0.1

1.3K 55 15
                                    

                                          Bazen kabuğa çekilmek iyidir.

Bu sözü neredeyse tüm defter ve kitapları ma yazdım. Çünkü bu söz beni tanımlıyor du. Gerçektende bazen kabuğumuza çekilip insanlarla ve hayatla bağlantımızı kesmek iyi olabiliyor. Ve ben ne zaman zora sıkışsam bu taktiği uyguluyorum.

Mesela film izlerim yada yüzerim. Belki  geceleri çıkıp sahilde oturup denizi izlerdim. Bazense hiç evden çıkmazdım. Bunlarda benim günlük rutinim. Evet tahmin ettiğiniz gibi benim panik atağım var ve bun beni ve hayatımı bazı yönlerde körü etkiliyor.

Ayrıca astımım da var. Anne karnında birçok kez alkol ve sigara ya mağruz kalınca sonuçları böyle kötü olabiliyor. Aynı zamanda kivi ye alerjim var. Annem yok çünkü öldü. Evet bunu böyle bir soğukkanlılıkla söyleyebiliyorum. Çünkü hiçbir zaman anne sevgisi görmedim. Ve bunu kabullendim. Annem beni sevmemişti.

Annem beni sevmemişti

Hiç yemek yapmamıştı

Saçlarımı okşamamıştı

Hiç öpmemişti

Kulaklığımı çıkarıp başımı telefonumdan kaldırdım. Okuldaki bankta oturuyordum. Ve yanıma en yakın arkadaşlarım. Enes ve Dilara gelmişti. Enes sarı saçlı yeşil gözlü bir çocuktu ve boyu bayağı uzundu yani bana göre. 1.90 vardır belki. Dilara ise siyah saçlı mavi gözlü bir kızdı.

"Ne arıyorsun hala burda hadi git eve hazırlan." Dedi Dilara. Bugün üçümüz okulumuzu değiştireceğimiz için yeni okullara bakmaya karar verdik ve bulduğumuz bir koleji görmey gidecektik. Ve ben hala eve gidip hazırlanmamıştım
Ailelerimizin durumu iyiydi Enes'in babası müteahhit ti  Dilara nın  babası ise büyük ülkelerce bilinen ünlü bir çikolata fabrikası vardı. Benim babam ise holding sahibiydi.

" Valla sen gerçekten neden hazırlanmadın alaroş. Dedi Enes adım Alaray dı ve bana Enes bazen Aloş veya Alaroş diye seslenir di.

"Sizi bekledim ya beraber geçeriz diye."Dedim

"Tamam hadi ozaman gidelim ilk size uğrarız sonra şu ünlü Saygın kolejine gideriz." Dedi Enes.

"Tamam ozaman ben arabamla önden gideyim siz arkadan gelin."dedim

"Tamam  hadi gidelim."dedi Dilara.

Ayağa kalkıp siyah BMW me doğru ilerledim. Aslında BMW alamyacaktım babamın ısrarıyla almıştım. Ben tek çocuktum ve koca evde babam ve ben yaşıyorduk daha doğrusu tek ben çüknkü babam genellikle yurt dışına işlerini halletmeye gidiyordu.

Arabaya binip hızla eve doğru sürdüm. Yarım saat sonra eve geldim ve hızlıca merdivenlerden çıkıp odama ilerledim. Sonra duş almam gerektiğini düşündüm ve hemen Dilara ya yazdım.

Siz:Dilara siz önden gidin benim işim uzadı ve bana konum at.

Diloş:Tamam  hemen konum atıyorum geç kalma*****konum

Siz: tamam yarım saat veya 1 saate oradayım.

Telefonu bırakıp hemen sıcak bir duşa girdim. Duştan çıktıktan sonra açık kahverengi karamel rengine benzeyen saçlarımı kurutup dolabın önüne geçtim. Hava soğuk du yağmur yağmaya başlamıştı. Altıma siyah  bir  tayt giydim ve üstüme de turuncu arkası baskılı bir sweatshirt giydim.

Bazı insanlar giyimi mi eleştirmeden duramıyorlar. Ben rahat giyinmeyi seven biriyim. Etek elbise tarzı kıyafetleri de seviyordum fakat bugün koca bir kolej gezecekken elbise giyemezdim.

Saçlarımı yüksekten sıkı bir at kuyruğu yaptım ve önden 2 saç tutamı mı bıraktım. 
Beyaz spor ayakkabılarımı da giyip siyah kol çantamı alıp evden çıktım.

Arabaya binip Dilara nın attığı konuma ilerlemeye başladım.

                                                   ✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨

Yaklaşıp bir saat sonra saygın kolejine ulaştım. Arabamı otoparka park edip. Dilara ya mesaj yazdım.

Siz: Ben geldim hangi kattasınız?

Diloş:3. Katta sınıfları geziyoruz.

Siz: tamam ben geliyorum.

Hızlıca asansöre ilerlemeye başladım. 3. Kata çıktım ama kütüphaneyi bulamadım. Koridorda telefonuyla ilgilenen bir çocuk vardı ve ben hemen yanına doğru ilerledim.

"Şey pardon bir bakar mısınız? Dedim çocuk hemen başını kaldırıp bana bakt8. Aynı benim saçlarım gibi saçları karamel rengiy di. Ve gözleri de kahrevengiydi. Benim ise gözlerim yeşil di.

"Evet?"dedi

" Kütüphane nerede?"dedim.

"Sizi daha önce burada hiç görmedim." Dedi

"Ben arkadaşlarımla okulu gezmek için geldim. Okulumuzu değiştireceğiz de."

"Tamam size kütüphaneye kadar eşlik edeyim bu arada ben Mert.'dedi

Uzattığı elini tuttum.

"Bende Alara tanıştığımıza memnun oldum."

"Bende."

" Ben okulun sahibinin oğluyum istersen sana gezeceğin yerlerde eşlik edebilirim."

"Olur sen bilirsin benim için fark etmez."

Kütüphaneye geldiğimizde Dilara ve Enes ile tanıştırdım. Ve oda bize gezimizde eşlik etmeye başladı.

✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨

Eveeeeeet kitabı yazmaya başladım inşallah beğenirsiniz sizleri seviyoreeeeee








SEN VE BEN /textinkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin