hala?" diye sorduğunda göz devirdim ve "Kuzenine sor." dedim. Kyungsoo kafa sallayıp kendi telefonuna çevirdi gözlerini "Onun gereksiz tavırları işte idare et ya."

"Aman." dedim sadece ve devamını getirmedim. Kyungsoo kendi telefonunu bırakıp bana döndü bundan sonra "Nayeon ne zamana kadar böyle devam edeceğiz?"

"Bir şey yok ki." dedim ben de ve telefonumu masaya bıraktım "Olması gereken şekildeyiz, eski iki tanıdık."

"Hiçbir zaman okumadın değil mi?" diye sordu bir anda.

Sen gittikten sonra aylarca her gün okudum diyemedim tabii ki.

"O zaman da bir şeyler olamazdı şimdi de olamaz." dedim sadece aynı sert tonla. Kyungsoo bir şey demeden kafasını salladığında ondan cevap beklemeden konuştum "Sen de aynısını düşünüyordun değil mi?"

"Tabii ben ondan demedim zaten." cümlesini bitirdiği an "Güzel." dedim ve yerimden kalktım Baekhyun'un yanına gitmek için ama sonra ona döndüm tekrar "Baekhyun ne anlattı sana bilmiyorum ama benim fikrimi alın artık biraz bu konularda."

Yüzü düşmüştü ama ben daha fazla tepki vermeden Jeongyeon'un yerici bakışları arasında diğerlerinin arasına dönmek zorunda kaldım...

ölmedim 🥲