Giriş

27 11 0
                                    


Bu kitaptaki her şey kurgudan ibarettir. Hassas kişilerin okumaması yönündedir. Şiddet, ruhsal hastalıklar olduğu için yetişkin kategorisine alınmıştır. Bundan fazla hiç bir şey olmayacaktır.
(Psikolog masraflarınızı şuan ödeyemem, baştan diyeyim.)

Kız çocuğu yanmış eline baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Kız çocuğu yanmış eline baktı. Hala canı acıyordu. Ama ağlaması yasaktı. Sadece gülecekti, göz yaşı yok, ağlamak yoktu.

"Ağlamak yok,gül" diye kendi kendine mırıldanıp güldü. Tebessüm etti kırık aynadan kendine.

Odasında üç şey tek vardı; Beyaz duvarları, kırık bir aynası ve tavanda asılı olan bir ip. O oda sadece ölüm için, acı için vardı.

Eli fazlasıyla kabarmıştı yanıktan. Canı çok acıyordu. Tek eliyle krem sürmesine izin vermişti üvey annesi. Onun için ona minnettardı küçük kız.

Çünkü üvey annesi böyle öğretmişti. 'Sana yaptığım her iyilikte bana minnettar olucaksın, eğer olmazsan daha fazla acı veririm sana' demişti ona üvey annesi.

Dün gece olanlar geldi gözünün önüne. Sağ eliyle yazı yazardı, sağ eliyle tüm işlerini yapardı. Hatta sağ eliyle üvey annesine karşı koymuştu bir bıçakla.

Bunun bedelini ise, kızgın yağda elini yakarak ödemişti.

Canı daha fazla acıyordu ama yapacak hiç bir şeyi yoktu. Krem azıcık olsun acısını alıyordu belki ama geri kalan acıda katlanılacak gibi değildi.

Sol gözünden bir damla yaş süzüldü yanağına. Hızlıca sildi sağlam eliyle.

'Ağlamak yok!"

Diye bağırdı kafasındaki üvey annesinin sesi.

"Ağlamak yok"

Diye defalarca mırıldandı. Alışması gerekiyordu artık. Bu acıları alışmalı ki acımasın. Ama öyle olmuyordu, hepsinde öncekinden daha çok acıyordu canı.

Kapı açıldı baktı ilk Zerrin Hanım. Ona karşı hissettiği nefretin boyutu yoktu. O çocuktu daha ama bir ihanetin çocuğuydu. Kocasının ona ihanetinin çocuğuydu.

Kocasına bir şey diyemiyordu, kocasına fazlasıyla takıntılıydı.

"Kalk cezan bitti!" Diye nefretle fısıldadı. Canan yerinde irkilip ayağa kalktı, Zerrin Hanımın sesiyle. Gözlerini kaçırdı, Zerrin Hanım ne zaman 'gözlerime bak' dese o zaman bakacaktı gözlerine.

AVCILARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin